Giriş
(25)

günde kaç bardak kahve içiyorsunuz?

roket adam
anket ve soru başlıktadır :)ek olarak ne tarz kahve içtiğinizi de yazabilirsiniz.
anket ve soru başlıktadır :)
ek olarak ne tarz kahve içtiğinizi de yazabilirsiniz.
0
roket adam
(09.05.22)
1/7.

haftada 1-2 kahve anca içiyorum..
günde 3-4 kahve içenlere asla anlam veremem bana çok fazla geliyor. çay içer gibi kahve içiyolar.
0
jelly bear
(09.05.22)
gunde 1 tane iciyorum genelde. haftasonlari cogunlukla sifir.

ev arkadasim starbucks tarzi kahvecilerden kahve alip moka pot denen seyde yapiyor, onu iciyorum. daha fazla bir bilgim yok :)
0
hot potato
(09.05.22)
4-5 bardak
Bunun 3 bardağı filtre, kalanı granül ya da Türk kahvesi. Dışarda içeceksem flat white.
0
sevilen progressive türkücü
(09.05.22)
400-500 ml civarı içiyorum.
Full manuel V60'ta demliyorum, pour over yani.
0
Bruce
(09.05.22)
Günde 1-2 küçük kupa americano içiyorum, bu aralar sadece 1 tane içiyorum çoğunlukla. Hava sıcaksa buna bir tane de iced americano ekleniyor ya da sıcak kahve hiç içmeyip 2-3 iced americano içiyorum. Bu evde, normal bir günde içtiğim.

Arkadaşlar uğrarsa ya da ben dışarı çıkarsam fazladan 1-2 kahve daha (americano, filtre ya da biri yaparsa Türk kahvesi) içiyorum.

Ek olarak çay, kola gibi diğer kafeinli içecekleri neredeyse hiç tüketmiyorum.
0
kobuzchu kiz
(09.05.22)
Yurtdisindayken gunluk 3-4 espresso(illy)turkiye ye geldigim zamanlarda sabahleyin tek orta boy kupa filtre kahve(sumatra)
0
duptıs
(09.05.22)
günde 1-2 bardak. evde filtre kahve oluyor makinede veya v60'ta. dışarıda ise genelde espresso bazlı kahveler oluyor.
0
floydian
(09.05.22)
ne yazık ki sadece kalktığımdan öğlene kadar(saat 9 ile 1 arası) 3-4 kupa içmiş oluyorum. yatana kadar 8i buluyor. ortalama olarak bakarsak gün içindeki bu kahvelerin yarısı filtre kahve, yarısı neskafe gold oluyor.
0
Barki
(09.05.22)
nescafe gold içiyorum, şekersiz.

3-4 bardak, o da 600-800 ml yapar.
0
hayirsiz
(09.05.22)
3-4 kupa, filtre
0
euteamo
(09.05.22)
Sabah 2 fincan sutsuz sekersiz filtre kahve, cogu zaman okulda da bir latte.
0
sopiro
(09.05.22)
Sıfıra yakın. Ayda belki 1 defa. Kahveyi sevmem
0
birmilyonunvarmi
(09.05.22)
Değişiyor, artıp azalabiliyor. Şu sıralar sabah ve öğlen 2 fincan türk kahvesi bir de gün içinde bir yerlerde bir kupa nescafe.

Çalışmadığım günlerde evde sabah bir fincan türk kahvesi gün içinde de iki kupa filtre kahve.

Yazın sıcak kahve içmiyorum çok örneğin, filtre kahveyi buz dolu bardağa boşaltıp içiyorum böyle zamanlarda gün içinde 3-4 bardak kahve içiyorum.

Kışın ortasında da 4-5 kupa filtre kahve içebiliyorum yeri geliyor. Ondan sonra çarpıntım başlıyor ve azaltıyorum. Döngü böyle gidiyor.
0
akhenaten
(09.05.22)
ben türk kahvesi ve nescafe içiyorum, günde 6 7 büyük kupa içiyorum ama yarım litrelik bardağa koyduğum kahve miktarı yaklaşık yarım tatlı kaşığı oluyor.

yani yoğunluğu çok düşük.

sütsüz ve şekersiz içiyorum, yaz olursa aynısını buzlu olarak yapıyorum.
0
killerbee
(09.05.22)
sabah 1
aksam 1
soguk cortado
0
nibba
(09.05.22)
hafta içi; home ofis çalışırken, sabah 1 tall americano, ofiste çalışırken, sabah 1-2 grande filtre kahve, öğleden sonra 1 türk kahvesi.

hafta sonu; sabah 2 tall americano, öğleden sonra 1-2 grande cappuccino .
0
gabe h coud
(09.05.22)
Hafta içi sabah, öğle 16:00, akşam toplam 3 bardak filtre kahve.
Hafta sonu kafein detoksu için sadece akşamları.
0
onemoremile
(09.05.22)
Direkt Bruce +1

öğütmeyi de kendim yapıyorum. Kahveyi sanalbaharat diye bi siteden aldım. Fiyatına göre çok iyi. Öneriyi buradaki bi duruyurdan almıştım.

www.eksiduyuru.com @hadi ya la
0
himmet dayi
(09.05.22)
sabahları bir kupa şekersiz filtre kahve. nadiren akşam üstü ikinciyi içerim.
0
lazpalle
(09.05.22)
haftada 2-3 belki.
0
false pretension
(09.05.22)
en az 2 büyük bardak. (800-1000 ml ++)

americano / filtre kahve.
0
foolrules
(09.05.22)
3.

Sabah americano, öğleden sonra ve akşam latte.
0
jazzabel
(09.05.22)
günde 1-2 orta boy şekersiz ve sütsüz americano ve/veya filtre kahve.
0
blatta hiberna
(09.05.22)
400-450 ml filtre kahve
0
mustafakesekci
(09.05.22)
Evde 1 ya da 2 tane aeropress sert kahve.

Is yerinde de, kötüsünden filtre kahve. 1-2 kupa.

Disarida, simariklik kahvesi, 1 espresso ya da espresso bazli icecek. Her gün degil, haftada 2-3 kere.
0
buf-e kür
(09.05.22)
(1)

Ankara lazer epilasyon icin klinik onerisi

burdasorularibensorarim
SbEryaman, cayyolu, umitkoy gibi yerler disinda, merkezi bir yer olursa iyi olur
Sb

Eryaman, cayyolu, umitkoy gibi yerler disinda, merkezi bir yer olursa iyi olur
0
burdasorularibensorarim
(08.05.22)
dr derm'e gidiyorum, memnunum.
tunalı'da.
0
blatta hiberna
(08.05.22)
(21)

kuzen ve borç problemi

bohr atom modeli
merhaba, kuzenimle kavga ettik ve farklı görüşler almak için olayı anlatıp sormak istiyorum. şimdiden teşekkürler. ben almanya'da yaşıyorum, 4 yaş ufak kuzenim(26) ben istanbul'a ziyarete gelmeden bana "bohr abi arabanın hoparlörü problem yapıyor ama burdan alırsam pahalıya geliyor oradan ikinci el
merhaba, kuzenimle kavga ettik ve farklı görüşler almak için olayı anlatıp sormak istiyorum. şimdiden teşekkürler.

ben almanya'da yaşıyorum, 4 yaş ufak kuzenim(26) ben istanbul'a ziyarete gelmeden bana

"bohr abi arabanın hoparlörü problem yapıyor ama burdan alırsam pahalıya geliyor oradan ikinci el buldum alıp getirir misin, ben sana gelince parasını vereceğim"

dedi. 25 euro tuttu. sonra istanbul'a gittim verdim, yine "ben sana veririm" dedi. dedim ki tamam o zaman anneme verirsin.

aradan 2-3 ay falan geçti, ben anneme söyledim, bana bir şey vermedi dedi. ben bu noktada enayi yerine konduğumu düşündüm, para ciddi olarak umrumda bile değildi (ki aslında 400 lira da az para değil). sonra buna yazdım. bana verdiği yanıt şuydu:

"sen onu hediye edersin diye düşünmüştüm". sonra ben "hediye alsaydım zaten söylerdim ama sen vereceğim demiştin" dediğimde "sen hediye alsaydın da parasını isterdin demek ki" gibi bir yanıt verdi.

sonra "ben sana abd'den x getirdiğimde parasını mı istedim" diye sordum ve o da "ben de seni havalimanından aldım benzin harcadım onu söylüyor muyum" diye çıkıştı. (mesafe maltepe-sabiha gökçen arası bu arada)

sonra diğer kuzenim gelip "25 euro için kavga etmeyin parayı ben veririm" gibi bir şey söyledi. kafayı yiyeceğim çünkü kendisine birkaç yıl önce 50 dolara yakın borç verdim ve adam bunca zaman konusunu bile açmadı gelmiş bana 25 euro verip kuzenimle aramı yapacak :D

neyse, ben bu asalakla iletişimi kestim fakat diğer kuzenimin olayı para sanması beni acaba dışarıdan öyle mi görünüyor diye bir şüpheye düşürdü. yanlış bir şey mi yaptım ben?

edit: kuzenimi tanıtayım biraz daha açık olsun. her sene iphone değiştirir, emekli babasına ödetir. sizi gezdireceğim diye zar zor araba aldırır, teyzesine bile götürmez. 300-400 liralık boxer alacak kadar lüks yaşar ama eve yemek söyleyip kız arkadaşına ödetir. sıfır abartı.
0
bohr atom modeli
(05.05.22)
tamamen anlattığınız gibiyse herhangi bir yanlışınız yok
0
hadsafhada
(05.05.22)
Haklı taraf sensin.
0
kisa
(05.05.22)
Almanyada çalışıp euro kazandığınızı varsayarak, Ben olsam 25 euroluk şeyi hediye ederdim. Kuzeniniz de edersiniz diye beklemiş sonra da salağa yatmış tabi. Onun yaptığı da yanlış, en kötü parayı vereyim diye teklif edip sizin cevabınızı beklemesi lazımdı.
0
bigcaptain
(05.05.22)
kuzeniniz parasını vericem diyip vermeyerek apaçık ayıp etmiş. o ayrı.

para umrumda değildi diyorsunuz ama parayı konuşuyorsunuz, demek ki bir şekilde umrunuzda. "öyle"den kastınızı tam olarak anlamamakla birlikte konu ettiğiniz miktarların hakikatten çok ufak miktarlar olması sizi dışarıdan "öyle" görünüyor kılıyor olabilir. eyyorlamam bu kadar.
0
evde liyakat kalmamis
(05.05.22)
Sanırım siz Almanya'da yaşadığınız için halinizin vaktinizin yerinde olduğunu düşünüp böyle yapıyorlar... Öyle bile olsa davranış şekilleri yanlış. Sonrasında benzin parası muhabbeti falan iyice çiğleşmiş.

Onların gözünde şu an "bohr da Almanya'da gül gibi yaşıyor gelip burada 25 Euro'nun hesabını yapıyor" durumu söz konusu. Teknik olarak böyle düşünmeleri normal. Ben olsaydım daha önce bu tarz 'borç takma' durumu gerçekleşmediyse 25 Euro'nun peşinde koşmazdım. Ama tekrarlanmasına da izin vermezdim. Sonuç olarak bu sizin paranız ve sipariş verilirken ödeneceği söylenmiş.
0
pispinti
(05.05.22)
yahu parayı istemedim zaten sonrasında da. hatta tüm bu tartışmanın hiçbir yerinde para talebim olmadı.

ben bu durumda para konusunu açmasam -ki yaptığım sadece neden üstüne yattın diye sormak oldu- kendimi nasıl ifade edeceğim ki başka türlü? sizin hiç böyle parası önemli olmayan ama ufak çakallığa kurban gittiğinizde aptal yeirne konduğunuz için sitem ettiğiniz bir konu olmadı mı hayatınızda?
0
🌸bohr atom modeli
(05.05.22)
sen haklısın da diğer taraf da uyanık belli ki.

ben olsam parayı veririm dediysem kuruşuna kadar verirdim ayıp etmiş. bi daha para mevzularına girmemek en iyisi bu kişilerle. ne alın ne verin. belli ki geri vermiyorlar.

ben seni havaalanından aldım demek baya ezikçe bir laf bu arada.
0
jelly bear
(05.05.22)
çok haklısın
0
megacracker
(05.05.22)
Para talebim olmadı demişsiniz de annenize sorduktan sonra kuzeninize yazdığınızda 25 euronun hatrini mi sordunuz? Başta haklıysaniz bile sonrasinda o kadar cirkinlesmis ki muhabbet, haktan hukuktan çıkmış olay. Almanya'da yaşayan birinin 25 birim parayı bu kadar dert etmesi, kuzenin paranın üstüne yatması, diğer kuzenin hadsizligi, arada geçen diyaloglar falan komple rezalet diyorum.
0
jen
(05.05.22)
Assssiri öteki haklisin. Mevzu tabii ki para değil; güven, aptal yerine konmak vsvsvvsv

Ama asıl sorun şu bu yasa gelinceye kadar bu kadar karaktersiz oldugunu nasıl fark etmedin
0
abuzer
(05.05.22)
Kuzen bir asalak, sen de 25 euroyu dert edecek kadar pinti.
0
balpolen
(05.05.22)
tam olarak balpolen +1

euro kazanan insanın 25 euro'nun peşine düşüp bunun tartışmasına girmesi bile çok büyük falso.
zaten kuzeninizi tanıyorsanız, huyunu biliyorsanız bunu ödeyeceğini beklemek de biraz saflık.
ben olsam ödeyeceğini bilsem ve böyle fırsatçı biri olmasaydı bile hediye ederdim.
arada bir insanlara jest yapabilmek lazım.

diğer yandan, konu para değil demişsiniz de, konu güven ya da kullanılmak falan değil, konu para ve 25 euro kavgası.

daha büyük ve hediye edilemeyecek bir meblağ olsaydı da, işin içine hiç girmemeniz gerekirdi.
yani biraz karşıdakini tanıyarak davranabilmek gerek bu tarz olaylarda.
0
blatta hiberna
(05.05.22)
valla konu para da olabilirdi. bunun nesi ayıp anlamadım. ben burada öğrenciyim ve kimseden beş kuruş para almadan yaşıyorum ve okulun yanında çalışıyorum da. 25 euroya da bir haftalık market alışverişi yapılıyor burada.

fakat herhalde ben derdimi anlatamadım. sağlık olsun.
0
🌸bohr atom modeli
(05.05.22)
Kuzenin akrabalık ilişkilerine dayanarak bi güzellik yapmanı beklemiş. Vericem demiş ama verme demeni de beklemiş işte, bunu beklemesini yadırgamam ben senin yerinde olsam. Zaten işgüzar biriymiş, vermeme ihtimalini bile düşünmek gerekirdi.
0
Bruce
(05.05.22)
Normal şartlar altında 25 Euro'nun lafı edilmeyebilir doğru ancak "ben gelince parasını vereceğim" demiş bir kere. Dediyse verecekti. İşler sonrasında ben bunu yaptım, sen bunu yapmadın vs. kıvamına geldiği için çirkinleşmiş. İlişkinizi kesmeniz en iyisi olmuş. Benzer karakterde insanlar sizden bir şey isterse bir daha, bence önden ödemesini isteyin.
0
south park in kapusonlu uyesi
(05.05.22)
@balpolen +1
0
rose parks
(05.05.22)
Butun 1. derece kuzenlerle kusum, kafam rahat. Hele bir tanesinin bana attigi kazik film senaryosu olur.

Zaman icerisinde sunu fark ediyorsunuz. Icine dogdugunuz aile kotuyse, gidip kendi sevdiginiz kaliteli insanlardan kendi "ailenizi" kurmaniz lazim.
0
cleric
(05.05.22)
kerizlenmişsin abi sıkma canını akraba çok tehlikeli olabilen bir şey.
0
floydian
(05.05.22)
bu parayi aldigin dersin ücreti olarak say, alabiliyorsan al o ayri. ben de asagi yukari ayni durumdayim. birsey isteyen olursa, para diyorum ilk. cünkü bu almanya ile de ilgili degil Tr' de atiyorum doktor olsaydin, biraz iyi durumda olsaydin mesela gibi, mutlaka birsey isteyen oluyor.
birde siniflandirma yap, su bisey istese getiririm, suna sümügümü vermem.
bana göre senin sucun, dedigin gibi bir asalaksa en azindan bahane bulup basindan atmaliydin.
kuzenin bence, ona göre 25 lira demis en basindan düsünmüstür, yol parasina karsilikta valiz parasini öne at.
0
Ley
(05.05.22)
ben 25 euronun lafını yapmışsın yorumlarına katılmıyorum. isterseniz beş euronun lafını yapın sonuçta size verilmiş bir söz var. ve sözünde durmayan ve üste çıkmaya çalışan insanlarla iletişimi kesmek en doğru karar olacaktır.
0
pikap
(05.05.22)
sen haklısın. kuzen şöyle düşünmüş, 25 euro bu adama koymaz nasıl olsa euro kazanıyor. tipik türk bakış açısı yani. üzerine yatmak istemiş. ders alırsın umarım.
fakirlerle mümkün oldugu kadar az iletişim kurmak, parasal hiç bir ilişkiye girmemek en doğrusu.
0
dafuq
(07.05.22)
(3)

Sabah sabah yatakta bulduğum tırtıl

jamiro
Bu nasıl gelmiş olabilir eve, kolumda bir kaşıntı hissettim kaşıyınca bu arkadaşı farkettim öldürmeden dışarı attım,İnşallah gerisi yoktur evde:):)
Bu nasıl gelmiş olabilir eve, kolumda bir kaşıntı hissettim kaşıyınca bu arkadaşı farkettim öldürmeden dışarı attım,İnşallah gerisi yoktur evde:):)
0
jamiro
(02.05.22)
camdan girmiştir ya da belki siz dışarıdayken bir ağaçtan falan üzerinize düşüp sizinle eve gelmiş olabilir.
0
blatta hiberna
(02.05.22)
Bir ilkbahar sabahı, tırtılla uyandın mı hiç :)
Tam da mevsimi zaten

Ya dışarıdan gelirken üstünüzdeydi ya da poşet çanta gibi şeyler üstünde kendisi dağcılık yaparken eve getirdiniz.
0
Erva
(02.05.22)
büyütseydin keşke bir kabın içinde çok zararsız hayvandır, kocaman olur 1-2 haftada sonra güve olup uçar giderdi.
0
marlonbranda
(02.05.22)
(4)

Sakatat yemeklerinde anlayanlar

yirmibesonbes
hayatımda sadece işkembe ve kelle paça çorbası içmişimdir. hatta yediğim sadece kelle olabilir lokantadan istemiştim hasta olduğum için, ayrıca paça nedir onuda bilmem.. tuzlama mı çürük mü onlar ne mesela güzel mi böyle şeyler, bunlar düzenli yenmesi gereken gıdalar mı?
hayatımda sadece işkembe ve kelle paça çorbası içmişimdir. hatta yediğim sadece kelle olabilir lokantadan istemiştim hasta olduğum için, ayrıca paça nedir onuda bilmem..

tuzlama mı çürük mü onlar ne mesela güzel mi böyle şeyler, bunlar düzenli yenmesi gereken gıdalar mı?
0
yirmibesonbes
(01.05.22)
özellikle tuzlama kesinlikle önereceğim bir şey.
işkembenin daha büyük doğranmışı, aralarında az fark var ama ben tuzlama dururken işkembe içmiyorum mesela.

düzenli yemek tavsiye edilir mi bilmiyorum da, arada bir de olsa yemek lazım bence.
0
blatta hiberna
(01.05.22)
paça bir çorba yapım tekniği. her şeyin paçası olur. kelle etinden yaparsan kelle paça olur, tavuk haşlayıp yaparsan tavuk paça olur.
0
alperz
(01.05.22)
Paca sonradan genel bir ad olmustur
Asli adindan da anlasilacagi gibi pacadan yapilir, paca nedir? Buyukbas ya da kucukbas hayvanin ayagi. Makbulu keci ayagindan yapilanidir. Her turlu sakatati severel tuketirim ama yaz aylarinda agir olur. Yurek, dalak, billur (koc yumurtasi-taşak) beyin vs. Kolestrol sorununuz yoksa asiriya kacmadan tuketiniz.
0
rockinside
(01.05.22)
alperz emin misin? benim bildiğim paça, koyunun ayak bileklerinden yapılıyor, kelle paçada ise hem kafadan et özellikle yanaklardan, hem de ayak bilekleri oluyor.

benim gittiğim çorbacılarda, bir baz çorba suyu oluyor, kelle, paça, kelle-peçe ya da işkembe istendiğinde o suyun içine ayrı tencerelerdeki sipariş edilen etlerden konulup servis ediliyor. yani aslında su aynı, sadece içindeki et kısmı değişiyor.

ben kelle paçayı ve sorudan bağımsız olarak söğüşü ve ciğeri çok seviyorum, ama işkembe içemiyorum, kokoreç yiyemiyorum. etlerinin dokusu bana tuhaf geliyor.

soruya cevap: denemeden bilemezsiniz, damak tadı herkese göre değişir. ama kemik sıkıntısı olanlar için, doktorum bana 10-15 günde bir paça çorbası içmemi tavsiye etti.
0
halanne
(01.05.22)
(6)

bu altın gram mı çeyrek mi? (acil)

robin one persie
sb. https://ibb.co/zdlhvzvhttps://ibb.co/xw70d47
0
robin one persie
(01.05.22)
Çeyrek gibi duruyo.
0
turuncu tonlarda
(01.05.22)
Kulplu çeyreğe çok benziyor. Tabi ağırlığı da önemli.
0
Erva
(01.05.22)
gramlarin uzerinde gramaji yaziyor genelde ve boyle yuvarlak olmuyor. bu ceyrek olsa gerek. kuyumcuya sorun anlayamadiysaniz.
0
in vino veritas
(01.05.22)
Çeyrek altın bu. Gramın üstünde 1 gram yazmıyor yanlış bilgi.

www.darphane.gov.tr
0
mg3929
(01.05.22)
bu kulplu çeyrek altın işte.
gramlar yuvarlak da olabiliyor ama kulplu olmuyorlar ve ortalarında bu şekilde atatürk baskısı ve etrafında deseni vs. olmuyor.

eğer fotoğraf büyüklük konusunda yanıltıyorsa belki yarımdır.
ama gram altın değil yani.
0
blatta hiberna
(01.05.22)
linkler açılmıyor ama üzerinde atatürk varsa ve yarım olmayacak kadar küçükse o çeyrek altındır. üzerinde atatürk olan, yani darphane tarafından basılan ve "cumhuriyet altını" denilen altınların çeyrekten küçüğü yok.

gram altının üzerinde gramajı yazıyor. dikdörtgen veya yuvarlak olabiliyor ve de çoğu zaman ambalaj içinde oluyor. belki çeyrek havası vermek için kulplu yapıp ambalajsız üretileni de vardır ama o cumhuriyet altını değildir, üzerinde atatürk falan da yoktur. altının üstüne atatürk'ü darphaneden (yani devletten) başkası basamaz.
0
kibritsuyu
(01.05.22)
(10)

Have a good rest and logos work ;)

IncredibleMau
Yazılım işi mülakatından sonra exercise verdiler bitirmem için. Exercise için belirtilen maddelerden birinde tutarsızlık vardı ben de dün gece "mesajı yarın sabah görür cevaplar" diye düşünerek mesaj attım. Meğer uyanıkmış, açıkladı maddeyi. Ben de cevaben "ha öyle mi tamam, öteki maddeyi okuyunca k
Yazılım işi mülakatından sonra exercise verdiler bitirmem için. Exercise için belirtilen maddelerden birinde tutarsızlık vardı ben de dün gece "mesajı yarın sabah görür cevaplar" diye düşünerek mesaj attım. Meğer uyanıkmış, açıkladı maddeyi. Ben de cevaben "ha öyle mi tamam, öteki maddeyi okuyunca kafam karıştı" diyerek teşekkür ettim ve hemen ardından kafa karıştıran öteki madde numarasını yazdım. Açıklama bekler gibi yazmadım ama, sadece iliştirdim altına.

"Kafana takılan başka bir şey olursa mutlaka ulaş bana" dedikten sonra başlıktaki mesajı gönderdi.

Bağlamı biraz anlattım ki "logos work" belki bir yere oturur. Sorum da bu. Ne demek logos work? Tasarımla alakalı hiçbir şey konuşulmadı, gündemde tasarım yok zaten.
0
IncredibleMau
(29.04.22)
logos mantık demek. en kısaca. logos work de fikir jimnastiği demek olabilir.
0
co2s2
(29.04.22)
Bi ihtimal inceden dokundurmuş olabilir mi bana? Mantıklı gelmiyor ama. Task hatalı yazılmış çünkü "kafam karıştı" derken nezaket gösteriyorum aslında. O da fark etmiştir hatta.
0
🌸IncredibleMau
(29.04.22)
Ya "logolar işe yarar" diyor ya da "logos work" diye tabir edilen çekim yasası gibi şeylerle ilişkili bir tür new age akımı var da onu söylüyor "have a good logos work" diye. Logos o zaman Yunanca "söz, akıl" anlamlarına gelen logos oluyor.

Logoyla ilgili birşey yok diyorsun. Logos work'ü de merak ettim arattım ama çıkmadı hiçbirşey. Gizemli...
0
mantheman
(29.04.22)
Mülakatı yapan kişinin ingilizcesi kusursuz değil not olarak belirteyim.

Spesifik bir anlam taşımıyosa eğer "logos work", göz kırpma emojisi have a good restten sonra biraz sakil biraz imalı kalabilir. Göz kırpmasa "bırak da uyuyayım" gibi konuyu yekten kapatmış olacak, gülücük koysa naif görünecek cümle.. çok da salladığım bişey değil bu arada. Niyeyse öyle kafama takıldı.
0
🌸IncredibleMau
(29.04.22)
"iyi dinlenmeler, logolar da olmuş".
eğer tasarımla ilgili bir şey yoksa, "logolar hallolur, o kısım kolay" gibi bir şey anlatmak istemiştir.
ya da ingilizcesi gerçekten kötüyse ve logolarla ilgili tasarım meselesine başlanmak üzereyse "iyi dinlenmeler ve iyi çalışmalar" diye uydurmuş olabilir kendince.

göz kırpmalı emoji de "don't worry about it" anlamında.

çok da kafana takma demiş genel olarak yani.
o saatlere kadar çalıştığını gördüğü için "hallederiz" demiş gibi.
0
blatta hiberna
(29.04.22)
Ortada logoyla alakalı bişey olmadığına göre anlamsız bişey söylemiş demek ki.
0
🌸IncredibleMau
(29.04.22)
bence telefondan yazmıştır auto correct yapmıştır telefon da
0
floydian
(29.04.22)
typo bu. log off work demek istemis olabilir tamamen baska bir sey de
0
diyarbakir karpuzu
(29.04.22)
Log off aklıma gelmemişti. Baya da mantıklı have some restten sonra.

Teşekkürler.
0
🌸IncredibleMau
(29.04.22)
diyarbakir karpuzu konuyu noktalamış.
0
kumandanim
(29.04.22)
(3)

gezi mahkeme kararları sonrası kur oynamaması

syozkn
önceden tutukluluğun devamı çıktığında bile uçuyordu kur. dolarım falan olduğundan değil ama bu sefer hükümler açıklandı ve en ufak bir kımıldama olmadı. bunun sebebi sadece kkm değildir herhalde değil mi? tamam onun etkisi vardır illa ki ama hiç mi kımıldamaz? sizin yorumlarınız nedir?
önceden tutukluluğun devamı çıktığında bile uçuyordu kur. dolarım falan olduğundan değil ama bu sefer hükümler açıklandı ve en ufak bir kımıldama olmadı. bunun sebebi sadece kkm değildir herhalde değil mi? tamam onun etkisi vardır illa ki ama hiç mi kımıldamaz? sizin yorumlarınız nedir?
0
syozkn
(27.04.22)
sonuç sürpriz olmamıştır. yani batı bunlara bu tür şımarıklıklar için alan tanımıştır. karşılıklı yani sen göçmenleri tut biz de sana istediğini yapma imkanı tanıyalım gibisinden. ne aldılar bizden bilinmez.
0
paintov
(27.04.22)
sonuç sürpriz oldu bence çünkü haber dünya basınında dikkat çekti.
özellikle eski yasalara göre "müebbet" olması çok tartışıldı.

bu kadar oynamaması çok tuhaf bence.
artık nasıl tutuyorlarsa, bir şekilde kontrol ediyorlar.
mahkeme kararı biz ve dünya için sürpriz oldu da, onlar için olmadı tabii, onun da etkisi vardır.
finansal anlamda bir hazırlık yapılmış belli ki.
0
blatta hiberna
(27.04.22)
Swap kanalları kapalı galiba. Yabancı yatırımcı zaten yok. İç talep de olmadığı için artmıyor.
0
Mistyimage
(27.04.22)
(11)

bulaşık makinası tuzu kullanıyor musunuz

roket adam
geçen arçelik servisten gelen eleman, istanbul suyu için tuz kullanmanıza gerek yok, makinaya tuz koymayın dedi. çok şaşırdık, detayını soramadık vakit olmadığı için. detayı nedir bu konunun? siz kullanıyor musunuz? tuz koymayınca kırmızı ışık yakıyor alet. sizde durum nasıl?
geçen arçelik servisten gelen eleman, istanbul suyu için tuz kullanmanıza gerek yok, makinaya tuz koymayın dedi. çok şaşırdık, detayını soramadık vakit olmadığı için. detayı nedir bu konunun? siz kullanıyor musunuz? tuz koymayınca kırmızı ışık yakıyor alet. sizde durum nasıl?
0
roket adam
(25.04.22)
sadece tablet kullanırım hiç tuz koymadım
0
jelly bear
(25.04.22)
istanbul'dayken bazen koyardım, sonra da ışık falan yansa da önemsemezdim.
ankara'ya taşınınca ilk yaptığım şey makineye tuz koymak oldu.

su acayip kireçli, tuz koymadan bulaşık yıkayınca bardakların üzerindeki yazılar vs. anında silindi ve her şey çok mat çıktı makineden.
mecburen kullanıyorum artık.
0
blatta hiberna
(25.04.22)
Ben kullanıyordum ama birkaç gün önce bize de servisten gelen biri İstanbul’da Anadolu Yakası’nda tuz kullanılmaması gerektiğini söyledi.
0
ms brownstone
(25.04.22)
Kullanmıyoruz.
Tuz ışığının yanmaması için bir ayar oluyor makinelerde, kullanım kılavuzunda yazar
0
kobuzchu kiz
(25.04.22)
Tamamen bullshit.

Bardaklarınız çizik çizik olur ve mat çıkar. Koyup unutuyorsunuz zaten, para desen para değil yani niye koymayalım?
0
Arthur Dayne
(25.04.22)
@arthur Dayne
Tamamen eşyalarınızın sağlığı için...

Özellikle son dönemde, 3ü 1arada tablet deterjanların kullanımının yaygınlaşması ile birlikte artık Bulaşık makinalarında tuz ve parlatıcı kullanmaya gerek kalmadı. Çünkü tuzun fazlası suyu olması gerektiğinden daha yumuşak yapar. Yumuşak su deterjanı aktive etmez, dolayısıyla makineden sürekli kirli kalmış, temizlenmemiş eşya almak zorunda kalırsınız.
Mantık basit; tuzu, parlatıcıyı,deterjanı ayrı kullanıyorsanız makineye yeteri kadar ekleyin. Semtinizdeki suyun yumuşaklığı yeterliyse tuzu kullanmayın.

İkisi bir arada tablet kullanıyorsanız makinaya sadece tuz ekleyin. Yine eğer su yumuşaksa tuz kullanmayın.

Üçü bir arada tablet kullanıyorsanız makinaya hiç bir şey ilave etmeyin. Eğer suyunuz yumuşaksa, gerekirse ikisi bir arada tablete dönün.

(eski bir yetkili servis çalışanı)
0
balik kraker
(25.04.22)
İstanbulda kullanmıyorduk ama bir süredir didimdeyiz, burada sular aşırı kireçli. tablet kullanıyoruz ama yine de tüm bulaşıklar benek benek su lekeli halde çıkıyor. Tuz koyunca da dedikleri gibi deterjanın etkilerini azaltıyor sanırım, bazen tam yıkamıyor. Nasıl yapıcaz bilemedim. Tuz ekleyince su lekeleri falan gidiyor çünkü.
0
ananiyimioguz
(25.04.22)
Tuz koymamıza rağmen bardakların rengi bozulmuştu servisi çağırdık suyun kirecini ölçüp ona göre makinenin tuz alma ayarını yaptı düzeldi.
Kirecini ölçtürecek bir servis bulursan daha iyi olur
0
kararsızataletfilozofu
(25.04.22)
Kullanıyorum, İstanbul'dayım. Kullanmayınca bariz gözle görülür bir fark oluyor, bulaşıklar sanki kurumuş ahşap gibi çıkıyor. Nasıl olur demeyin, oluyor.

Kullanınca ıslak mermer gibi sert bir yumuşaklık ve pürüzsüzlük oluyor üzerinde.

Zaten tuz uzun süre gidiyor ve çok bir masrafı da yok. Bence kullanmamaya değmez.
0
akhenaten
(25.04.22)
arabaya yağ neyse, makine için tuz o . 2-3 sene sonra anlarsın hatanı.
0
ehti
(25.04.22)
elbette ki kullanıyoruz. parlatıcı da.
0
gozo
(25.04.22)
(10)

Kafa dağıtmak için izlenecek komedi dizisi tavsiyesi

mantheman
Bu aralar biraz sıkıntılıyım. Gün içerisinde kendimi sık sık uzak durmam gereken düşüncelere dalmış buluyorum. Elimin altında gerçekten eğlendirecek ve saracak bir dizi olursa açıp açıp ona bakarım, hem neşem yerine gelir, hem de kafam dağılır.Always Sunny in Philadelphia OfficeParks and RecreationB
Bu aralar biraz sıkıntılıyım. Gün içerisinde kendimi sık sık uzak durmam gereken düşüncelere dalmış buluyorum. Elimin altında gerçekten eğlendirecek ve saracak bir dizi olursa açıp açıp ona bakarım, hem neşem yerine gelir, hem de kafam dağılır.

Always Sunny in Philadelphia
Office
Parks and Recreation
Big Bang Theory
Friends

Bu tarz dizileri izledim bitirdim ne yazık ki.

Şimdiden teşekkürler.
0
mantheman
(23.04.22)
brooklyn nine nine
0
lancelot du lac
(23.04.22)
himym
0
naksidil
(23.04.22)
ben henüz izleyemedim ama peep show'u çok önerdiler. izlediklerimden de the it crowd ve black books'u önerebilirim İngiliz seviyorsanız.
0
der meister
(24.04.22)
seinfeld
0
baba553
(24.04.22)
Community
0
inheritance
(24.04.22)
will and grace
modern family
schitt's creek
0
blatta hiberna
(24.04.22)
Avrupa yakası
0
megalomaniac
(24.04.22)
izlemediyseniz (bkz: coupling)
0
jepa
(24.04.22)
Dİzi değil ama Aker Kartal Kpss videoları çok komik.
0
geçerkenugradım
(24.04.22)
modern family +1 kesinliklee
0
chanandler bong
(27.04.22)
(5)

Babamı kaybettik. Yapmam gerekenler nelerdir?

lukas
Ölüm hastanede gerçekleşti, nüfustan düşürme işlemini hastane kendi yapacağını söyledi. Bunun dışında yerine getirmem gereken yasal prosedürler nelerdir? Abonelikler ne olacak, babamın hangi bankaya ne kadar borcu var nasıl öğrenirim, emekli maaşını annem mi alacak bunun için ne yapması gerekiyor gi
Ölüm hastanede gerçekleşti, nüfustan düşürme işlemini hastane kendi yapacağını söyledi. Bunun dışında yerine getirmem gereken yasal prosedürler nelerdir? Abonelikler ne olacak, babamın hangi bankaya ne kadar borcu var nasıl öğrenirim, emekli maaşını annem mi alacak bunun için ne yapması gerekiyor gibi sorular ilk aklıma gelenler
0
lukas
(22.04.22)
Allah rahmet eylesin.
E devlet şifresi varsa hemen silinmiyor 1 2 gün duruyor, ordan kontrol edebilirsiniz. Noterden veya sulh hukuk mahkemesi nden verasetname çıkarın, çoğu yer talep edecek. Mahkemeden alırsan rica et birden fazla versinler aslı gibidir vursunlar. Emeklisi maaşını anneniz alır ama yüzde 75ini alıyor galiba.
0
Topalordek
(22.04.22)
size hastaneden ölüm belgesi verecekler.
cenaze işlemlerini falan da bu belgeyle gerçekleştireceksiniz.

ölüm belgesini aldıktan sonra bir notere gidip veraset ilamı çıkartacaksınız.
cenazeden sonra gidebilirsiniz, sanırım 2-3 ay süresi var bu işlemleri yapmak için.
ancak aile kayıtlarınızda bir sorun varsa mahkemeye gitmeniz gerekir, artık noterden çıkartılıyor veraset ilamı.

birkaç tane çıkartmanız ve ölüm belgesinin de fotokopisini çekseniz iyi olur.
digiturk falan gibi abonelikleri devretmek ya da iptal etmek için ölüm belgesi yeterli oluyor genelde.

banka gibi kurumlara veraset ilamıyla gideceksiniz, size oradan bilgi verirler.
eğer büyük bir varlık, birden fazla kardeş falan varsa işinizi avukatla halletmeniz daha iyi olur.

bütün bu işlemler bittikten sonra da annenizin babanızdan maaş alması için gerekli kuruma başvuracaksınız, maaş kendiliğinden bağlanacak.

başınız sağ olsun.
0
blatta hiberna
(22.04.22)
benim babam vefat ettiğinde hastane ölüm belgesini sisteme düzgün girmemiş, 3-4 defa hastaneye git gel 1 ayda çözmüştük.
bir türkiye klasiği olarak her kişi ve kurumun yaptığı her işi doğru yapılmışmı diye kontrol edin.

birde veraset vergisi ödeyecekseniz 2-3 sene faizsiz taksit yaptırma hakkınız var. memurlar yok öyle birşey diyor, sonra müdürle konuşup durumuzu yok peşin ödeyemeyiz falan müdür onaylarsa taksitle ödüyorsunuz.
0
aslindasorunumpsikolojik
(22.04.22)
Başınız sağolsun.

Öncelikle cenaze işlerini halledin en önemlisi o.

Sonra yapacaklarınız notere gitmek ve verasetname almak. Bazı durumlarda noter diyor ki ancak adliyeden alabilirsiniz. O zaman oradan alırsınız. Birkaç nüsha rica edin.

Evdeki doğalgaz, su, elektrik gibi şeyler babanızın üstüneyse onları üstünüze almanız lazım yoksa kesilir. E-devlet üstünden kolayca çözülür.

Annenizle SGK'ya gideceksiniz. Veraset ilamını verip dul aylığı bağlatacaksınız. Bu arada merhumun kızları varsa evlenene kadar yetim aylığı alabiliyor. Onu da sorarsınız.

Ev, arsa, mal mülk nakit para gibi şeyler varsa bunlar için tapuya gideceksiniz. Tapuda tüm mirasçıların olması gerekiyor. Tek başınıza üstünüze alamazsınız. Babanızın üstüne olan tapular mirascılar adına hisseli tapu olarak düzenlenir verilir aksi bir vasiyet yoksa.

Babanızın kullandığı bankalara veraset ilamıyla gidip hesapta para varsa çekin. Bu arada buralara diğer mirasçılarla gidin sonradan kardeş bile olsa insanlar şüpheye düşebiliyor. Açık olsun her şey. Borçları var mı diye sorun. Ama bilmediğiniz başka bankalarda varsa onu bilemem nasıl oluyor.

Bazı kredilerde hayat sigortası yapılıyor. Vefat durumunda krediyi sigorta öder. Böyle bir durum var mı onu da kontrol edin.


Son olarak,
0
anten
(23.04.22)
Hangi bankalarda mevduatı olduğunu öğrenmek için bddk’nın e devlet ile entegre ettiği, veraset ilamı ile çalışan bir çalışması vardı. Oradan bakabilirsiniz. Adınıza kalan taşınmazlar için de web tabu üzerinden kendi adınıza giriş yaparak yine veraset ilamı bilgileri ile bilgi alabilirsiniz
0
rumeli beylerbeyi
(23.04.22)
(4)

fibromiyalji-kronik ağrı için fizik tedavi - nöral terapi

kaufman
selamlar sevgili fibromiyalji akranları ve kronik ağrı paydaşları. şimdi ben birkaç şey denedim. kuru iğneleme, elektroterapi gibi. içinde bulunduğum gerçekliğin daha yüksek ve uzun süreli bir dedikasyon istediğinin de farkındayım ancak gittiğim doktorlar, fizik tedaviciler beni maalesef ki memnun e
selamlar sevgili fibromiyalji akranları ve kronik ağrı paydaşları. şimdi ben birkaç şey denedim. kuru iğneleme, elektroterapi gibi. içinde bulunduğum gerçekliğin daha yüksek ve uzun süreli bir dedikasyon istediğinin de farkındayım ancak gittiğim doktorlar, fizik tedaviciler beni maalesef ki memnun etmiyor. şöyle işini layığıyla yapan, bilgili bir fizik tedavici var mıdır bildiğiniz istanbul'da. lütfen beni sevdiğiniz şifacılara yönlendirin zor durumdayım :(((
0
kaufman
(21.04.22)
Fibromiyaljinin fizik tedavi değil bağırsak florasıyla doğrudan ilişkili olduğunu biliyorum. Yani kasları çalıştırmak, hareketsiz yaşam tarzından uzaklaşmak anlamında gerekli ve önemli ama fibromiyaljiyi oluşturan şey daha çok beslenmedeki yanlışlıkların voltran oluşturup beynin kafasını kızdırması. Vücutta çok çeşitli yanlış gıdaların birleşmesi ile yangı oluşuyor ve bu durum hem kaslara hem eklemlere yerleşiyor, ağrı yapıyor.

Beyaz un veya piyasada paketli olarak bulunan unlar diyelim, çünkü hakiki ve genetiği değiştirilmemiş unlar da var onlar çok daha az zararlı oluyor, genel geçer unlarla yapılmış gıdaları çok azaltmak, ayrıca sofra şekeri, glikoz şurubu fruktoz şurubu gibi yapay şekerlerden yapılmış yiyecek ve içecekleri de en az unlular kadar azaltmak gerekiyor. Sadece bu ikisi bile fibromiyaljiyi çok çok azaltabiliyor.

Bence başlangıç olatak %50 düşürüp zamanla (mesela 2'şer haftada bir) daha da azaltarak, bedeninizin izin verdiği miktara (bu bende 10'da 1 gibi bir şey mesela) ulaşıncaya kadar azaltmaya devam etmek, beslenme alışkanlığı olarak yerleştirmek gerekiyor. Çünkü gerçekten artık unlar un değil şekerler şeker değil yani...

Bir de stres yükünü azaltmak gerekiyor. Vücutta stres hormonları belli bir seviyenin üstüne çıktığında ve o seviyede normalden fazla kaldığında vücut problem çıkarıyor "yapma bana bunu işim gücüm var" diye. Bunun için de 2 önemli bedensel çalışma işi çözüyor:

1. Muhakkak geceleri uyumak, melatonini olabildiğince bedenin kullanabilmesini sağlamak. Bunun için saat 23.00'de tam karanlık bir odada uykuya dalmış olmak gerekiyor. Bedenin ihtiyacı kadar (mesela 7 saat ise 6 değil 7 saat) uyumak. Bu, insanı kafadan her türlü stres depresyon hatta iştah probleminden kurtaran bir şey, yaşadım biliyorum.

2. Gündelik hayata temiz havada yapılan yürüyüşler veya sporlar eklemek. Hareketlilik. Eğer hareketiniz hiç yoksa ev işleriyle bile başlamanız mümkün. Merdiven kullanmak bile bişeydir. Ama inatla hayata yerleştirebilmek önemli, o kasların çalışmasına ve endorfin salgılatmalarına beynin ve kasların çok ihtiyacı var. Özellikle yaşlılığın en az hasarla yaşanması için.

Çok geçmiş olsun... (doktor değilim fibromiyalji hastasıyım sadece).
0
muhayyer divan
(22.04.22)
teşekkür ederim zaman ayırıp böyle detaylı bir cevap verdiğiniz için. ben halihazırda kendi vücut ağırlığımla senelerdir spor yapan, hatta bundan önceki yaz yüzlerce kilometreyi haftada yürüyecek kondisyonda biriydim. ancak "içine atmak", birtakım duygusal hafif düzeyli travmaların akümülasyonu, yanlış postür ve saatlerce oturmak halihazırda hassas olan sırt ve boyun bölgemde çok fazla tetik noktalar oluşturdu. yaklaşık dört aydır günlük ağrılarla cebelleşiyorum ancak son iki haftadır durumum daha da ağırlaştı. o yüzden şu ağrıyı daha çekilebilir bir noktaya getirmek için bilgili bir şifacı arayışındayım. diyetin çok büyük önemi olduğunu görüyorum, ancak hayatıma yayacağım, deneme-yanılma yoluyla kendim için uygun durumu bulmaya çalışacağım bir süreç. memnun kaldığınız bir doktor fizyoterapist kontağı var mıdır sizde? size de çok geçmiş olsun.
0
🌸kaufman
(22.04.22)
2018'den beri cebellesiyorum diyebilirim, 4-5 mr cektirdim, birsuru kan testi falan birsey bulamadilar.

Bu surec icinde fizyoterapi, kayropraktik terapi, lazer, $ok, dry needle, sise cektirme, vs ne varsa denedim hic bir ise yaramadi.

Benim daha cok sol kalcami ve sirtimi (kol arkasi) etkiliyor. Sol kalcaya kortizon yaptilar o da bir ise yaramadi, hatta daha da kotulestim.

Benzer tanilari olan bir arkaasi Cymbalta diye bir antidepresana baslattilar, oldukca memnun kaldi. Bana da doktor ayni ilaci onerdi.

Gluten diyeti iyi gelebilir diye ben de duydum.

Bakacaz..
0
cooperr
(22.04.22)
fibromiyaljim ya da kronik ağrılarım yok ama belki birilerine yardımcı olur diye paylaşmak istedim.

fibromiyaljiye direkt olarak bilinçaltından bakıldığındaki nedeni "durmak ve/veya dinlenmek istemek"tir.
yani bilinçaltınızda aslında durmak ve dinlenmek istersiniz, bunu talep edersiniz ama bilinçüstünde hayat devam eder ve tabii ki durmazsınız.
beyniniz de der ki, "durmak istedin, ben de sana engel çıkartarak durmanı sağlıyorum ve seni dinlendiriyorum."

psikolojik açıdan incelemek isterseniz hastalığınızın başladığı dönemi, yaptığınız işi, üstlendiğiniz sorumlulukları, hastalığın başladığı dönemde veya hemen öncesinde hayatınızda ne olduğunu biraz düşünün.

bunun temelinde birçok şeyde olduğu gibi değersizlik duygusu yatar çünkü dinlenmek ve durmak istediğiniz halde kendinizi sürekli hırpalamak kendini hor kullanmak demektir ve içsel anlamda özdeğersizliği sembolize eder.

eğer iyice derinlere gidebilirseniz bu yorulma ve çalışma sürecinin neyle başladığını, bu sayede kimlerin sorumluluğunu yerine getirdiğinizi, kimden takdir görmek için kendinizi hor kullanmak pahasına ve durmak istediğiniz halde durmadan çalıştırdığınızı düşünebilirsiniz.
yüzde 99 çocukluğunuzla ilgilidir.
ya bir anı ya bir duygu ya bir olay ya bir travma ya da şahit olunan bir şeyle ilgisi vardır.

örnek olarak açıklamak gerekirse, babanız "işleyen demir ışıldar" diyordur ve sizi sadece çalışkanlığınızı, çalışarak başardıklarınızı övüyordur.
babanızdan takdir görmek için bilinçaltınızda istemediğiniz hâlde deli gibi çalışırsınız.

anneniz çalışkan arkadaşınızı övüp sizi sürekli çalışkan olmamakla suçluyordur.
veya sadece çalışarak bir şeyler elde edeceğinize kodlanmışsınızdır çünkü babanızın sabahlara kadar çalıştığına şahit olursunuz ve "ev böyle geçindirilir" ya da "çalışmak bu demektir" algısı size kazınır.

veya bir kadın olarak kocanızın sorumsuz olduğunu düşünerek ya da bir şekilde evde daha ağır olan yükü siz taşıyorsunuzdur çünkü ya küçüklüğünüzde sorumluluk kavramını yanlış öğrenmişsinizdir ya da ailenizde de bunun benzeri ya da tam aksi bir model vardır.

kendi hayatınızı ve geçmişinizi bu tarz açılrdan biraz deşmenizi öneririm.

bilinçaltı tamamen kendini korumaya, güvende hissetmeye programlıdır ve düz mantıkla çalışır.
yani durmak istersen durdurur ve bunu ne şekilde yaptığını önemsemez.
kendini korumak için durması gerektiğine inanıyorsa bedeni hasta eder.

böylece çevreden gelen "çalışmıyorsun, yapmıyorsun, etmiyorsun" kınamalarına, uyarılarına ve şikâyetlerine karşı da ağrınızı olması bir mazeret yerine geçer.
yani durmak için geçerli bir nedeniniz olur.
kendinize karşı bile.

üstelik sürekli ağrı çektiğiniz için de size ihtimam gösterilir, ki buradan da beslendiğiniz bir kanal oluşabilir.
zaten hastalık bilinci aslında çocuk bilincidir.
temelde her hastalığın altında "beni görün, beni anlayın" düşüncesi yatar ve buna ihtiyaç duyulan çeşitli zamanlarda ve şekillerde hastalık aracılığıyla çocukluğumuza döneriz.
nezlede de, kanserde de, egzamada da dolaylı olarak böyledir.

psikolojik çözümlemeler yapmak hastalıkların bazen bir kısmının, bazen de tamamının çözülmesini sağladığı için belki biraz düşünmek iyi gelebilir diye düşündüm.
umarım bir an önce sağlığınıza kavuşursunuz.

herkese geçmiş olsun.
0
blatta hiberna
(22.04.22)
(26)

Bu arkadaşın düğününe gider miydiniz?

chicha_v2
10 küsür yıllık bi arkadaşım var kendisi doktor. Üniversite hayatı yoğun, yalnız ve pek durumu olmadığı için zor geçti. Bu süreçte telefonla haftada birkaç kere saatlerce görüşürdük derdini tasasını anlatır rahatlardı. Arada aynı şehirde rastlaşınca oturur sohbet ederdik vs.Mesleğe atılınca rahat ed
10 küsür yıllık bi arkadaşım var kendisi doktor. Üniversite hayatı yoğun, yalnız ve pek durumu olmadığı için zor geçti. Bu süreçte telefonla haftada birkaç kere saatlerce görüşürdük derdini tasasını anlatır rahatlardı. Arada aynı şehirde rastlaşınca oturur sohbet ederdik vs.

Mesleğe atılınca rahat eder zannettim pek öyle olmadı. Meslektaşları kötü davrandı, mobbing uyguladı. Ben yine destek olmaya çalıştım, intiharı bile düşündüğünü söyledi aldım karşıma konuştum.

Gel zaman git zaman ben evlendim iki farklı şehirde düğün yaptım ikisine de gelmedi. Aynı şehirde olmamıza rağmen tebriğe de gelmedi. Hatta o sıra kız arkadaşı oldu sanırım ve iletişimi de kopardı. Açıkçası ben de kendimi bunca zaman kullanılmış hissettim. O zamandan beri de bir kez bayramda, bir kez de uzman olduğunu görünce tebrik ettim o zaman yazıştık.

Bugün mesaj atmış yaza evleniyormuş düğününe çağırıyor. Düğüne gider miydiniz? Gitseniz sembolik bir şey mi takardınız?
0
chicha_v2
(20.04.22)
Ayy bi de uzun uzun yazmışsınız kıyamam. Gitmezdim. Boyle adam kullanan tiplerden de uzak durulmasi gerektiğine inanıyorum.
0
funl
(20.04.22)
Gitmezdim. Zaman geçtikçe öncelik verdiğimiz insanlar da değişiyor çevremiz de. O size gelip bir de altın vs taksa iade-i ziyaret yapmanız gerekirdi.

Duruma göre bakarız de. Vakit gelince işim çıktı vs de tebrikler de geç. Ben böyle yapıyorum.
0
Cesario
(20.04.22)
Gitmezdim.
Düğünden sonra iletişimimiz güzel olursa, sömürme değil de karşılıklı güzel bir arkadaşlık olarak devam ederse evine ziyarete giderdim.
0
megalomaniac
(20.04.22)
Gitmezdim. Ama siz gidersiniz gibi gözüküyor, bazı insanlar fazla iyimser. Giderseniz eğer sakın bir şey takmayın. Takana takarlar, adet budur.
0
el conquerador
(20.04.22)
hayir. gitsen de bir sey takma tabii ki. zaten bu adamin sana herhangi bir faydasi olmayacak hayatin boyunca. kaybedecek bir sey yok.
0
hot potato
(20.04.22)
ben giderdim gibi geldi
0
owaki
(20.04.22)
Net gitmezdim. Ayrıca şöyle düşünün ben de yoğun olduğum dönemlerde ya da yurtdışında olduğumda maalesef bazı arkadaşlarımın düğününe çağrılmama rağmen gidememiştim. Daha sonra gelmeyeceğini bildiğim halde ayıp olmasın diye çağırdığım insan çok oldu.
0
Mcfly
(20.04.22)
Bu kadar olanlardan sonra ayıp olmasın diye çağırıyor olmalı.
Gitmezdim.
0
Erva
(20.04.22)
Sanırım bir sevginiz var fakat kırgınsınız, sevmediğiniz biri olsa kısas normal olurdu haketmiş ancak verdiğiniz karar cümlelerinizde açıkça belli, gidip sembolik birşey takacaksınız, ben de olsam böyle yapardım herhalde hayatının dönüm noktalarına şahit olmuşum bazen insan her şeyi karşılık bulmak için yapmaz ben de böyleyim
0
alicek
(20.04.22)
gitmem.
0
since1907
(20.04.22)
giderdim. altına ne ara geldik bilmiyorum ama altın da takardım.
0
gabe h coud
(20.04.22)
gitmem. bu kadar düşünelecek hiçbir tarafı kalmamış.
0
baldan kaymak
(20.04.22)
Ay hiç işim olmaz... Tebrik eder hızlıca uzaklaşırım.
0
lcha
(20.04.22)
gitmem gitmeyin, altın taksın diye çağırmıştır, üzgünüm.
0
Hallegadola
(20.04.22)
gider miydiniz diye sormak bile saçma bence. gidilmez.
0
elorelia
(20.04.22)
Cok net gitmem.
0
zimbirik
(20.04.22)
Arasa açmam, bırak düğünü.
0
kumandanim
(20.04.22)
Ben olsam gitmezdim ama giderseniz de bişey takmayın ne gerek var
0
bigcaptain
(20.04.22)
sokağından gecmem
0
all girls dream
(20.04.22)
Hayatta gitmem.
0
mg3929
(20.04.22)
burada bir sürü farklı dinamik olabilir.

durumu olmadığı için üniversite hayatı zor geçmiş.
düğününüze gelmemiş olması normal çünkü bazı insanlar bir şey takamayacak, istediği gibi giyinip kuşanamayacak, düğüne gelmese hakkını vererek bir ev hediyesi alamayacak diye durumdan kaçmayı tercih edebilirler.
ne sebeple gelmediğini söylemek istememiş de olabilir.

benim çok ters bir dönemime denk geldiğinde ben de çok yakın bir arkadaşımın düğününe gidememiştim ve durumdan rahatsızlık duymuştum mesela.

bir de, "derdini tasasını anlatır rahatlardı" ve "aldım karşıma konuştum" demişsiniz.
bu ifadeler bence biraz dikkat çekici.
siz ilişkideki düzgün tarafsınız ve bu dostluğa sizin değil onun ihtiyacı varmış gibi bir bakış hissettim.

dolayısıyla, burada önemli olan geldi gelmedi meselesi değil.
görüşemeseniz de sevip değer verdiğini düşünüyorsanız gidin.
ama art niyet, kullanma, adam yerine koymama gibi şeyler hissediyorsanız, ki bence daha çok kendi derdine düşmüş, pek kötü niyetli gelmedi bana, o zaman gitmeyin.
insan ilişkilerinde her zaman misilleme yapmak ya da karşı tarafa bir şekilde karşılık ve tepki vermek doğru olmayabiliyor.

düğüne giderseniz de ne gerekiyorsa onu takın.
ben olsam öyle yapardım.
0
blatta hiberna
(20.04.22)
bence mutlular dilerim yazıp düğünden sonra haber bekliyorum çift olarak takılırız diye mesaj atın
0
mantık
(20.04.22)
Gitmem, bişey de takmazdım. Allah çarşısına pazar versin.
0
elitoangelito
(21.04.22)
gitmem.
0
drako
(21.04.22)
gitmezdim. ama sen gidermişsin gibi geldi. :)
0
naksidil
(21.04.22)
ben düğünüme gelmeyen kimsenin düğününe gitmem. neden gideyim ki?
0
sizofren06
(25.04.22)
(13)

Annelik onu çok değiştirdi lafı beni neden gıcık etti

Mirabel
Bugün tanıdığım biri başka tanıdığım biriyle ilgili “annelik onu çok değiştirdi” dedi. Bi duraksadım bu cümleye. Ne bileyim çocuk onu değiştirdi, çocuk olunca karakteri/hayatı vb değişti gibi şekillerde de kurulmaz mı bu cümle? Annelik onu değiştirdi cümlesi beni neden irite etmiştir ki? Arkadaşıma
Bugün tanıdığım biri başka tanıdığım biriyle ilgili “annelik onu çok değiştirdi” dedi. Bi duraksadım bu cümleye. Ne bileyim çocuk onu değiştirdi, çocuk olunca karakteri/hayatı vb değişti gibi şekillerde de kurulmaz mı bu cümle?

Annelik onu değiştirdi cümlesi beni neden irite etmiştir ki? Arkadaşıma da söyledim çok garip bi cümle abi diye. Nesi garip dedi şimdi ona açıklama yapacağım
Tamam cümlede bişey yok, güZel de bi cümledir ama sizce de arasında nüans farkı yok mu? Bu nasıl açıklanır?
0
Mirabel
(19.04.22)
bu cümleler arasında nüans ve fark kelimelerinin arasında olduğu kadar bir nüans olabilir belki. bilemiyorum altan.
0
Mossy
(19.04.22)
“Annelere yakışır” şeyler gibi bir algı var. Annemle şunu yapmaz, bunu yapar, şöyle cefakar böyle fedakarlık gibi sözde iyi birleyen söylermiş gibi aslında saçma sapan sınırlayıcı kalıplarını dayatıyor toplum. Neden anne olmayan birinden bir farkı olsunki? Hem özcü hem ayrımcı bi yaklaşım.

Bir de sanki bu kişi eskiden vasat altıymış da anne olunca negatif yönleri geride kalmış; veya tam tersi çocuk yüzünden hayatını dağıtmış gibi tınlıyor.

Annelik bir sıfat olsa da ad aktarmasıyla kadının kimliğinin önüne geçiyor.artık Zeynep değil, Ayşe değil o bir”anne” oluyor. E nooldu onca yıllık kimlik inşaasına?
0
rewlack
(19.04.22)
Annelik bir kişiyi değiştirebilir, bunu neden garipsediniz anlayamadım. Benim de tanıdığım anne olduktan sonra hayat neşesini kaybeden, hayattan tek aldığı keyif çocuğu kalan insanlar var. Olabiliyor böyle şeyler.
0
roket adam
(19.04.22)
çocuğu olunca hayatı değişti ile annelik onu değiştirdi arasında bir fark göremedim

burada anneliğe atfettiğim eylemler değil de annelik sorumluluğu nedeniyle öncelikleri değişti anlamında alıyorum
0
freebird5406_2
(19.04.22)
cocugu olan kadinlara anne dendigi icin ben bir fark goremedim.
0
sopiro
(20.04.22)
gereksiz bir gıcık kapma olmuş bence. ben bir fark göremedim
0
sta
(20.04.22)
çocuk onu çok değiştirdi ile annelik onu çok değiştirdi cümleleri arasında hiçbir fark yok bence.

siz annelik kavramına genelden ayrı bir anlam yüklüyor olabilir misiniz? belki o yüzden gıcık olmuşsunuzdur. hiç garip bir şey yok, nüans farkı da yok. anne/baba olunca zaten çocuk da oluyor doğal olarak, çocuğu takiben değişiklikler de ekseriyetle gerçekleşiyor :)
0
evde liyakat kalmamis
(20.04.22)
'annelik' kelimesi suçu kişinin kendisine attığı için olabilir. çocuk onu değiştirdi deseydi suç çocukta olacaktı. o sebeple gıcık etmiş olabilir.
0
elorelia
(20.04.22)
önemli olan cümlenin nasıl kurulduğu değil bence.
cümle garip de değil zaten.
illa kötü yönde değişmiş olmak zorunda da değilsiniz.
belki daha yumuşak, daha şefkatli olduğunuzu düşünüyor da olabilir örnek olarak.

diğer yandan, "çocuk olunca hayatı değişti" ve "annelik onu değiştirdi" cümleleri arasında dağlar kadar fark var.
hayatınızın düzeniyle sizin iç dünyanız alakasız şeyler.
yani farklı ifadeler bunlar, o yüzden o cümle öyle kurulur diyemeyiz.

ama "çocuk onu değiştirdi" ve "annelik onu değiştirdi" arasında hiçbir fark yok.
yani ifadeye takılmanız anlamsız.

arkadaşınızın dediğine göre artık siz siz değil, sıradan bir annesiniz.
yani bunu böyle algılamışsınız.
bunun üzerine bir de zihninizdeki ve çevrenizdeki anne tiplemesi ve annelik kavramı da hoşunuza gitmiyorsa, "onlardan biri olmuş olmak" sizi tetiklemiş olabilir.
annenizle ilgili sorunlarınız varsa veya annenizin anneliğini eleştiren biriyseniz bu daha da büyük etken olur.
0
blatta hiberna
(20.04.22)
rahatsız etmesinin sebebi içten içe sen de farkındasın değiştiğinin, ya da çocuktan sonra şöyle değişti/değiştin gibi şeyleri daha önce de duydun ilk söyleyen bu arkadaşın değil.
0
reanarchy
(21.04.22)
"çocuk onu değiştirdi" ve "annelik onu değiştirdi" çoğu zaman birebir aynı anlamda da kullanılabilir ve arada bir fark olmaz ancak şöyle durumlarda bir fark olur. annelik kullanılınca çocuğun karakterinden kim olduğundan bağımsız bir şekilde anne olmanın onu değiştirdiği kast edilebilir, çocuk kullanılınca çocuğun kendisiyle ilgil bir durumun kadının değişimine etkisi belirtilmek isteniyor olabilir. yani çocuk çok yaramaz olabilir veya süper zeki olabilir veya başka bir şekilde annesini etkileyen diğer çocuklardan farklı spesifik bir özelliği vardır
0
semaforo de medianoche
(21.04.22)
Türkçe test kitabındaki sorulardan fırlamış gibi bir cümle. Yazı diline benziyor. Konuşma diline benzemiyor. Bence siz yazı dilini konuşma dili olarak kullanan birini garip ve samimiyetsiz bulup gıcık olmuşsunuz.

Şu tip bir cümleye de gıcık olabilirsin.

Bu sabah şehir griye bürünmüştü.

Hava kapalıydı, hava kötüydü demek varken bu tip şeyler kulak tırmalıyor.
0
dissendium
(21.04.22)
Çocuk onu değiştirdi ve annelik onu değiştirdi arasında çoook fark var bence. Çocuğun bir kadını değiştirmesi bana nedense öncelikler, iş yükü gibi daha net ve emek yoğun değişimlerin kişide yarattığı etkiyi anlatırken, anne olmanın getirdiği değişimlerin daha fazla hislerle alakalı olduğu alt metnini veriyor. Bir de tabii "kadın çocuğu olduktan sonra artık kadın değil annedir" yaklaşımı var insanlarda ki en uyuz olduğum yaklaşımdır, belki o yüzden sizi de irrite etmiştir.
0
SiyamkedisiZorro
(27.04.22)
(19)

Cuzdaninizda paralar nasil sirali

floydian
Ben hep buyukten kucuge dogru siraliyorum disaridan iceriye olaacak sekilde. Sizde boyle bir takinti var mi?
Ben hep buyukten kucuge dogru siraliyorum disaridan iceriye olaacak sekilde. Sizde boyle bir takinti var mi?
0
floydian
(19.04.22)
cuzdan kullandigim zamanlarda ayni sekilde siraliyordum ben de. sonra cuzdani kullanmayi biraktim.
0
lemmiwinks
(19.04.22)
Değeri büyük olan paralar boyut olarak da büyük olduğu için ben de öyle yapıyorum.
0
pispinti
(19.04.22)
Nakiti sadece istanbulkart yüklemek için bulunduruyordum, artık onu da online yüklediğim için hiç nakit taşımıyorum.

Pandemiden sonra fırın bile temassız çekim yapıyor kolayca.

Ama taşıdığım zamanlarda sık kullanılan küçük paraları elimi sokup hemen çekecek şekilde dışa, kolay ulaşılır yerlere, 100-200 lira gibi büyük (evet, ben nakit kullanırken büyük paraydı bunlar swh) daha zor ulaşılır yerlere koyuyordum.
0
akhenaten
(19.04.22)
Sadece takıntı değil. paralara ulaşma ve kalan miktarı tespit kolaylığı sağlar
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(19.04.22)
Genelde büyükten kucuge. Ama bazen aceleyle rastgele soktugum da oluyor.

Kolaylık sagliyor +1
0
stavro
(19.04.22)
Stavro +1
0
ceketimi alip cikcam
(19.04.22)
bende tam tersi bi alışkanlık var. tee çocukken atmye para çekmeye beni yollarlardı ekmek almaya yollar gibi. biri elimden kapmasın diye küçük olanı dışarda olacak şekilde katlar elimde tutardım. tabii cüzdanım çantam filan yok elimde taşırdım. o zamandan beri alışkanlık oldu, şimdi hiç düşünmeden küçük olan en dışarda olacak şekilde koyuyorum hala.
0
pide
(19.04.22)
iç içe ama küçükten büyüğe.zaten büyüğün sayısı az oluyor :')
0
since1907
(19.04.22)
cüzdan kullanmıyorum. sadece kimlikler ve kartlarım var kartlıkta.
ama cebime koyduğum paraları ben de benzer düzende koyuyorum en alta en büyük para gelecek şekilde sıralıyorum ve içe ortadan bir sefer katlayıp ön sol cebime koyuyorum.

ön sağ cebe anahtar ve e-imza(çakmak cebine bozuk oara)
sağ arka kartlık
sol arka telefon

20 yıldır bu şekilde düzenim. hiç şaşmaz.
0
teritori
(19.04.22)
ben atamın yüzü aynı yöne bakacak şekilde sıralıyorum. (takıntım bu) sayısal olarak büyükten küçüğe sıralarım.
0
Improbable
(19.04.22)
stavro +1

ayrıca Improbable +1
0
blatta hiberna
(19.04.22)
bozuk para cüzdanım var anne tipi fermuarlı 100 liraya kadar olan bozuk paralar ile metal paraları koyuyorum. montumun cebinde hep elimin altında. diğer paraları (olursa çünkü yanımda para taşımayı pek sevmiyorum) çantamdaki esas cüzdanıma karmaşık bir şekilde koyuyorum.
0
naksidil
(19.04.22)
en büyük banknot dışarıda olacak şekilde büyükten küçüğe, atatürk resimleri düz ve içeri bakacak şekilde diziyorum.
0
kibritsuyu
(19.04.22)
kesinlikle rasgele. bu duyuruyu okuyana dek siralamk dizmek falan aklimin ucundan gecmemisti.
0
hot potato
(19.04.22)
artık cüzdan. kullanmıyorum kartlıkta kartlar var para yok. ancak eskiden ve gerektiği zamanlarda dışarıda küçük paradan içeriye doğru büyük para olacak şekilde sıralarım. zaten olması gereken de bu.
0
turbo sadık
(19.04.22)
Stavro +1

Artık nakit taşımıyorum. %100 kart ..
0
mezarstone
(19.04.22)
Atatürk hep aynı tarafta ve soldan sağa doğru küçükten büyüğe olacak şekilde.
0
dissendium
(19.04.22)
pek nakit taşımıyorum ama olursa da değeri en küçük olan en dışta olacak şekilde ikiye kıvrılmış olarak sağ kıç cebine koyuyorum.

milletin önünde cebimden çıkarınca fazla para varmış gibi gözükmesin diye.
0
chezidek
(19.04.22)
Buruşuk ve rastgele.
0
ruhen hastayim ben
(19.04.22)
(1)

İkea hazır mutfak sorunsalı

Weeze3r
Selamlar, kendi evimiz sayılan bir eve geçeceğiz. İkea da satılan hazır mutfaklardan alsak montajını yaptırsak memnun kalır mıyız? Yerel üreticilere sorduğumuzda 35-40 bin tl fiyat çıkıyor. İkea da 10 bin tlye çözülüyor. Kullanıp tecrübe eden var mı?
Selamlar, kendi evimiz sayılan bir eve geçeceğiz. İkea da satılan hazır mutfaklardan alsak montajını yaptırsak memnun kalır mıyız? Yerel üreticilere sorduğumuzda 35-40 bin tl fiyat çıkıyor. İkea da 10 bin tlye çözülüyor. Kullanıp tecrübe eden var mı?
0
Weeze3r
(16.04.22)
ikea mutfak kullandım, çok dayanıklı ve kaliteli.
çok memnun kaldım.
ayrıca mutfakların 10 yıl garantisi de var.
0
blatta hiberna
(16.04.22)
(3)

Nüfus Müdürlüğü'nden nasıl randevu alınıyor?

ananiyimioguz
Babam bugün ikamet değişikliği için gitmiş memleketteki il sağlık müdürlüğüne fakat internetten randevu almanız gerekiyor o şekilde çalışıyoruz deyip geri göndermişler.Kendi sitelerine bakıyorum, randevu alma ekranı yok.E-devlet üzerinden ilerleyeyim dedim ama orada da ikamet ile ilgili bir şe yok.
Babam bugün ikamet değişikliği için gitmiş memleketteki il sağlık müdürlüğüne fakat internetten randevu almanız gerekiyor o şekilde çalışıyoruz deyip geri göndermişler.

Kendi sitelerine bakıyorum, randevu alma ekranı yok.

E-devlet üzerinden ilerleyeyim dedim ama orada da ikamet ile ilgili bir şe yok. Yeni kimlik kartı için başvuru randevusu seçeneği var, ehliyet ve pasaport için falan var, ikamet için yok?

Muhtara niye gitmiyorsun baba dedim, oradan olmuyormuş artık dedi.

Edit: Ahah yazıyı yazarken başka bir şey konuşuyorduk, kurumları karıştırmışım, nüfusa gitmiş tabii ki :D Teşekkürler bu arada, bakayım tekrar.
0
ananiyimioguz
(13.04.22)
randevu.nvi.gov.tr

burada adrese kayıt var, o linkten devam edeceksiniz.

bu arada ikamet değişikliği için niye il sağlığa gittiğinizi de anlamadım.
0
shadowfollower
(13.04.22)
Eğer yeni bir gelişme olmadıysa 7-8 ay önce ben internetten değiştirmiştim ikametimi, e-devletten. Hangi kısmından yapılıyor bilmiyorum ama bir baksın oraya da babanız
0
encokbenisevinnolur
(13.04.22)
il sağlık müdürlüğüyle nüfus kaydının ne ilgisi var anlamadım.
muhtarlıklarda da bu işlem herhalde en az beş yıldır falan yapılmıyor.

e-devlet'ten kasım sonunda ikametimi değiştirdim, gayet kolay oluyor.
e-devlet'e girdikten sonra arama kutucuğuna "ikamet" yazacaksınız, çıkan ilk üç linkten biri ikamet değişikliği oluyor zaten.
0
blatta hiberna
(13.04.22)
(15)

Zeki olmamak sizi de üzüyor mu?

maraz alinin sag kolu
Ortalama bir insanın 10dkda anladığı şeyi 1 saatte anlıyorum. Hiçbir zaman ceo hatta üst düzey yönetici olamayacağım. Yani çok başarılı olmak için gece gündüz çalışmam lazım ama emeklerimin boşa gitmesi ihtimali çok yüksek, mesela üni sınavına ilk 100e girenler kadar çalışmışımdır.
Ortalama bir insanın 10dkda anladığı şeyi 1 saatte anlıyorum.
Hiçbir zaman ceo hatta üst düzey yönetici olamayacağım.
Yani çok başarılı olmak için gece gündüz çalışmam lazım ama emeklerimin boşa gitmesi ihtimali çok yüksek, mesela üni sınavına ilk 100e girenler kadar çalışmışımdır.
0
maraz alinin sag kolu
(12.04.22)
gerçekten ceo ve üst düzey yöneticilerle çalışsan, çoğunun çok da zeki olmadığını göreceksin. zeka tek başına kesinlikle yetmiyor. adam çok zekidir ama disiplinsizdir, çalışmak istemiyordur, düzensizdir, geçimsizdir, vs zekasının hiç bir önemi kalmaz. yani bence düşüncen yanlış, yavaş kavrıyor olabilirsin ama bu başarısız olacağın manasına gelmez.
0
roket adam
(12.04.22)
insan iyi olduğu alanı keşfedip, kralı olduğu ortamda takılmalı.
0
xiii
(12.04.22)
roket adam +1

görmediğiniz bir yanı da var: beni rahatsız ediyor mesela. hızlı, bitirici ve çok verimli oluyorsunuz ama genellikle insanların yavaş olması sizin çabuk sıkılmanıza sebebiyet veriyor. çoğu zaman çok daha hızlı bir dünyada yaşasaydım diyorum kendime.

bu noktada da xii +1 diyebiliyorum. gündelik yaşam benim için çok yavaş. telefonların hızı dahil.

o yüzden ne çok ileride ne çok geride tam orta şeker olmak lazım. biraz hızlanmaya çalışın fazlası kazanılan bir yetenek değil zaten doğuştan geliyor sanırım bu yönleri sorgulamak size birşey kazandırmaz. çıkın şu orta çağınızın karanlığından! ;) iyi günner.
0
baldan kaymak
(12.04.22)
roket adam +1

insanların en büyük hatalarından biri konumları ve o konumlardaki kişileri gözlerinde büyütmeleri.
unvana sahip olmak ayrı bir şey, zeki olmak ayrı bir şey.

üzülmeyin, hedef koyun ve ona yönelik çaba harcayın.
0
blatta hiberna
(12.04.22)
torpille gelmediyse ve toksik bir sirket degilse ceo ve ust yoneticilerin zeki olmamasi imkansiz. bence olaya su acidan bak. ayakkabi bagcigini baglayabiliyor musun? o zaman zeki olma potansiyelin var. ayakkabi baglamak diye gecme, bu tarz sıradan bir eylemi yapmak için aslında çok fazla sey donuyor arka planda. bagli olmadigini gormek, egilmek, nasil baglandigini hatirlayip baglamak, kontrol etmek, tekrar ayaga kalkmak vs..bu arada zeka yetersizligi hissetmek ve unutkanlik gizli depresyondan olabilir.
0
buenosdias
(12.04.22)
Abi niye herkes her şey olabilmek zorundaymış gibi düşünüyorsun ki?

Ben de hayvan gibi spor yapıyorum ama henry cavill olma ihtimalim yok mesela.

Satranç oynayan herkesin Kasparov ya da grandmaster olma ihtimali de yok.

Bu işler böyle yani. Ama emeğin boşa gitmez, en iyisi olmasan da çalışmadığın senaryoya kıyasla daha iyi bi noktada olursun. Grind'a devam.
0
plutongezegendegilmi
(12.04.22)
dikkat eksikliği, motivasyon eksikliği gibi nedenler de olabilir anlama konusunda. sana bir şey ifade etmeyen bir alansa kendini veremeyebilirsin.

ayrıca zekanın sadece tek bir alanda kabul edilmesi saçma. yani ne bileyim neden bir ceo zeki iken nusret zeki olmuyor mesela? ya da messi?
0
black mamba
(12.04.22)
şimdi sen ortalamayım diyip senden bir tık daha becerikli olduğunu düşündüğün kişinin (ceo vs.) kafanda puanını yükseltiyorsun. oysa onlar da aynı senin benim gibiler, sadece şimdi işten ayrılıp şu işi kursam güzel olur ama ya batarsam diye düşünmüyorlar, batarsam elbet çıkarım düzlüğe diyip dalıyorlar. cesaretleri yüksek.

şöyle düşün pegasuz'un kurulduğu yıllarda kanunlar aynı idi, yine havayolu kuracak para babası insanlar vardı. bir kişi kurdu, onun cesareti vardı, biraz hayal gücü ve elinde finans gücü vardı, kendisi ne pilot, ne hava yolu işletmiş biri. bundan para kazanılıyor sonuçta bende kazanırım dedi kuran kişi ve kurdu da.

sonraki başarısı tek başına ona ait değil bir ekibe ait.
0
selam
(12.04.22)
konuya biraz gerçeklik getirmek lazım. ilk 100'e girenler kadar üniversite sınavına çalışmışım diyorsun. ayrıca, normal insanın 10 dkda anladığı şeyi 1 saatte anladığın abartı değilse ciddiye alınması gereken bir durum. belki de erken evre alzheimer var. belki de kan değerlerinde bir dengesizlik var.

üst düzey yöneticilerin çoğu ortalamadan zekidir arkadaşlar. sadece üst düzey yönetici değil, başarılı insanlar zekidir. sizin aklınıza zeki olmayan bir kaç tane geliyorsa bunlar da zaten uç örnekler olduğu için aklınıza geliyor. kolay anlamıyorsan başarısız olmayabilirsin değil, kolay anlıyorsan başarılı olursun. kural koymak için %90'a bakmak lazım, %10'a değil.

burada arkadaşın ciddi bir sorunu olduğunu görüyorum. neroloji, kan testleri vs. bir danış. kendini rahatlatırsın en azından. belki de bir bahaneyi ortadan kaldırırsın ve başarıya giden yolun başlangıcı olur.
0
gabe h coud
(12.04.22)
Gabe h coud +1

Zeka başarı için yeterli değil. Ama kişileri bir adım öne geçiren çok önemli bir avantaj. Hafife almamak lazım.

Ama zeka tek ölçüt değil. İstikrar ve yılmazlık da büyük pay sahibi başarı olmakta.

Mesela 10 üzerinden 9 zeki bir insan sıkılgansa, motive olmakta, istikrarlı olmakta zorlanıyorsa o zaman büyük ihtimalle istikrarlı ve yılmaz olan bir 7-8 tarafından yönetilecek.
5 6 yönetici olmasa bile istikrarlı ve yılmaz olursa istikrarsız 7-8 den daha başarılı olabilir.
9-10 ların çoğunda da sosyal zeka eksikliği var mesela. Onun dezavantajını yaşıyorlar. Bir de günümüz toplumu kendine yönetici olarak istemeden de olsa narsistleri seçiyor. Bu nedenle yönetici vs olmaya takılma çok.

Kendi severek yaptığın alanı bul ve devam et. İstikrarını kaybetmeyeceğin alanı bulursan başarılı da olursun.
0
zimbirik
(12.04.22)
Çok Zeki değilim ama aptal da değilim. Hayatımın 40 yılını böyle geçirdim. Şikayetim yok ama zehir gibi olmayı ister miydim? Evet isterdim.
0
naksidil
(12.04.22)
zeki olmak önemli değil, lanet gibi bir şey hatta.

önemli olan sosyal zekası yüksek biri olmak. o ceolar falan hep böyle.

kardeşimin üstün zekalı arkadaşı var. gerçekten üstün zekalı yani belgeli, türkiye dereceli, sabancı'da okuyor. ama sosyal fobisi var, insanlarla konuşamıyor, tek başına dışarı çıkamıyor.

genelleme yapmak iyi değil ama bu devir de laf pezevengi olmak gerek.
0
Hallegadola
(12.04.22)
Valla beni de çok üzüyor. Hangi alandaki zeka şimdi o da önemli. Benim imrendiğim kısım pratik, yaratıcı zeka. Bir insanda sıfır yaratıcılık olabilir mi oluyor işte bende. Eğitim sisteminiz de sağ olsun buna alkış tutar nitelikte.
0
tamam sakinim
(12.04.22)
Zekiyim ama surekli aptal insanlarin beni kandirmaya calismalari sinirimi bozuyor laf sokup cevap versen dışlanıyorsun sürekli kafanin bir seylerle mesgul olmasi hayat kaliteni düşürüyor ayrica cogu sey aptalca geldiginden kendine yakıştıramıyorsun ve toplumda geri kalıyorsun .mesela bir instagram hesabi acip kendini rezil ede ede para kazananlardan.sonucta kazaniyor mu kazaniyor sen de otur hesap kitapla ugras
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(12.04.22)
Ben ortalamanın üzerinde zekası olan biriyim ancak uç düzeyde değilim. Yani bazıları gibi çok kısa sürede şaşırtıcı öğrenme becerileri sergilemiyorum ama zeki olduğumu biliyorum. Birşeyleri anlamak, öğrenmek, ilişki kurmak bana kolay geliyor. Zekamı yaratıcı konularda gösterebiliyorum.

Dahi düzeyindeki zekiler gibi olmak beni üzmüyor çünkü ben onların yaşamlarını deneyimlemedim. Bu tür insanlar çok istisnai kişiler zaten. Bence önemli olan mevcut potansiyeli kullanabilmek ve bir noktaya kanalize edebilmek ki ben son zamanlarda bunun sıkıntısını yaşıyorum. Beni motive eden şeyler üretmek, birşeyler geliştirmek ve sonuç almak ancak şu aralar becerilerimi nerede kullanacağımı bulamıyorum. Ayrıca zeki birisiyim ama son zamanlarda keşfettiğim üzere olması gereken kadar akıllı birisi değilim. Sosyal olarak ve insan ilişkilerinde ilerlemenin kesinlikle önemli olduğunu farkettim çünkü bu günümüzün (aslında tüm insanlığın belki de) çok önemli bir parçası. Örneğin bir top oyunu olsa, Messi karşısındaki 3 oyuncuya karşı top kapmaca oynasa muhtemelen ayağından topu alamazlar. Ancak top 3 kişinin olduğu ekibe geçerse onlar akıllıca paslaşarak Messi'i rahatlıkla yenebilirler. Bu yüzden vardığım noktada şunu söyledim kendi kendime "Madem bu kadar zekiyim, öyleyse neden akıllı olmuyorum?"

Uzun sözün kısası zeka bir yetenektir ancak kesinlikle karakter ve akıl ile desteklenmeli. Günün sonunda çalışan, sabır ve istikrar gösteren bir sonuç alabiliyor. Belki çok zeki olan bunu daha kısa sürede elde etme potansiyeline sahip ancak yapmadıktan sonra hiçbir anlamı olmuyor.
0
burka
(12.04.22)
(1)

Tek dişi düşmüş kedi...

msb
Üstteki büyük ön dişlerden biri gitmiş. Nasıl oldu bilmiyorum, dışarıda kavga etti diyicem ama kedi kavgasıyla da diş düşmez ki.Şimdi üst ana diş olmadığı için alttaki büyük diş üst dudağı tutuyor zaman zaman.Ekte gönderdigim gibi tatsız/tipsiz bir görüntü ortaya çıkıyor. Elimle düzeltince sorun kal
Üstteki büyük ön dişlerden biri gitmiş. Nasıl oldu bilmiyorum, dışarıda kavga etti diyicem ama kedi kavgasıyla da diş düşmez ki.

Şimdi üst ana diş olmadığı için alttaki büyük diş üst dudağı tutuyor zaman zaman.

Ekte gönderdigim gibi tatsız/tipsiz bir görüntü ortaya çıkıyor. Elimle düzeltince sorun kalmıyor ama üst dudakta alttaki diş yüzünden tahriş oluşmuş bile.

Şimdi ben bu oğlana ne yapabilirim? Kedi dişçisi gibi bi şey var mıdır yoksa ömür boyu böyle mi gezecek?

ibb.co
0
msb
(11.04.22)
kedilerin dişleri düşebilir, muhtemelen çürüme veya diş taşı gibi başka bir sorun vardı.
böyle gezecek, bir sorun olmaz.
veterinere gittiğinizde ağzını kontrol ettirin, başka çürük veya diş taşı sorunu varsa ona göre dişleri çekilir olmazsa.

siz de nefesini koklayabilirsiniz mesela.
kötü bir ağız kokusu varsa başka dişlerde de sorun var demektir.

şu anda sağlığını etkileyen bir şey yok, hatta diğer dişten dolayı ağrısı veya bir rahatsızlığı varsa o geçmiştir, rahatlamıştır.

kedilere uygun diş fırçası alıp dişlerini fırçalamaya çalışın mümkün mertebe.
tercihen her gün fırçalamak lazım ama o biraz ütopik bir düşünce tabii.
en azından diş fırçalanmasına alışsın.
0
blatta hiberna
(11.04.22)
(2)

nlp, theta healing vs vs

seyyar satıcı
zihinsel rahatlamak içib eve geçmişten kopmak için ya da genel sorunları çözmek içinNLP, thete healing gibiyöntemler var ya bana bildiğiniz yöntemleri yazar mısınız TBT gibi uygulama daha vardı ama hatırlamdım
zihinsel rahatlamak içib eve geçmişten kopmak için ya da genel sorunları çözmek için

NLP, thete healing gibiyöntemler var ya bana bildiğiniz yöntemleri yazar mısınız

TBT gibi uygulama daha vardı ama hatırlamdım
0
seyyar satıcı
(10.04.22)
son dediginiz CBT olsa gerek.

yani (bkz: bilişsel davranışçı terapi )
0
supergirl
(10.04.22)
bunlar zihinsel rahatlamadan ziyade, bilinçaltını kazmaya ve travmaları çözmeye yönelik çalışmalar.
yani bilinçaltı çözümlenmeleri sonucunda hayatın genelinde zihinsel rahatlama da olur tabii ama asıl zihinsel rahatlama getiren şey meditasyon.

aynı zamanda, geçmişten kopma diye bir şey de yok.
geçmişi geride bırakabilmeyi sağlamak önemli.
yani bu çalışmalar travmaları çözdüğü için dolaylı olarak hayatınızı yaşayabilmenizi ve anda kalabilmenizi sağlıyor.
yoksa eternal sunshine misali geçmişi silip kopmuyorsunuz.
bilmeyenler için bunun önemli bir detay olduğunu düşündüğüm için yazma ihtiyacı duydum.

access consciousness, aile dizimi, jean adrienne sistemi ilk aklıma gelenler.
direkt bilinçaltı çalışmaları ve teknikleri de var.
0
blatta hiberna
(10.04.22)
(14)

Dubai'de yaşamak mantıklı mı ? Aileleri nasıl ikna ederiz.

the junior jr
Merhaba, şu an istanbul'da çalışıyorum yabancı bir bankada. eşim de özel bir firmada finans uzmanı olarak çalışıyor. Çalıştığım banka Dubai'de de yerleşik ve bana oradan bir teklif var. Teklif içeriği: Aylık maaş: AED 40.000 (Güncel kur ile 160.000 TL)Yıllık Bonus: AED 50.000 (Güncel kur ile 200.000
Merhaba, şu an istanbul'da çalışıyorum yabancı bir bankada. eşim de özel bir firmada finans uzmanı olarak çalışıyor.

Çalıştığım banka Dubai'de de yerleşik ve bana oradan bir teklif var.
Teklif içeriği:
Aylık maaş: AED 40.000 (Güncel kur ile 160.000 TL)
Yıllık Bonus: AED 50.000 (Güncel kur ile 200.000 TL - aylık olarak 16.500 TL etkisi var diye düşünebiliriz).
Diğer yan haklar (TR'ye uçak bileti aileyi kapsayıcı, 4 yaşından sonra çocuk eğitim desteği gibi).

Istanbulda 25.000 TL ben + 10.000 TL'de eşim alıyor. Toplam 35.000 TL yapıyor.

Şartlara bakınca, Dubai'ye yerleşmek mantıklı gibi duruyor bizim için.

Ilk soru olarak: Siz Dubai'ye yerleşme konusunda düşünürsünüz ?

Diğer soru ise: Ailelerimiz (Ozellikle Anneler) Istanbul'dan gitmemiz konusunda sıkıntı yaratıyor. Psikolojik baskı vb. de cabası. Orada yapamazsınız, 2 yaşında bebeginiz var, sizin icin zor olur vb. Biraz geleneksel tarzda aile yapılarımız var maalesef.

Ailelerimizi gitme konusunda nasıl ikna edebiliriz ?


Cevap veren arkadaslara simdiden tesekkurler.
0
the junior jr
(08.04.22)
yabancı ülkede yaşamak konusunda sıkıntı yaşamam derseniz çeşme akarken doldurmak gerekir derim. iki buçuk ayda buradaki yıllık maaşınızı kazanacaksınız neredeyse.
0
lazpalle
(08.04.22)
benzer basliklarda surekli ayni tavir var o da su: gidilen yerde olene kadar yasanacakmis duygusu. yani herkes giderken 2-3 sene calisip geri donmenin de bi alternatif oldugunu dusunmuyormus gibi hissediyorum duyuruda. bence biraz o acidan baki. bir sure dubai'de yasanir neden yasanmasin. insanlar son derece mobil dunyada, bizim insanimiz kazik cakmak olarak bakiyor sanki hep olaya.

aile konusunda yorum yapmak istemem geleneksel tarzda demissiniz ama iki yetiskin insanin kararlarina bu derece karismak ne kadar dogru diyim sadece.
0
bay b
(08.04.22)
Mevcut ekonomik şartlara bakılınca hele ki çocuk, çocuğun eğitimi, geleceği filan düşünülünce burda kalmaktaki ısrarı ve bay b'nin de dediği gibi kazık çakılacak duygusunu mantıksız buluyorum.

Birikim yapıp geri dönebilirsiniz, kazanacağınız para az buz bi para değil.
Bol şanslar!
0
amelie poulain
(08.04.22)
türkiye'de bu parayı kazanman mümkün değil mi? ben olsam gitmezdim. daha iyi bir teklif gelir.
0
gabe h coud
(08.04.22)
yakın zamanda benzer süreçlerden geçtim. aileler duygusal düşünüyor, mantıklı düşünmüyor. biz ailelerin karşısına kararımızı vermiş bir şekilde çıktık. "biz gidiyoruz.", "teklif çok iyi.", "kabul ettik." gibi cümleler kullandık. "böyle böyle bir durum var, siz ne dersiniz?" muhabbetine hiç girmedik. onların iznini ve rızasını istemedik. daha çok gitmenin bizim için ne kadar güzel olacağını anlattık. çocukla oralarda yapamazsınız gibi söylemler sadece bahane, çocuğu değil kendilerini düşünüyorlar :) çünkü hem sizi hem de torunlarını çok özleyecekler. siz de özleyeceksiniz tabi.
0
bellbane
(08.04.22)
öncelikle maaş ve bonusları tl olarak hesaplayarak hata yapıyorsunuz. bu teklife net cevap vermeden önce, oradaki yaşam masraflarınızı, nasıl bir yerde yaşamak istediğinizi, nasıl bir hayat standardı beklediğinizi vs düşünüp ona göre bir bütçe yapın derim.

bana 40 bin aed çok iyi bir para gibi göründü açıkçası, gayet iyi bir teklif gibi görünüyor. ist'de kazandığınız paralar da ortalama beyaz yaka maaşları o yüzden kaybedeceğiniz pek bir şey yok. ben olsam giderdim diye düşünüyorum. sigorta ve eğitim desteği olması iyi, biraz zorlarsanız relocationing package ya da accomodation yardımı falan da alma ihtimaliniz olabilir.

aileleri ikna etmek zorunda değilsiniz, herkes kendi hayatını yaşar. en kötü ihtimalde 1-2 sene kalıp parayı vurup döneceğim diyebilirsiniz, zaten dubai öyle vatandaşlık veren, 10-20 sene yaşanacak bir yer değil. herkes kısa süre gidip parayı vurma peşine gidiyor. uzak bir yer değil zaten, vizesi de kolay çıkıyor, aileniz çok merak ederse istedikleri zaman gelirler. o yüzden ilk 1 sene falan bolca uçak bileti bütçeleyin ki gidip gelmede sıkıntı olmasın. 2-3 ayda bir gidilebilri ya da onlar gelebilirler gibi.
0
roket adam
(08.04.22)
hava sıcak, araçlar ucuz, yollar paralı ve pahalı. yemek içme, barınma pahalı acnak geri kalan herşey çok ucuz ve ciddi şekilde hayat standardınız yükseliyor.

sadece ya parkda bahçede gezeriz, doğa ağaç yeşil aman ne güzel diye bakmayın. ayrıca yeni kültür iyidir, çocuğa çok şey katar.
0
selam
(08.04.22)
@selam, dubai'de türkiye'den daha ucuz olan otomobil ve petrol dışındaki şey neymiş merak ettim bu arada samimiyetle soruyorum. artı olarak park bahçe beklentisi olan zaten çöle gitmez diye düşünüyorum, dubai ancak para vurmaya gidilebilecek bir yer başka bi esprisi yok gibi geliyor.
0
roket adam
(08.04.22)
dayım çok uzun yıllardır dubai'de yaşıyor.
evli ve çocuklu.
bir ara avustralya'ya gidip dubai'ye döndüler, şimdi önümüzdeki ay tekrar avustralya'ya yerleşecekler.

türk arkadaşları olmasa dubai'nin çekilmeyecek bir yer olduğunu söylüyorlar.
arapların içinde, sürekli klimalı ortamda olacaksınız.
ama parası iyi olduğu için evli bir çiftin gitmesi bence çok mantıklı.
yalnız değilsiniz sonuçta, ailece gidiyorsunuz.
çok fazla insan çalışmaya gidiyor, yani sıkıcı olabilir ama çalışan insan için çekilmez düzeyde kötü bir yer falan da değil ayrıca.

orada çalışan çok fazla türk de var, çevre de edinirsiniz.
mesela dayımın oğlu avustralya'da doğdu ama bebekliği dubai'de geçti.
hiç de zorlanmadılar.
dubai'ye gidip gelmek de çok kolay ayrıca.
evli çiftin ne yapacağına aileler neden karışıyor pek anlamıyorum ama bir uçakla gidip gelirler en kötüsü.

çocuğunuz da varmış, onun için birikim yaparsınız.
ailelerinizin fikri kararlarınızda etken olmamalı, zaten onlar artık "aileniz" değil.
sizin aileniz eşiniz ve çocuğunuz, ne yapacağınıza kendiniz karar verin.
uyum göstermek zorundalar.
0
blatta hiberna
(08.04.22)
Git tabi neyini dusunuyorsun ortalama motokurye kadar kazanciniz var zaten.
2 sene git sonra gelir 2 ev alir emekli olursun.

O yasta torunum olsa ben de gitme derdim. Senede 1 gormek zorunda kalacaklar.
0
divit
(08.04.22)
Siz mutlu olacaksanız, onlarında mutlu olması gerekir
0
kleider
(08.04.22)
Kalacak yeri de şirket ayarlıyor mu? Kalacak yer ne kadar para vereceksiniz? Eğer maaştan çok gitmiyorsa mutlaka gidin. Bu çok iyi bir fırsat. Hayatta bir kere böyle iyi Fırsat gelir.
0
boray eris
(08.04.22)
Ben olsam gitmezdim. Dubai tatil için gayet güzel ama yaşamak için hele çocuk büyütmek için çok yanlış bir tercih. İlla gitmek isterseniz de maddi avantajlarını öne sürün, kalıcı değil geçici olacak 3 sene sonra döneceğiz, çocuğumuz burada okula başlayacak diyin :D
0
iwasbornonamountainside
(08.04.22)
Dubai oldukca yapay ve bos bir yer ama simarmazsaniz iyi para kazanirsiniz. Aslinda butun ulkeyi dev bir AVM olarak dusunebilirsiniz.

Bazi arkadaslarim cok iyi uyum saglarken bazilari duvarlara kafa atacak hale geldi.

Ha bi de sicak.

Ailelere kulak tikayip gideceksiniz, biraz bikbik edip alisacaklar. Giden arkadaslarimin cocugu olmadigi icin cocuk yetistirme deneyimini bilmiyorum.
0
cleric
(08.04.22)
(4)

İç parazit damlası

peki madem
Merhaba!İç parazit damlası tam olarak nasıl işe yarıyor Bilal'e anlatır gibi anlatacak birisi çıkar mı? Çünkü enseye damlatılan damla nasıl içerideki parazitlerden koruyacak anlayamadım bir türlü. Veterinerden alırken de kalabalıktı orada soramadım.Çok teşekkürler!
Merhaba!

İç parazit damlası tam olarak nasıl işe yarıyor Bilal'e anlatır gibi anlatacak birisi çıkar mı? Çünkü enseye damlatılan damla nasıl içerideki parazitlerden koruyacak anlayamadım bir türlü. Veterinerden alırken de kalabalıktı orada soramadım.

Çok teşekkürler!
0
peki madem
(06.04.22)
Veteriner iç ve dış parazit için iki ayrı damla verdi. Hap yutturabilir misin diye sordu, garanti olması için damla vereyim dedi. Markası Profender, üzerinde de enseye damlatılmasını gösteren resim var. Hatta veteriner de birer gün arayla damlatmamı tavsiye etti.
0
🌸peki madem
(06.04.22)
iç parazit damlası da var ama en iyisi hem iç hem dış olan aslında.
tek damlada ikisi de halloluyor.

deri aracılığıyla emilip kana karışıyorlar.
0
blatta hiberna
(06.04.22)
ic parazit damlasi var +1
en iyisi boehringer ingelhaim'in, enseye damlatiliyor. Ic parazit icin hap kullanmanizi kendi deneyimim sonucunda tavsiye etmiyorum. minicik hayvan tum gece kusmustu :(
0
65 derece
(06.04.22)
iç parazit damlası var+1

aynı anda hem iç parazit hem dış parazit için etkili olan damlalar da var. bir süredir bu şekilde bir damla kullanıyorum ben gayet de memnunum. veterinerimiz de etki konusunda herhangi bir sıkıntı olmayacagını söylemişti.
0
patlamis misir
(06.04.22)
(5)

şu paten nasıl?

çılgındünya
31 k 36 no ayakkabı numaram. ama bazen topukluda 35 bile giyebiliyorum. daha önce paten kaymadım internetten şunu alsam numaraya göre ayarlanabilirmiş.paten kullananlar önerir misiniz?https://www.gittigidiyor.com/spor-outdoor/ayarlanabilir-cocuk-pateni-darbelere-dayanikli-saglam-cocuk-paten-profes
31 k
36 no ayakkabı numaram. ama bazen topukluda 35 bile giyebiliyorum.
daha önce paten kaymadım internetten şunu alsam numaraya göre ayarlanabilirmiş.
paten kullananlar önerir misiniz?

www.gittigidiyor.com

kask ve korumalık da almak istiyorum ama bedenler neye göre ölçülüyor anlayamadım. kafam da küçüktür mesela
0
çılgındünya
(06.04.22)
pateni giymeden almamanı öneririm ben.
ayağının içinde rahat olması lazım, ne çok sıkı ne de çok bol olmaması lazım.

bir de bazı modellerin tekerlekleri takır tukur ses çıkarıyor. ben olsam görmeden almazdım.

edit: herkesin belirttiği gibi bence de bilek koruması paten için en önemli koruma ekipmanı.
0
teritori
(06.04.22)
Paten için kaska gerek yok diye düşünüyorum biliyorum kulağa çok tehlikeli geliyor açıklayayım, olduğun yerde düştüğünde vücudun refleks gösterir ve ellerinin üzerine düşersin ve kafanı yere çarpmazsın, kafan karpuz gibi patlamaz yani

Kask daha çok artistik hareketler yapanlar ve patenle çok hızlananlar için gerekli

Kasktan daha önemli olan koruma ise bilek koruması, yukarıda öne ya da arkaya düşerken dediğim gibi refleks olarak ellerini yere koyma hareketi yaparsın ve vücut ağırlığın üzerine biner bu bilek kırılmalarına incinmelerine neden olabilir bence patende en önemli koruma bileklik şu an kulağa tuhaf geliyor fakat kullanırken anlarsın :)
0
freebird5406_2
(06.04.22)
çocuğa göre tasarlanan model yetişkinde sıkıntı çıkartabilir. her şeyden önce ağırlığı ne kadar sağlıklı taşıyacak belli değil. tekerleklerde rulman yok gibi duruyor, normalde tekerlekte rulmanlar abec3, abec5, abec7 şeklinde gidip ne kadar effortless sürüş yapacağını belirliyor. atıyorum düz yolda bir sağ bir sol hamle yapıp 10 metre boyunca hamle yapmadan gitmek var, hamle biter bitmez patenin durma eğilimine geçmesi var. bu şekilde olursa başlamadan soğutabilir. hangi pateni alırsan al kafanı yere çarptığında allah korusun ölecek hızlara çıkmak mümkün o yüzden kask takmaktan utanılmamalı. kafa tası alından ve kafa arkasından mezura ile ölçülür. çıkan santimetre kask beden tablosundan karşılaştırılarak alınır. kask dışında dizlik ve dirseklik de iyidir. bu ikisinin kırığı evlerden ırak, çok süründürür. korumalara ek olarak da düşünce top olup yuvarlanma öğrenilmeli.
0
onemoremile
(06.04.22)
patende kalite çok önemli, bence de giymeden almamak pek doğru değil o açıdan.
çok plastik, kalitesiz bir şey sakatlanmaya neden olur, sağlamlığından emin olmak lazım.
ben normal numaramı alıyordum, sanırım o da markadan markaya değişebilir.

bir de, kasktan ziyade bilek koruması ve dizlik daha önemli.
patenle kasaların üzerinden atlamayacaksanız başınızı korumanız çok gerekli değil.
kask ne olursa olsun alacak bile olsanız, dizliği ve bilek korumasını da muhakkak alın.
0
blatta hiberna
(06.04.22)
Aynı paten Decathlonda 625 TL

www.decathlon.com.tr

Bence gidip decathlon'da deneyerek alın, ya da yine alacaksanız decathlondan internetten alın.
0
John Bloor
(06.04.22)
(8)

Kredi kartı borcunu ilk gün ödemek ile son gün ödemek arasındaki fark?

gottacatchemall
herkese merhaba,ilk gün ödeme ile son gün ödeme durumunda kredi notu etkilenir mi?
herkese merhaba,

ilk gün ödeme ile son gün ödeme durumunda kredi notu etkilenir mi?
0
gottacatchemall
(03.04.22)
Olumlu ya da olumsuz etkilenmez.
0
ultranil07
(03.04.22)
olumlu etkilenmez olur mu canim, duzenli olarak zamaninda oderse her seyi olumlu etkilenir.
0
hot potato
(03.04.22)
teşekkür ederim, yani demek istediğim ödeme süresi 3 Nisan-13 Nisan arasındaysa 3'nde ödemekle 13'nde ödemek arasında bir fark olur mu anlamındaydı.
0
🌸gottacatchemall
(03.04.22)
ilk gün ve son gün arası herhangi bir zaman olunca zamanında ödenmiş oluyor zaten.
bir fark yaratmaz.
ister son gün yatırın, ister ekstre kesilir kesilmez.
0
blatta hiberna
(03.04.22)
@hot potato

soru o değil yalnız.

bir fark yaratmaz +1
0
himmet dayi
(03.04.22)
Bi kaynak yapayim. Kyk borcunun odenmesi peki etkiler mi?

Not: ziraat uzerindeyken duzenli oduyordum ama vergi dairesine gecince aksatmaya basladim.
0
floydian
(03.04.22)
@floydian

mantık yürütüyorum; vergi dairesi BDDK'ya tabi olmadığı için ve artık o borç senin kullanmış olduğun kredilerinin arasında görünmediği için kredi notunu etkilemez.
0
himmet dayi
(03.04.22)
@floydian evet borç vergi borcuna dönüştüğü için kredi notu etkilenmiyor. örnek bendeniz.
0
🌸gottacatchemall
(03.04.22)
(12)

tehdit edildik ne yapmak lazım?

semaforo de medianoche
yarın taşınıcaz, taşınma için bir nakliyat kamyonu ayarlanmıştı. bugün bazı hizmetleri, bizim sorumluluklarımızı, onların sorumluluklarını netleştirmek için annem aradı adamı ve adam annemle çok ters türs konuştu, ama son taşındığımızda şöyle yapmıştı nakliyeci firma falan diye konuşunca gidin öyle
yarın taşınıcaz, taşınma için bir nakliyat kamyonu ayarlanmıştı. bugün bazı hizmetleri, bizim sorumluluklarımızı, onların sorumluluklarını netleştirmek için annem aradı adamı ve adam annemle çok ters türs konuştu, ama son taşındığımızda şöyle yapmıştı nakliyeci firma falan diye konuşunca gidin öyle yapanı bulun o zaman gibisinden şeyler söyledi. bunun üstüne biz de başka bir nakliyeyle anlaştık, sonra o adama bunu söyleyince az önce esen gürleyen adam gitti yerine ağlayan bir tonda ben o kadar randevumu iptal ettim bu iş için yapmayın falan diyen bir adam geldi. ters türs konuşan kaba saba biriyle iş göremezdik tabi o da muhtemelen son gün başka bir yer bulamayız diye böyle rahat konuşuyordu. neyse aradan 1 saat geçti whatsapptan evimizin konumunu attı bize adam siz beni mağdur ettiniz ben de sizi mağdur edicem diye bir mesajla. polisi aradık şu an emniyete gelip şikayetçi olabilirsiniz tehdit suçundan işlem yaparız dediler ama muhtemelen ifade alıp bırakırlar adam daha da düşmanlaşabilir bu durumda. yarın olay çıkarırsa da o zaman ekip gönderebilirim dedi.

bilemiyorum adam belki boş atıyor biraz para koparmak için o da olabilir ama memlekette eşkıya mı yok hapishaneler dolup taşıyor böyleleriyle. ciddi ciddi tehdit etti neticede, nasıl bir psikopat olduğunu bilemeyiz belki silahla milahla gedicek ya da birkaç kişi beraber gelicek basıcak evi olur mu olur. diğer nakliyecilere haber verdik siz hiç merak etmeyin bi şey yapamazlar dedi ama belki taşınma sırasında eşyaları kırıp dökmeye çalışıcak bir tv olmuş 10k ya kolay değil. 4 kişilik bir aileyiz memur ailesiyiz annem babam yaşlı bir de ablamla ben varım böyle tiplerle bir işimiz olmamış hayat boyu. bu konuda bir öneri vermek isteyen olur mu bir de buraya sormak istedim.
0
semaforo de medianoche
(02.04.22)
Şikayetçi olun bence hemen. Karakoldan çağırıp bir ifadesini alsınlar ki işin ciddi olduğunu anlasın herif. Yarın tutup da bir şey yapmaya niyetlenmis olsa bile korkar işte. Yarın gelmeye kalkarsa (ki hiç sanmıyorum) direkt polisi arar ekip istersiniz. Bindirir götürürler. Tecrübe ettim bunu.
0
crimson man
(02.04.22)
Şikayet edin. Hiç muhatap olmayın. Her yerden engelleyin. Hatta direkt dava açarım deyin eğer muhatap olacaksanız.

Edit: sakın alttan almayın. Sen kimsin ki paramla değil mi istediğim kişiden hizmet alırım deyin. Korktuğunuzu anlayınca daha da üstünüze gelirler. Bunlar böyle para kazanmaya alışmışlar.
0
nvidia
(02.04.22)
derhal sikayetci olun

celebi +1, konum istanbulsa ben de gelebilirim
0
nibba
(02.04.22)
emniyette şikayetçi olsak adam iyice bilenebilir bize karşı ya bilemiyorum iyi mi olur kötü mü olur bu. adam muhtemelen boş atıyor korkutmaya çalışıyor ama işte neticede tanımadığımız biri olunca %100 emin olamıyosun onun endişesi var. bir şey yapmıycak adamı polisle falan uğraştırsak gaza gelir de bir şey yapmaya kalkar belki. adamı gözaltına alıcak olsalar gideriz zaten polise de öyle bir şey yok maalesef.

@nibba konum ankara
0
🌸semaforo de medianoche
(02.04.22)
bence annenizi orta yaşlı veya yaşlı kadın görünce korkutmaya çalışmışlar.
zaten yarın taşınıyormuşsunuz, nereye taşınacağınızı genel olarak bilseler de daire numarasını falan bilmiyorlarsa sorun çıkmaz muhtemelen.

polisin hemen müdahale edeceğini düşünüyorsanız şikayet edin tabii.
üvey babamı biri bıçakla tehdit ettiği için şikayet ettiğimizde ifadeye iki ay sonra çağırmışlardı.
karakoldan karakola değişiyordur belki.
bir de, bildiğim kadarıyla şikayetçi tarafın adresini karşı taraf görebiliyor.
şimdiki adresi zaten biliyorlar onda sorun yok ama hemen müdahale edilmeyecekse, durup dururken yeni adresinizi öğrenmelerini de sağlayabilirsiniz.

bu arada bence bir şey olacağı yok ama bunu da arayıp polise bir danışmak lazım şikayetçi olmadan önce.

bu tip durumlarda polise şikayetten ziyade ailede bir abi, dayı, amca vs. varsa onların muhatap olması daha etkili oluyor genelde.
ama tabii ki kesin bir tavsiye değil, fikrimi söylüyorum sadece.
0
blatta hiberna
(02.04.22)
şikayetçi olun. o kadar iş-para için ağlayan adam olay çıkarıp gözaltı, hapis vs. uğraşmak istemez. olayın ciddi olduğunu anlasın +1
0
lesmiserables
(02.04.22)
hocam rahat olun bu tipleri iyi bilirim. ters duz konusup sonradan aglak hale donduyse polis onu iyi eder.

benim de bu tarz bir olayim olmustu. tehdit edilmistim adamin mekanina gitmistim karsima cikmamisti. sonra mahkemeye verdim. adamin ifadelerini okudum tam komediydi :D sut dokmus kediydi resmen
0
nibba
(02.04.22)
Gönlünü ferah tut hocam bişey yapamaz. Atıp tutuyor.
0
komando kani var bende
(02.04.22)
bişi yapacak adam aglayan tonda konuşmaz. boş atıp tutmuş korkmayın ama yinede şikayetçi olun akilli olsun
0
all girls dream
(02.04.22)
bence adama siz mesaj atin.
gayet nazik ve sakin bir uslup ile.

x tarihinde nakliye isimiz icin anlasmistik ancak y tarihinde z saatinde annem aaa bbb ile yapmis oldugunuz telefon gorusmesinde alacagimiz hizmet kapsamindaki ccc konulari ile ilgili mutabik kalamadigimiz icin hizmet alimimizi iptal etmis ve bunu ddd saatinde sizinle paylasmis bulunmaktayiz.

Sonrasinda sizden fff saatinde "...." icerikli bir mesaj almis bulunmaktayiz. Bu mesaj tehdit icermektedir. Baska bir kisi yerine yanlisla bize gelmis olabilecegini dusunuyoruz ancak tekrar benzer icerikte bir mesaj gelmesi durumunda nobetci savciliga bildirecegimizi iletmek isteriz.
0
la lykia
(02.04.22)
Klasik belli bir cografya adami.
Bunlar aglaklik ile aslanlik arasinda gidip gelirler.
Simdi atar yapsan 1kg baklava alip ozur dilemeye gelir yarin yine olay cikarir.

Ara bagir cagir yine kediye donecek
0
divit
(02.04.22)
hiç endişelenmene gerek yok olay falan çıkaracağı yok. olay çıkarıp ne yapacak senden parasını ve hamalların yövmiyesini mi alabilecek ?

bu güne kadar ev basacam diyen hiç kimsenin evi bastığını görmedim. en kötü ne olabilir yarın sabah 8de kapıya hiçbir şey olmamış gibi gelebilir ve taşıma konusunda ısrarcı olabilir. böyle bir durum olursa bırakın diğer ekip işini yapmaya devam etsin. ben olsam önlem olarak diğer taşımacıları sabah olabildiğince erken çağırır işe başlatırdım. adamlar da sana zaten demiş nakliyeci nakliyeciyi tanır.
0
orpheus
(02.04.22)
(11)

en lezzetli siyah çay

zalbarath
sizce ne?
sizce ne?
0
zalbarath
(31.03.22)
Lipton earl gray
0
Josephine.
(31.03.22)
gabe h coud
(31.03.22)
42 nolu tirebolu.
0
kaptan maydanoz
(31.03.22)
Özçay. Organik çayı, ve Earl Grey.

Bir sefer sözlükte görüp de aldım ve bir daha başka çay almadım.
0
kaptankedi
(31.03.22)
1-goran tee+çaykur turist mixi
2-mahmood tea
3-ahmad tea
0
mess
(31.03.22)
@gabe h coud

bunu ilk defa duydum eyv. florür seviyesi de daha düşükmüş internette yazdığına göre
0
🌸zalbarath
(31.03.22)
champion.
0
blatta hiberna
(31.03.22)
Ahmed tea
0
naksidil
(31.03.22)
kahveci cayi
lipton extra dem
dogadan gizli bahce
0
nibba
(31.03.22)
özgür kuşlu,
doğuş export,
karali premium
0
fistikthecat
(31.03.22)
tabiki hopa çay.. kooperatif üretimi.
0
1917
(01.04.22)
(2)

Baskalarindan onay görme ihtiyaci

polopan
Asagidaki bir duyuruda bahsi gecmis, oradan esinlenerek soruyorum. Baskalarindan onay görme ihtiyaci bende had safhada. Kücüklügümden beri bu böyle. Eskiden okulda-üniversitede derslerimin falan iyi olmasinin sebebi bile bu diyebilirim. Örnegin veli toplantilarinda ögretmenlerin hakkimda iyi seyler
Asagidaki bir duyuruda bahsi gecmis, oradan esinlenerek soruyorum. Baskalarindan onay görme ihtiyaci bende had safhada. Kücüklügümden beri bu böyle. Eskiden okulda-üniversitede derslerimin falan iyi olmasinin sebebi bile bu diyebilirim. Örnegin veli toplantilarinda ögretmenlerin hakkimda iyi seyler söylemesi olmazsa olmaz bir seydi benim icin. Okul sonrasi da bu devam etti. Cevreme sürekli iyi bir imaj yayma dürtüsü, hayatimda her sey yolunda gidiyormus gibi bir izlenim birakma arzusu var. Belki bunun getirdigi disiplin sayesinde iyi sayilabilecek bir kariyerim de var ama tam mutlu degilim. Simdi 30'lu yaslardayim ve hala hayatta, iliskilerde, kariyerimde tam olarak ne istedigimi tanimlamak zor birsey benim icin. Kendi isteklerimden cok, benden beklenen bir takim seyler varmis da onlara göre hareket etmem gerekiyormus gibi geliyor. Ailem baskici degildi ama benim basarili ve sorunsuz olmamin onlari cok mutlu ettigini gözlemleyerek yetistim. Is yasaminda veya iliskilerde birisi bana ne istiyorsun diye sorunca genelde tikaniyorum ve baskalarinin benden bekledigini sandigim seyleri tarif ediyorum, ya da tam bir cevap veremiyorum. Hayatta su an icin bulundugum nokta fena degil, ama sanirim bu bahsettigim seyden dolayi motivasyonum düsük, biraz ittirerek yasiyorum hayati, asamadigim bir görünmez duvar var sanki etrafimda.

Bunu bir terapistle konusmaya basladim ama henüz bir asama kaydedemedim. Benzer durumda olanlar var mi? Kendi isteklerinizi nasil belirlediniz? Size kendini böyle tarif eden arkadasiniza ne tavsiye edersiniz?
0
polopan
(30.03.22)
sürekli onaylanma ihtiyacı, çocukluğunda kendisi olmasına izin verilmemiş ya da kendisi olursa bir şekilde sevilmeyeceği fikrine kapılmış kişilerde oluyor daha çok.
aynı zamanda bir şeyleri hak etmediğini düşünen insanlarda da görülebiliyor.

yani onaylanmak aslında sevilmek yerine koyulan bir şey.
çocukluğunuzu, annenizle, babanızla ya da birincil derecede yakın olduğunuz bakıcınızla (anneanne, teyze, dede vs. gibi ebeveynlerin olmadığı zamanlarda çok zaman geçirdiğiniz, bakımınızdan sorumlu olanlar varsa) olan ilişkinizi düşünün.

bu onlardan model olarak aldığınız bir şey mi, yani davranış olarak birini mi taklit ediyorsunuz, yoksa direkt olarak susturulan, eleştirilen, her zaman pek beğenilmeyen ya da yanındakinden (kardeş, kuzen, yeğen vb.) daha az beğenilen ve az ilgi gören bir çocuk muydunuz?

aynı zamanda kardeş rekabeti var mı?
sizden önce veya sonra düşük, kürtaj, doğal ölüm vs. şeklinde kaybedilmiş bir kardeşiniz var mı?

bu aslında kendiniz olamamak demek.
kendiniz olamadığınız için ittirerek yaşıyorsunuz çünkü bu şekilde yaşanmaz, siz de o noktaya gelmişsiniz.
bu sorunları aştıktan, kendiniz olabilmeye başladıktan sonra, kendiniz için yaşayabildiğinizde sorunlarınız ortadan kalkar.
bunlar insanın hayatında yol alması gereken süreçler, akşamdan sabaha olmaz tabii ama kim ne tepki verirse versin ilerlemeye devam etmenizi öneririm.

edit:
hayatınızdaki sorunları tespit edip öne bakma diye bir şey yoktur.
köküne inip nedenini çözemediğiniz her sorun zaman geçtikçe büyür.
0
blatta hiberna
(30.03.22)
Size kendini böyle tarif eden arkadasiniza ne tavsiye edersiniz?

Bence nedenlerini aramaya gerek yok. Hobi olarak arayabilirsiniz de problem olarak gördüğünüz bir durumu tespit ettiyseniz artık o noktadan sonra önünüze bakmanız lazım. Bence başkalarının onayıyla ilerlemiş bir hayat yaşanmamış bir hayattır. Siz bir şey yaparken başkaları için "ne derlerse desinler" olgunluğuna ulaşmanız gerekiyor. Bu da biraz orijinal insan olmakla alakalı. Ülkesinde devrim yapan bir insanı da belki milyonlarca kişi onaylamazdı ama o kişiler kendi bildiğini yaptı. Zaten bu yüzden devrimci olarak görülüyorlar. Onay görme ihtiyacı belki sizin hiçbir zaman bir devrim yapamamanıza neden olacak. Hayatınızda beklediğiniz sıçramayı yapmanıza engel olacak.
0
dissendium
(30.03.22)
(9)

annemin ölümünü hala kabullenemiyorum

maryjane
merhabalar, 2020 ekim ayında annemi kanserden kaybettim. o süreçte hastanede yaşadığımız süreçleri, annemin kaybetmemi hala kabullenemiyorum. zorlanıyorum, çok zorlanıyorum. elbette herkesin annesi çok özeldir ama annem benim en yakın arkadaşım, dostum, annemdi. babamla annem ayrı olduğu için ayrıca
merhabalar, 2020 ekim ayında annemi kanserden kaybettim. o süreçte hastanede yaşadığımız süreçleri, annemin kaybetmemi hala kabullenemiyorum. zorlanıyorum, çok zorlanıyorum. elbette herkesin annesi çok özeldir ama annem benim en yakın arkadaşım, dostum, annemdi. babamla annem ayrı olduğu için ayrıca babam da olmuştu. çok planlarımız vardı, tam rahatladığımız zamanlarda keyfimize bakacağımız zamanlarda hastalık teşhisi kondu.

ne hayallerimizi gerçekleştirebildik, ne evliliğimi görebildi -ki hala evlenmedim, annem olmadığı için bu konularda çok çekiniyorum sevdiceğimin ailesinden, bu evlilik düğün işler nasıl olacak diye, kendimi yalnız hissediyorum, ayrıca şu an hayatımın aşkı diyebileceğim adamla tanışamadı, tanıyamadı.. o kadar tanışmasını isterdim ki. çok seveceğine eminim.

söyleyeceklerimiz, konuşacaklarımız, yaşayacaklarımız hep yarım kaldı bence. kabullenmiyorum. annemin olmamasını kabullenemiyorum, telefonu açıp konuşamamayı, sarılamamayı, koklayamamayı, bir şeyler anlatamamayı, akıl alamamayı, paylaşamamayı kabullenemiyorum. çok özlüyorum, elimden de bir şey gelmiyor.

hastane süreçlerini düşündüğümde ya şöyle olsaydı böyle olsaydı diye düşünüyorum bazen içinden çıkamıyorum.

iş yerinde geldiler yine bana, gelip buraya yazmak istedim. annesizlik çok zor.
0
maryjane
(29.03.22)
Başınız sağolsun, eminim ki çok iyi bir evlat yetiştirdiği için huzurla ayrılmıştır bu dünyadan.

Siz de bir yuva kurup anneniz gibi bir anne olucaksınız belki de.

Geleceğe odaklanın veya odaklanmaya çalışın.
İyi günler dilerim
0
bigcaptain
(29.03.22)
Başınız sağolsun. Zor bir durum annem babam sağ ama şu sıralar bende ya vefat ederlerse ne yaparım korkusu yaşıyorum ama korkunun ecele faydası yok. Bir gün her fani gibi öleceğiz. Annenizle mutlu anılarınız olmuş, arkadaş gibiymişsiniz. ne güzel anneniz sizinle gurur duymuştur. Anneniz sizin hakkınızda üzülmeden ayrılmış bu dünyadan.
Bakın hayatınızda birisi var sizi istemeye gelecekler ve bir aile kuracaksınız. Sizde anne olacaksınız. Geleceğe odaklanın +1
0
komando kani var bende
(29.03.22)
başınız sağ olsun, allah rahmet eylesin.

terapi almanız atlatmanızı kolaylaştıracaktır diye tahmin ediyorum.
0
rose parks
(29.03.22)
Başınız sağolsun, annenizin mekanı cennet olsun. Çok zor bi durumda olduğunuzu tahmin edebiliyorum. Hayatta maalesef her zaman her şey planladığımız gibi olmuyor.
Benim de bir tanıdığım daha üniversitede okurken genç yaşta annesini kanserden kaybetmiş. Sonrasında iş hayatına atılmış, evlenmiş şimdi de bir oğlu var.
Hiç sıkmayın kendinizi sonuçta olması gereken ne ise o oluyor. Düğün müğün işleri bir şekilde hallolur önemli olan sizin psikolojiniz.
Allah sabır versin.
0
umutsuzevjınıkı
(29.03.22)
başınız sağolsun.

anlattıklarınız annenin ölümünden ziyade, büyüyememekle ilgili.
çok sıkı, "anneyle arkadaş olunan" ilişkilerde maalesef çocukta böyle bir şey olabiliyor.
dolayısıyla birey olmakta sorun yaşıyor, yas sürecini sağlıklı şekilde atlatamıyorsunuz.

muhakkak terapiye gidin bence.
0
blatta hiberna
(29.03.22)
şimdiye kadar günlük rutininizde iletişim kurduğunuz insanların kim bilir kaç tanesinin annesinin olmadığını düşünün. hiçbirini hissetmediniz. tahmin edebilme şansınız bile yok.

hayat devam ediyor, çocuk sahibi olmanız çok iyi olur.
0
boyle buyurdum
(29.03.22)
çok değil sende en fazla 50-60 sene sonra öleceksin. annen arkandan ne kadar süre yas tutmanı ister ki bi düşün..
0
ayseee
(29.03.22)
biraz bencilce bir yanıt olabilir ama sizin annenizle yaşadığınız bu güzel anne kız ilişkisini annesi hayatta olmasına rağmen yaşayamayan çok fazla insan var. birlikte yaşadığınız güzel zamanları hatırlamanız gelecek için belki bir nebze rahatlatıcı olur.
0
deartheodosia
(30.03.22)
ben de çok az duygu hissedebiliyorum
orta karar öenmli sonucunu çıkardım
0
mantık
(30.03.22)
(5)

Sokak kedileri lor peyniri yer mi?

helena
Sb
Sb
0
helena
(28.03.22)
Eğer çok aç iseler yerler.
0
old possum
(28.03.22)
bazısı peyniri çok seviyor ama tuzluysa çok vermemek, hatta mecbur kalınmadıkça vermemek lazım.
0
blatta hiberna
(28.03.22)
Sokak fareleri yiyebilirler. Yani koyarsın, kedi köpek dokunmaz, koklar gider, güneşin altında iyice kokar, gece fareler kokuyu alıp gelirler.

Ortaçağ Avrupası canlandırması yapmak istiyorsanız çok iyi fikir olabilir.
0
drkayzer
(28.03.22)
açsa seni bile yer.
0
gottacatchemall
(28.03.22)
Süt ürünleri kediyi bozar.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(28.03.22)
(7)

İkea yemek takımı güzel mi?

damba
İkea yeşil renkli bi yemek takımı beğendim arkadaşlar, hem günlük hem misafire alsam ne olur? Toplamda 8 kişilik yemek takımı 900 TL tutuyor yaklaşık. Neden başka marka olmaz derseniz, beğenemiyorum şöyle sade, şık bir şeyler. Beğensem başka da alabilirim ama beğenmedim. İkea tabakları sağlam mı? Çi
İkea yeşil renkli bi yemek takımı beğendim arkadaşlar, hem günlük hem misafire alsam ne olur? Toplamda 8 kişilik yemek takımı 900 TL tutuyor yaklaşık. Neden başka marka olmaz derseniz, beğenemiyorum şöyle sade, şık bir şeyler. Beğensem başka da alabilirim ama beğenmedim.

İkea tabakları sağlam mı? Çizik vs oluyor mu?
0
damba
(27.03.22)
Evlenmeden once alinan yaldizli, markali takimlari saga sola verip, komple ikea'ya gectik. Hem gunluk hem de misafir icin kullaniyoruz. Cok spor ve rahat.
0
brkylmz
(27.03.22)
valla bizde en ucuz olan tabak takımından vardı, herhalde 3-4 sene kullandık sonra da birine verdik diye hatırlıyorum. cidden kaliteliydi yani.
0
roket adam
(27.03.22)
Oldukça memnunum ikea tabaklardan sadece çok ağırlar onu göz önünde bulundurarak alın.
Bende birkaç ikea parçası var bekarlıktan kLma hala kullandığımız, ama çok ağırlar diye ben porselen bir set aldım diğerini tamamlamak yerine. Tamamen beyaz, hiç çiçek al gün olmayan hafif ince bir set. Mitterteich diye bir marka gaşiba Kütahya porselen üretiyor. Tamamen beyaz düz bir porselen set almak makul bence. Bir düşünün.
0
kullanıcıadımbuolsun
(28.03.22)
Dinera mavi takımı kullanıyorum. Çok çok memnunum.
0
nefertarii
(28.03.22)
Hiç memnun değildim. Hepsini öğrencilere dağıttım. Çukur tabakları ve kaseleri dana kadar makineye sığmıyor. Çok kalın ve ağır.
0
cilekli krep
(28.03.22)
sadece biraz ağır ama çok daha ağır tabaklarım olduğu için sorun olmuyor.

beğendiyseniz olur tabii ama misafire ikea'nın takımları biraz basit kaçabilir.
illa sadelik ve şıklık istiyorsanız beyaz dümdüz veya seveceğiniz başka bir renkte yine desensiz bir porselen yemek takımı da alabilirsiniz.
"şık" dediğiniz için bence biraz daha arayın.
0
blatta hiberna
(28.03.22)
Evlenirken Koleksiyon diye bir markadan sade bir set almıştım ama fiyatlar arşa çıkmış maalesef. Yine de Google'a sade yemek takımı diye aratınca alışveriş kısmında çok pahalı olmayan hoş şeyler gördüm (Bunlardan Bella Maison markasını önermem, çok kolay şekilde orasından burasından kırılıyor bu markanın tabakları).

Eşimin bekar evinden gelen Ikea bir yemek takımı da var. Günlük için kullanılır ama misafir için biraz yetersiz kalabilir ve çiziliyor da (Kendi evimde 12 kişilik takımı 6 günlük 6 misafirlik olarak bölmüş biriyim, misafir bizden iyi kullansın kafasında değilim).
0
marla is in my head
(28.03.22)
(19)

Yardim etmesemiydim..

sonhakan
Bugün marketten çıkarken bir kadın bir erken kulakların kucuk bir bebek. Para değil bez ve mama istiyoruz deyince çok yapmadığım bir şey yapıp marketten bebek bezi ve mama aldım. Sonra düşündüm aç bir bebeğin ve ailesinin bez ihtiyacı en acil ihtiyaç mıdır. Bez yerime yikanabilir kumaşlar olamaz mı
Bugün marketten çıkarken bir kadın bir erken kulakların kucuk bir bebek. Para değil bez ve mama istiyoruz deyince çok yapmadığım bir şey yapıp marketten bebek bezi ve mama aldım. Sonra düşündüm aç bir bebeğin ve ailesinin bez ihtiyacı en acil ihtiyaç mıdır. Bez yerime yikanabilir kumaşlar olamaz mı bundan 50 yıl önce bebek bezi yokken nasıldı. Yani en acil ihtiyaç bez bebeği midir? Çocuk kullanarak duygu sömürüsü mu yapıyorlar. Eğer öyle ise de verdiğim onca paraya uzulmem o ayrı sadece Merak ettim
0
sonhakan
(27.03.22)
evet acil bi ihtiyaçtır bez. aklınıza takılacak harcamaları yapmamanızı öneririm
0
mess
(27.03.22)
İçini rahat tut, sen iyiliğini yapmışsın, gerisini dert etme
0
photo85
(27.03.22)
Büyük ihtimal mama ve bezi sen gittikten sonra iade edip parasını aldı geçmiş olsun.
0
mg3929
(27.03.22)
gerçekten ihtiyaçları varsa öenmli bir ihtiyaç

bu yöntemi sömürenler de var
fiş olmadan markete iade edemezler ama başka yerde satabilirler
ama her zaaman kötü ihtimali de düşünememek lazım
0
mantık
(27.03.22)
Bebek bezi önemli ihtiyaç +1

Fakat şöyle bir şekilde düşünelim, kadının paraya ihtiyacı var, doğrudan istediğinde insanlar vermiyor, o da bunun gibi belki başka yerde elden çıkarabileceği mama bez gibi şeyler istiyor, yine bunların parasıyla başka bir ihtiyacını karşılıyor

@mantık ın yazdığı tam erasmus öğrencisi numarası, dışarıda fiş bulursun, markete girer fişte bulunan ürünlerin bulunduğu reyona gidersin örneğin deterjan, o reyondan deterjanı alıp kasada bunu dün almıştım ama evde fazla varmış iade etmek istiyorum dersin, iade parasıyla da gider bira vs alırsın başka yerden
0
freebird5406_2
(27.03.22)
bebek bezi, kadın pedi gibi icatlar yokken çok insan ölüyormuş ya da hastalanıyormuş mikroptan.

ayrıca şu anda bir insanın camaşır suyu ve dünya kadar sıcak su ile o bezi yıkamasının fatura masrafından azdır bebek bezi masrafı.

bebek bezini devlet bedava vermeli bence bir insanın bunu dilenmesi kadar acıklı bir durum yok, maddi durumu çok iyi bebek sahibi arkadaşlarım bile bebek bezinin fiyatından şikayet ediyor o insanları düşünemiyorum.

son olarak çok yapmadığınız bir şey ise yardım etmek, onun üstüne de yapınca bu şekilde pişman oluyorsanız bu konuda biraz daha çaba sarfetmeniz kendiniz için iyi olabilir, siz ne kadar başkalarına yardım ederseniz birileri de size yardım ediyor. bunu hayatımda çok deneyimledim, başkalarına yaptığınız manevi cimrilik sizinde tamamen farklı insanlardan aldığınız cevap oluyor.
0
kurcalamabozarsin
(27.03.22)
işin vicdan, dini vb. yönünü boş ver. sen yardım etmek istedin ve ettin karşı tarafın ihtiyacı var yok bunu bilemezsin.
0
mikahakkinen
(27.03.22)
Bez acildir. Gerekli miydi diye sorgulayacaginiz; benden sunu alacagina sunu bunu yapsaydi diye icinizden de olsa akil verme vb durumlara duseceginiz yardimlari yapmayin.

Dunyada yardim eden tek kisi siz degilsiniz. Bi bez alarak dunyayi da kurtarmadiniz. Bez o kadar onemli mi gidip kumas kullansalar olmaz mj vs diye dusunmeye hakkiniz yok 100 liralik bez aldiniz diye. Almasaydiniz o zaman.

Bu yazdigimi ofansif algilamayin. Sizin icin soyluyorum. Ani yasamaniza ve huzurlu olmaniza engel olur bu dusunceler.
0
celebi efendi
(28.03.22)
Onlar dolandirici.

Para istese vermezsin o da en kolay paraya donusecek seyi seciyor. Gitti senin paralar.
0
divit
(28.03.22)
Kumas yikanabilir bez gayette kullanilabilir. Hatta dunyamizin gelecegi icin kullanilmali. Ve kullananlar da taniyorum. Bez dilenmek bu nedenle simariklik benim gozumde.

Bu dusunxemsen bagimsiz olarak onlar buyuk ihtimall dolandiriciydi.
0
zimbirik
(28.03.22)
Ne koparırsak kardır diyolar. Biraz sonra yoğurt, süt, ayçiçek yağ. 15 dk takip et uzaktan, aldıklarını nereye stokladıklarını görürsün. Hemen markete iadeye gideceklerini sanmam. Bizim paramız yok hadi markete gidelim birine bez ve mama aldırıp dönelim diye Bi şey yok, olamaz. Bir kere dilenen sürekli dilenir, niye dilenmesin ki.
0
baba553
(28.03.22)
evet, insan bu ikileme çok düşüyor, acaba yardım için verdiğim parayı nereye harcadı? belki alkole verdi, belki benim hiç istemeyeceğim bir şekilde harcadı vs vs vsvs

o an içinden yardım etmek geçmiş ve sen de etmişsin, nereye gittiğini düşünmemeliyiz. çünkü o insanı sonuna kadar kontrol edemeyiz ki...

bazen alkol alan ve sokakta dilenen kişilere bile üçbeş bişey çıkarıp veresim geliyor. o an hırsızlık yapacağına, başka bir yola sapacağına ver gitsin diyorum içimden.
nihayetinde, niyet önemli. niyetin safiyane şekilde yardım etmekti. gerisini düşünme.

son olarak bebek bezi, evet acil ve elzem bir ihtiyaçtır. bence çok güzel yapmışsın. hiç suizan edip "acaba şöyle mi, acaba böyle mi, diye şüphelere düşme. bir bebeğin ihtiyacını karşılamışsın ne güzel =) ben de böyle bir fırsat buldum mu asla kaçırmıyorum. geçenlerde marketten birşey alırken, bi ufaklık yanaştı, abla bana içerden tavuk alsana dedi, nasıl tavuk? çiğ tavuk mu dedim. heralde evde pişirecek, annesi mi tembih etti bilmiyorum. dur şurda alışverişi bitirip geliyorum dedim.
market alışverişimi bitirip, aldım onu da yanıma, iki dükkan yandaki tavukçuya gidip pişmiş tavuk paketlettirip eve yolladım.

ne ben onunla fakirleştim. ne de o kadarcık şeyle onlar zengin oldu. ama aşırı mutlu bir şekilde evde döndüm, bak hala unutmamışım =)
0
love and trust
(28.03.22)
Bez ve mama en acil ihtiyaçtır. Yıkanabilir bez daha ucuz değildir. Bunlara harcanan sabun, su, elektrik bezin parasını bile geçebilir. Üstelik doğru yapılmazsa, örneğin bezlerin ütüsü ihmal edilirse çocuk sık sık pişik olur.
0
cilekli krep
(28.03.22)
yardım isteyen birine yardım ediyorsanız, yardım ettikten sonraki saniyede iş sizden çıkmış oluyor.
gerisi artık onlara kalmış.

bebek bezi ve maması acil ihtiyaçtır.
hele bu elektrik ve doğalgaz zamlarından sonra dediğiniz şekilde bez kaynatmak falan diye bir şey söz konusu olamaz.

harcadığınız para ya da yaptığınız şey aklınızda kalacaksa yardımda bulunmayın ya da kalmayacağından emin olduğunuz yerlere ve kişilere yardım edin.
0
blatta hiberna
(28.03.22)
Bu çok bilinen bir dolandırıcılık yalnız.
"Memlekete döneceğim param çıkışmadı" gibi bir şey.
0
marla is in my head
(28.03.22)
Yukarıdakilere ek olarak yaşadıkları yerde bez yıkama/kurutma gibi imkanlara sahip olamayabilirler.
0
peki madem
(28.03.22)
Bu olay tam olarak nasıl dolandırıcılık oluyor ben anlamadım. Yani market fiş olmadan işlem yapmaz-yapamaz, bu teknik olarak mümkün değil, iade edip parasını alamaz yani, gidip el altından mı satıyor o zaman? Bu bana hiç mantıklı gelmedi, ben dolandırıcılık olduğunu düşünmüyorum. Ha ama bak bro bu iş şöyle şöyle oluyor deyip anlatırsanız dinlemek isterim. Yani direkt para istese ben de şüphe ederim ama bez mama vs olayları cidden acil bir ihtiyaç, insanımızın maddi durumu da malum, bana normal geldi.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(28.03.22)
bu çok bilinen bir dolandırıcılık yöntemi. bez ve mama pahalı olduğu için ikinci elde çok gidiyor. marketlerin önünde hep oluyor bez ve mama isteyenler.

mamalara kilit takıldı diye biz üzülüyoruz ya, takılmasının nedeni de bu. yükte hafif olduğu için hırsızların favorisi.
0
kenarortay
(28.03.22)
niye ayni markete iade etmekle ugrassin herhangi bir bakkala %10-20 altina verir.
Eskiden letgo'da cok vardi satisi, sonra kayboldular letgo yasakladi herhalde :)

Yemek aldiginiz cocuklar da icecekleri aninda geri pilavciya satip parasini aliyor.
Besiktasta cok denk gelirdim eskiden.

Mamacilar genelde iyi semtlerde takilir, sirkulasyonun cok oldugu yerlerde de tavuk,pirinc falan aldiriyorlar iste.
Bizim sokakta bi kadin var bazen garsonla muhabbet edip dur biraz ise cikayim deyip tekrar basliyor :)
0
divit
(28.03.22)
(2)

Ceviz Masam parlaklığını yitirdi, nasıl bakmalıyım?

godspell
İnternette detaylıca aradım ama hiç özenli güzel bir bilgiye rastlayamadım, güzel kendine has orjinal ceviz bir çalışma masam var ama 3 yıl oluyor elimi sürmedim, bugünde baktığımda biraz solduğunu farkettim. Bir aralar tik yağı ile sil diyenler olmuştu. İnternette az sabunlu bezle vs silin diyorlar
İnternette detaylıca aradım ama hiç özenli güzel bir bilgiye rastlayamadım, güzel kendine has orjinal ceviz bir çalışma masam var ama 3 yıl oluyor elimi sürmedim, bugünde baktığımda biraz solduğunu farkettim. Bir aralar tik yağı ile sil diyenler olmuştu. İnternette az sabunlu bezle vs silin diyorlar ama kullanıpta bakımını yapan var mı?
0
godspell
(26.03.22)
Merhaba, ceviz ozelinde cok bilgim yok ama genel olarak bir iki cesit zimparalama ve tekrar yaglama/verniklemenin yenilemeyecegi yuzey oldugunu dusunmuyorum. Yakin zamanda evdeki merdivenleri boyasindan arindirayaca kadar zimparalayip vernikledim ordan bir deneyimim var:)
0
imfhh
(27.03.22)
zımparalamayın, zımparaya gerek yok.
internette satılan gomalak cilalardan alıp uygulayın.
0
blatta hiberna
(27.03.22)
(11)

Cenaze gitme/gitmeme

Mirabel
İş yerinden bir büyüğüm. İşe girmeme o vesile oldu. Yıllarca yardımcısıydım ama kötü ayrıldık. Enayilikten her şeyini ben yaptım, eli ayağı bendim ama sonra arkamdan bi işler çevirdi. Kopuş o kopuş. İş yerinde 5 senedir selam vermeden geçiyoruz. Şimdi babası vefat etmiş. Adamı da tanıyordum ama bile
İş yerinden bir büyüğüm. İşe girmeme o vesile oldu. Yıllarca yardımcısıydım ama kötü ayrıldık. Enayilikten her şeyini ben yaptım, eli ayağı bendim ama sonra arkamdan bi işler çevirdi. Kopuş o kopuş. İş yerinde 5 senedir selam vermeden geçiyoruz.

Şimdi babası vefat etmiş. Adamı da tanıyordum ama bilemedim ne yapsam. Bu kadın baya yüksek bi mevkide olduğu için herkes gidecek iş yerindeki. Gitmeyen tek kişi ben olabilirim. Sizce ben de gitmeli miyim?
Gitmezsem arama ya da mesaj atma gibi şeyler yapılır mı? Baya sevmiyorum kadını.
Gitmezsem düşmanlık yapar mı işimle ilgili?
Bu işlerin manevi boyutu nedir?
0
Mirabel
(24.03.22)
ben olsam giderdim. gidip orda görünmek kalabalıkta kaynayıp gitmek demek. aramak başsağlığı dilemek çok daha zor. hem gitmeyip hem aramamak da olmaz sanki. en iyisi herkesle birlikte gidip görüntü vermek.
0
balporsugu
(24.03.22)
Gitmekten zarar gelmez. Böyle zamanlarda ne olursa olsun orada bulunmak iyidir.
Sonra yine konuşmazsan da olur.
0
anten
(24.03.22)
dusmanlik falan yapmaz ama, uzak degilseniz gidip gorunmeniz iyi olabilir. acisiyla ahmet gelmis mehmet gelmemis diye dusunmez zaten. gidip gorunun basiniz sagolsun deyin yeterli.
0
exlibris
(24.03.22)
gidilir.
0
gabe h coud
(24.03.22)
sevmediğinin düğününe gitmezsin
cenaze, hele baba cenazesi gidilir.
işe girmeye vesile olmanın hatrına bile gidilir.
0
Corc
(24.03.22)
gitmelisin
0
all girls dream
(24.03.22)
Yoldan gecerken bile gordugun cenazeye katilirsin.
0
brkylmz
(25.03.22)
gidilmesi gerekir bence.
sonrasında ilişkiniz aynı şekilde devam edebilir, illa yakınlaşmak zorunda değilsiniz.
baş sağlığı diler, cenazeye katılır, iyi günler der çıkarsınız.
0
blatta hiberna
(25.03.22)
cenazeye istekilerle birlikte git, ama ekstra birsey yapma.
0
Ley
(25.03.22)
cenazede küslük, düşmanlık olmaz. gidip baş sağlığı dilemek sizi küçültmez. üstelik babasını da tanıyormuşsunuz, bence mutlaka gidin.
0
golgi aygıtı
(25.03.22)
Gidin, içiniz daha rahat olur bence.
0
damba
(25.03.22)
(18)

eşimin suratı sürekli asık

aloneinthedark
ben erkek 29 eşim kadın 24. yeni evlendik evinden ayrıldı geldi. ben gün içi çalışıyorum kendisi evde oturuyor. yüzü hep asık hep mutsuz. kendisinden hiçbir beklentim yok aksine ne isterse yapmasını kendisini geliştirmesini gezmesini vs. destekliyorum ama yok arkadaş yanıma geliyor surat 10 karış g
ben erkek 29 eşim kadın 24. yeni evlendik evinden ayrıldı geldi. ben gün içi çalışıyorum kendisi evde oturuyor. yüzü hep asık hep mutsuz. kendisinden hiçbir beklentim yok aksine ne isterse yapmasını kendisini geliştirmesini gezmesini vs. destekliyorum ama yok arkadaş yanıma geliyor surat 10 karış geri odasına gidiyor.
nolucak böyle?
0
aloneinthedark
(24.03.22)
Sebebi neymiş? Niye mutsuzsun diye sormussundur diye tahmin ediyorum cevabı neydi?
0
kaptan maydanoz
(24.03.22)
yaptığım çıkarımlar:

1- iş hayatına atılmamış ve şu an işsiz kadın.
2- 25 yaş altı kadın. (işle de bağlantılı olarak 25 üstünde çok olgunlaşıyor insanlar bence kadın erkek fark etmez)

iş bulmaya çalışsın. Sürekli evde internette takılırsa kafasındaki hayatla bulduğu hayat çok başkalaşır, mutsuz olur. Tüm gün yapacak şey de bulamaz. Z kuşağı öğrenmeye de aç değil. Biz olsak evde tutorial izler bişeyler yaparız ama onlar oturup Netflix izliyordur tahminen.

Kısa vadede yapabilirseniz haftasonu bi tatil yapın. Orada konuşun güzelce.
0
nhk ni youkosu
(24.03.22)
Bir insanın kendisine yapabileceği en büyük kötülük bir şey yapmadan evde oturmak. Çalışma hayatı, sosyalleşme, tek başına hobilere, zevklere ayırma vesaire bunlar lazım. Mutlaka konuşun ve sorunun kökenini anlamaya çalışın.
0
fotrsapka
(24.03.22)
(gorucu usuluyle evlenmediyseniz) evlenmeden once de asik miydi yoksa bu yeni bir durum mu?
0
hot potato
(24.03.22)
size söyleyemediği sorunlar olabilir. mesela daha çok ilgi bekliyordur belki. duygusal olarak yoksunluk içerisindedir. bunu sizin suçunuz anlamında yazmıyorum, sakın yanlış anlamayın. yani eğer her şeyi her zaman açık açık söyleyebilen yapıda biri değilse bir şeyleri sorun etmiş (aranızdaki ilişki hakkında) ve söylemiyor, o tavırlarla anlatmak istiyor olabilir.
bunun dışında sürekli evde oturmak insanın kafasında kurma ve kendi kendini üzme ihtimalini fazlalaştırıyor. yukarıdakiler +1
0
melodramaticfool
(24.03.22)
niçin kendisiyle hoş bir sohbet başlatıp bu durumun sizi üzdüğünü kendisini daha mutlu görmeyi istediğinizi ve eğer bir sorun varsa beraberce çözmeye istekli olduğunuzu söylemiyorsunuz?
0
Mossy
(24.03.22)
acil i$ bul calissin +1 evden cikmasi lazim, yoksa daha da cok cukura gomulur cikartamazsin. bir de spor yapsin, spor salonuna falan yazdir.
0
cooperr
(24.03.22)
merhaba, öncelikle evli değilim. ancak bu konularda iyi bir gözlemci olduğumu düşünüyorum.

öncelikle belirttiğiniz durum birdenbire oluveren bir soğukluk/mutsuzluk mu yoksa epeydir süregelen bir şey mi. nihayetinde yeni evlendiğinizi belirtmişsiniz. evlilik iki taraf içinde yeni bir hayatın başlangıcı. beklentiler ve yeni düzen zaman zaman insanları bu şekilde bir depresif hale sokabilir. bu durumda sizin öncelikli olarak eşinizle şuankinden daha fazla konuşmanız ve birlikte vakit geçirmenizi öneririm. bütün gün evde olmak kadın erkek farketmeksizin insanı olumsuz anlamda etkiler. belki bu nedenle oluşan bir durumdur. belki tüm gün evde durmaktan rahatsızdır. belki de siz çok dağınık ve pissinizdir. kendinize de özeleştiri yapmanız gerekebilir :) açık, rahat ve birbirinizi yargılamadan konuşmak eminim iyi gelecektir.
0
pardus
(24.03.22)
Abi yeni evlisin. Git sarıl öp koklaş neyin var bebeğim de, kendisine sor.

Sonra sorunu çözün.

Görücü usulü mü evlendiniz?
0
Hallegadola
(24.03.22)
Geri odasi derken? Siz evli degil misiniz? Hangi odaya gidiyor?
0
balpolen
(24.03.22)
bütün gün evde oturan insan tabii mutsuz olur. hele de 24 yaşındaysa. yarı zamanlı bile olsa bir işte çalışsa bu kadar mutsuz olmaz bence.
0
candide
(24.03.22)
henüz çok genç, evinden ve ailesinden ayrıldı, seviyor bile olsa ilk defa bir erkekle aynı evi paylaşıyor ve belki yabancılık çekiyor, hayat düzeni tamamen değişti, bütün gün evde tek başına ve yalnız.

şu anda kafasında "evlilik böyle bir şey demek ki" fikri oluşuyor ve bunun süratle önüne geçmeniz lazım.
bu inancı kafasına kazırsa sonra mutlu olması çok zor olur.

evlilik sihirli değnek gibi kendiliğinden insanı mutlu eden bir şey değil ki, çaba harcanması lazım.
o odasına (?) gittiğinde siz peşinden gitmiyor musunuz?
sorduğunuzda bir şey söylemiyor mu?
çalışmadığınız günlerde bir şey yapmıyor musunuz?
bir gün izin alıp gününüzü onunla geçirme, birlikte bir sosyal aktivite bulma gibi şeyler denediniz mi?

desteklemek başka, bir şey yapmak başka.
özellikle bu kadar gençken biraz itici bir güce ihtiyacı olabilir.
"kocam destekliyor, bütün gün gezeyim" demez, sizin "hadi çıkalım" demenizle bir şeyleri yapabilir.
hatta kadın erkek ilişkilerindeki deneyimine bağlı olarak bazı şeyleri öğrenmesi gerekiyor da olabilir.
bu durumda biraz yönlendirmeniz de gerekebilir.
yani bazı şeylerin kendiliğinden olmasını beklemeyin.

sanki mutlu etmeye çalışmaktan ziyade, kendi kendine mutlu olsun istiyorsunuz ve olmadığı için de biraz güceniyorsunuz gibi geldi bana.
motive etmeniz lazım, böyle olduğu için onu suçlarsanız iletişim kuramazsınız.
0
blatta hiberna
(24.03.22)
bence mızmız
0
dafuq
(24.03.22)
bence iş bulmaktan önce derdi ne diye bir sormanız lazım. iş bulmak sadece dertlerini unutturacağı bir meşgale yaratır ama derdi ne? onu çözmen lazım.
0
roket adam
(24.03.22)
Sende bir sikinti yok hocam. İs yok guc yok her bir gunu bir onceki gun ile birebir ayni geçiyor. Bütün gun evde bos bos otur, kocan aksam gelsin yemek yiyin yatin ertesi gun ayni.
Dolayisiyla mutsuz. Evlilikten bekledigini alamadi. Bu mu lan şimdi evlilik diyor kendi kendine.

Spefisik bir derdi de yok sende bir sorun da yok. Cok büyük ihtimalle bu dediğim dogru.
0
stavro
(24.03.22)
Problem onunla bunu konuşmamanız olabilir. Bize soracağınıza ona neden sormuyorsunuz. Ama amacınız onu anlamak olmalı.

Evde oturmak zor bir durum. Bir uzmanlığı varsa çalışsın ya da yüksek lisans yapsın bence. Eğer yoksa lisans okuyabilir ya da kursa vs başlayabilir.

Ama şimdi o kendini sıkılmışlık bunalmışlık içinde kendi çıkamayacağı bir çukurda görüyordur. O çukurdan çıkması için yardım etmelisiniz. Eşlerin en birincil görevi diğerine gereken desteği vermek, motivasyonu sağlamak zaten.
0
zimbirik
(25.03.22)
Size normal olan ama onu mutsuz eden bir nokta var demek. Sürekli evde olması daha da kurar bu durumu bunalır daha da asılır suratı.
Yeni evlisiniz aile evinden yeni çıkmış genç bir kız. Sevginizi daha çok dile getirin, ciddi ciddi sarılın öpün anlat bu seni üzeni beraber çözelim diyin.
0
cilekli pasta
(25.03.22)
Ya normal değil bu. Evlilik devamlı bir insanı mutlu etmeye çalışma çabası olmamalı. eşiniz kendisi mutlu olmayı bilecek zaten siz Mutlu etmeye çalıştıkça bir inada biniyor ve asla memnun olmamaya gayret ediyorlar sanki. Yönlendirin, işe girsin çalışsın ya da yüksek lisans yapsın ya da başka bir meşgale bulsun. Eğer çalışmayacaksın/okumayacaksın/sosyal hayatın olmayacak gibi kısıtlamalar koymuyorsanız asık suratının sorumlusu siz değilsiniz, herkes kendi mutluluğundan sorumlu ve başka birinin duygularını düzeltmek gibi ağır bir görevi yüklenmeyin (kısıtlıyorsanız evet sorumlusunuz). Asık surattan çok çektim ve çekiyorum, insanı hayattan soğutan, tüm mutluluğunu emen, lanet ettiren bir durum ve bazı insanların hayatı yaşama biçimleri bu.
0
deartheodosia
(25.03.22)
(6)

iki yıllık taahhütlü internet aboneliğini ne yapmak lazım?

blatta hiberna
merhabalar,kasım 2021'de istanbul'dan ankara'ya taşındım.atölyemdeki internet bağlantısının (vodafone) aboneliğini iptal ettirmek istediğimde ağustos 2023'e kadar taahhüt olduğunu söylediler.bu abonelik 2019 ekim'de başlamıştı ve 2021 ağustos'ta bir şekilde taahhüt yenilenmiş ama açıkçası onayladığı
merhabalar,

kasım 2021'de istanbul'dan ankara'ya taşındım.
atölyemdeki internet bağlantısının (vodafone) aboneliğini iptal ettirmek istediğimde ağustos 2023'e kadar taahhüt olduğunu söylediler.

bu abonelik 2019 ekim'de başlamıştı ve 2021 ağustos'ta bir şekilde taahhüt yenilenmiş ama açıkçası onayladığımı bile hatırlamıyorum.
o tarihte ankara'ya taşınacağım da belli değildi, onaylamış olma ihtimalim yok değil.

şu anda evimde de vodafone kullanıyorum bu arada.
şimdi bana çıkan 800 lira taahhütten cayma bedelinin üzerine soğuk su mu içeyim, yoksa yapabileceğim bir şey var mı?

teşekkürler!

edit:
iki aboneliğim vardı, evdeki aboneliği nakil yaptırdım zaten.
atölyeninki açıkta kaldı.
0
blatta hiberna
(24.03.22)
Valla sartlar nasil guncellenmistir bilmiyorum ancak en son aboneligi birine devredilme olayi vardi. Yani eger aboneligin avantajliysa birini kolaylikla bulup ona devredebilirsin.
0
j r r tolkien hayrani
(24.03.22)
@jrr:

normal, fiber falan olmayan bir abonelik.
kime nasıl devredebilirim bilemedim ve açıkçası uğraşmak da istemiyorum ama araştıracağım.
teşekkürler.
0
🌸blatta hiberna
(24.03.22)
Kendi evinize neden nakil yaptırmadınız onu?

Ağustos 2021de taahhüt yenilenmesi ile yenilenmemesi arasında size maliyet olarak farkeden bir şey yok aslen, taahhütsüzüne 300 lira yazıyor, ağustostan itibaren 5 ay 1500 lira öderdiniz, taahütlü 100 tl olduysa, 5 aylık indirim farkını ödersiniz 1000 tl.

Alternatif yoksa ilk anda iptal ettirmek en mantıklısıdır.
0
atom karincanin torunu
(24.03.22)
@atom karincanin torunu:

Evdeki aboneligi nakil yaptirdim.
Atolyemi de kapattigim icin nakil yaptirabilecegim bir yer kalmadi.
0
🌸blatta hiberna
(24.03.22)
Hocam tüketici kanunu çok açık yazıyor (md.52)
(4) Tüketici, belirsiz süreli veya süresi bir yıldan daha uzun olan belirli süreli abonelik sözleşmesini herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin istediği zaman feshetme hakkına sahiptir.
Yani, kapattırabilirsiniz cezasız. En fazla iki yıllık sözleşme olduğunu ispatlar belge vb ile tüketici hakem heyeti
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(24.03.22)
Taşındığınız yerde iptal etmek istediğiniz aboneliğe ait altyapı yoksa cayma bedeli falan ödemeden iptal edebiliyorsunuz. Yakın zamanda babamlar taşındı, kablonet kullanıyordular. Taşındıkları binada kablonet altyapısı olmadığı için ikametgah bilgisi falan gösterip iptal ettik. Siz vodafone kullanıyormuşsunuz, yeni evinizde de vodafone kullanıyorsunuz. Neden aboneliği nakil ettirmediniz orasını anlayamadım.
0
Arthur Dayne
(24.03.22)
(14)

"Gibi" dizisinin bu kadar tutmasının sebepleri sizce nedir?

Berck
Çevremden mütemadiyen "Abi Gibi süper ya" diye yorumlara denk geliyorum, böyle olunca da belki zamanla benimseyip severim diye açıp bakıyorum ama şu ana kadar bir bölümüne maksimum 15 dakika bakabildim. Fazlasıyla sıkıcı geliyor şahsen bana, mimiksiz boş boş bakıyorum sadece. Rastgele hangi bölümünü
Çevremden mütemadiyen "Abi Gibi süper ya" diye yorumlara denk geliyorum, böyle olunca da belki zamanla benimseyip severim diye açıp bakıyorum ama şu ana kadar bir bölümüne maksimum 15 dakika bakabildim. Fazlasıyla sıkıcı geliyor şahsen bana, mimiksiz boş boş bakıyorum sadece. Rastgele hangi bölümünü açıp baksam aynı hisler.

Sevenlerine sorum şu; bu kadar tutmasının temelinde ne yatıyor sizce? Neden Gibi bu derece patladı? Ben neyi ıskalıyorum acaba, gerçekten merak ediyorum.
0
Berck
(23.03.22)
İlk bölümü berbat bi bölüm, şu kokoriç olan, ben de onu izleyip beğenmemiştim, 2-3 ay sonra ilk bölümü atlayıp diğerlerini izledim acayip beğendim, bence beğenmeyenler de ilk bölüm travması nedeniyle beğenmiyor yoksa baya komik dizi işte. Ha böyle diyorum ama herkes sevecek diye de bi zorunluluk yok beğenmemişsen beğenmemişsindir, ben de Breking Bad dizisinden nefret ediyorum mesela.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(23.03.22)
bölümler kalite olarak gerçekten çok farklı. yani bazı bölümler gerçekten iyi diğerleri çok kötü. ortası yok. "süper yaaa" olmasının sebebi de yokluk, muadili yok.
0
1195
(23.03.22)
ilk bolume ben de 15 dk dayandım tahammul edemedim. ben feyyaz yiğit i de taa lost çok bozdu muhabbetinden beri itici ve overrated bulurum hatta nesi komik cidden bilmiyorum. zevk meselesi işte. bizim millet bazı şeyleri çok abartılı seviyor. dedikleri gibi yokluktan sanırım.
0
camene87
(23.03.22)
Zevk meselesi ya mizah sonucta. Ben de begenmedim ama bunun bir kriteri yok ki
0
floydian
(23.03.22)
love or hate it tarzı işte. mizah tarzınız ile ilgili. mizahı tarif etmek zor. xx komedyeni niye seviliyo demek gibi.
0
sttc
(23.03.22)
erasmusla gelen yamyam
Badana
İkinci yol
Karanlık güç

gibi bölümlere bak. Bunları sevip karakterlere alışırsan kötü gelen bölümler bile iyi gelebilir. Biraz karakterlere ortama ısınma meselesi.

Herkes sevemeyebilir bence ama ilk 3 bölüm falan kötüydü ya, benim favorilerim dörtten sonra başlıyor mesela. Artık bazı cümleleri durumları kendi hayatımda görüp esprisini yapıyorum, o yüzden herkes çok sevdi. Ama tarzı beğenmezsen beğenmezsin olabilir.
0
nhk ni youkosu
(23.03.22)
ben beğendim diziyi. 3. sezon gelse de izlesem. benzer, aynı kulvarda Türk yapım yok. Ama süper yaa da diyemem.
0
ceketimi alip cikcam
(23.03.22)
ben baya hastasıyım dizinin. Hemen her bölümünü severek izledim, aşşşırı keyifli bir dizi. Mizah anlayışını, oyunculukların doğal seyrini falan seviyorum baya.

Ayrıca ilk bölümün sevilmemesine çok şaşırdım, dizinin en iyi birkaç bölümünden biri ya şu ana kadar sevmeyen kimseye denk gelmemiştim Gibi'yi sevenler arasında. Erdem atletik çocuk diye ben niye kokoreççi açıyorum repliğine twitterda denk gelince bile gülüyorum asdfasd
0
nundu
(23.03.22)
Her izleyene göre değişiyor güzel bölümleri. Ben ilk bölümü çok beğenmiştim mesela.
0
uvcray
(23.03.22)
Sadece romalı en son bölümünü izledim. Çok beğendim. En baştan izlicem bir ara.
0
Hallegadola
(23.03.22)
Z kuşağı, internet ve batıya daha hızlı ulaşabilmemiz, son zamanlarda espiri anlayışımızı biraz değiştirdi. Ben Y kuşağı sonlarındayım, yeni nesli çoğu zaman çekilmez bulsam da mizah şekillerini severim. Yani son zamanlarda farklı bir kültür oturdu.

Kendi aramızda, twitterda falan dönen bu kültür ölümlü dünya filmi ve karakterleri ile aşırı özdeşleşti ve oradaki feyyaz yiğit, doğu demirkol gibi oyuncuları çok benimsedik. Bunlarla birlikte tabi yine yeni nesil komedyenleri de takip ediyorduk; Sergen Deveci, Hasan Can Kaya gibi..

Güldür güldür, çok güzel harektler bunlar tarzı mizahlar artık bizi sarmayınca.. zaten içimizde bir miktar boşluk vardı. Öndecen aşina olduğumuz karakterler de bence başarılı bir şekilde dizi yapınca.. bayıldık. O mizah tarzına ne deniyor bilmiyorum ama işte feyyaz ve doğu, ciddi bir tavır takınarak güldüren komedyenler. Daha çok olaylara bakış açılarına, yorumlarına gülüyoruz. Ya da işte mesela dizide birden bire atmasyon özlü sözler türeten bir adamın varlığı, bazen sözleri, bazen de onu dinlemeyip yarıda kesmeleri komik geliyor.

Çok maruz kalınca sıkılıyorum bazen ama yine de daha güzel bir alternatif yok şuan.
0
ananiyimioguz
(23.03.22)
son iki bölüm (folklor ve roma) baya kötüydü. o yüzden üçüncü sezondan pek ümidim yok. ama şimdiye dek güzel dört beş bölümü var. hem kurgu, hem hikaye, hem mizah açısından iyi. bölümler episodik olsa da kendi evrenini yaratan bir dizi. hikayeler kronolojik değil ama kendi açısından bir devamlılığı da var. bu özellikler diziyi skeç havasından çıkarıyor. alıştığın dünyada alıştığın karakterleri izliyorsun.

en sevdiğim bölümler:
1. sezon: erasmus, ikinci yol, badana
2. sezon: kuki, sokak röportajı, çaça ve cosplay

özellikle kuki bana göre en komik bölümü. bu bölüme gülmezsen diğer bölümleri boşuna izleme.
0
sir gawain
(24.03.22)
feyyaz yiğit'in, gibi'nin farklı bir sarkastik mizah anlayışı var. o anlayışta olmayanlar hiç sevmiyor. en iyisi odur veya değildir demiyorum. zevk meselesi. ben bayıla bayıla izliyorum (bazı bölümler hariç). ama "neyine gülüyosunuz" diyen de çok gördüm.
0
chanandler bong
(24.03.22)
abartmaya gerek yok, tamamen zevk meselesi.
hatta bazen bölümü izlerken o kadar gülmeyip, sonradan hatırlayınca kendi kendime çok güldüğüm yerler de olabiliyor.
illa katıla katıla gülmeye gerek de yok keyif almak için.

feyyaz yiğit hayranı değilim ama erasmus, çaça ve cosplay ve kuki son zamanlarda en çok güldüğüm şeyler oldu.
0
blatta hiberna
(24.03.22)
(2)

eski mezar içine defnedilme anına tanık oldunuz mu?

tabudeviren
mezara ilk koyulan kişiden kalanlar nasıl düzenleniyor?tekrar kefene veya torbaya koyuluyor mu?hafifçe yana mı iteleniyor? nasıl?
mezara ilk koyulan kişiden kalanlar nasıl düzenleniyor?
tekrar kefene veya torbaya koyuluyor mu?
hafifçe yana mı iteleniyor? nasıl?
0
tabudeviren
(22.03.22)
mezarda bulunan kişinin gömülmesinden en az beş sene geçmiş olması lazım tekrar üzerine birinin defnedilebilmesi için.
yoksa mezarlıklar müdürlüğü izin vermez üzerine birinin daha gömülmesine.

ilk kişiden kefene ya da torbaya koyulacak fazla bir şey kalmamış oluyor ama üzerine tahta yerleştirip yeni gömülen kişiyi onun üzerine koyuyorlar.
0
blatta hiberna
(22.03.22)
Babamı öyle gömdük babasının mezarına. Üzerinden 50 seneden fazla geçtiği için fazla kemik yoktu kalan kemikleri tam hatırlamıyorum ama ayak ucuna yerleştirmiştik sanırım, başka bir şey yapılmadı.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(22.03.22)
(9)

Ekonomik kriz vs borçlar

nediyimkisimdi
Merhaba. Bu sıralar biraz bunaldım. Bir çoğunuzla aynı durumda oldugu düşünüyorum. Bir yıldır işsizim. Birikmiş paramla idare ettim ama hazıra dağ dayanmıyor malum. Ailemle yaşamıyorum yalnız yaşıyorum ve bu benim tercihim değil. Annem vefat etti. Babam da evde kimseyi istemiyor. Para idaresini duze
Merhaba. Bu sıralar biraz bunaldım. Bir çoğunuzla aynı durumda oldugu düşünüyorum. Bir yıldır işsizim. Birikmiş paramla idare ettim ama hazıra dağ dayanmıyor malum. Ailemle yaşamıyorum yalnız yaşıyorum ve bu benim tercihim değil. Annem vefat etti. Babam da evde kimseyi istemiyor. Para idaresini duzenleyemedim. Kredi, kart vs vs derken battım resmen. Son 10 bin borcum kaldı ama tikandim artık. Eşe dosta da söyleyemem çünkü özellikle bu krizde çok para. Babamın maddi durumu aslında çok iyi ama 10 bin vermezsen kızın ölecek deseler ölsün der :) klasik yaşlı pintiligi. Yarın iş görüşmem var umarım olumlu olur çünkü ciddi anlamda çok bunaldım resmen intiharın eşiğindeyim. Sizde durumlar nasıl?
0
nediyimkisimdi
(21.03.22)
Çok geçmiş olsun, umarım durumunu düzeltirsin.

Bu krizde borcu olan kazanıyor aslında. Faiz enflasyondan daha düşük. Öyle bir enflasyon var ki, eğer faiz işlemeyen bir borçsa, bir kaç ay içinde bile 10 bin liranın değeri 8 bine düşer. Asgari ücret Temmuz'da 650 tl artacakmış, 2 asgari ücret olarak düşün borcunu.

Üzme kendini, 10 bin ciddi bir borç değil.
0
gabe h coud
(21.03.22)
Umarım olumlu olur iş görüşmen. Durum bende de çok iç açıcí değil. 10 ay önce bambaşka bir alanda işe başladım. Risk alıp eve çıktım tek başıma. Maaşımın yarısı kadar kira veriyordum. Kredilerle bir sekilde evi düzdüm. Evden de yardım almıyorum. Bir sekilde gitti böyle bir miktar. Yılbaşında güzel bir zam aldım. Böyle ufak tefek planlar yapmaya başladım derken ev sahibi eve ben gecicem dedi. Ki galiba blof yapmıyor beyan falan vericek. Su an İstanbul'da bulunduğum muhitte tek yaşamak 4500 un altına çok zor. Yıllardır çok düzen değiştirmek zorunda kaldım artık bunu da istemiyorum. Yaz sonuna doğru görünen o ki maaşın yarısı yine kiraya gidicek fatura matura, mutfak derken çalışmak çalışmamaktan maddi olarak daha külfet haline gelmiş olucak :) Ama bir yandan da umutluyum. Güzel bir seylerin olmasına tanık olmamız gerekiyor artık kuşak olarak.
0
lüzumsuz adam
(21.03.22)
Bence babana cok zor durumdayim hic kalmadi para deyip ne tirtiklasan kardir. kapisini asindir, 3-5 versin.
0
hot potato
(21.03.22)
Üzücü, bakalım nasıl olacak ama temennim iyi geçmesi.
Benzer durumları yaşadım, yaşayan gördüm ve geçti. İntihar ise düşünülmesi, akla geldiğinde kaçılmasingereken bir şey.
Yarın da güzel haberleri yazarsınız inşallah
0
kisa
(21.03.22)
Eski entrykerine baktım. Günde 1 paket sigara diyor.
25 tl mi bilmiyorum ama öyleyse ayda yapar 750 TL.
Neredeyse 1 yılda kapanacak borç sigarayı bırakırsan:), (evet boomer konuşması, biliyorum, üzerime gelme:)
Yani olur, hallolur. Bu şu anda yaşadığın ruh hali bira dayanırsan geçecektir
0
kisa
(21.03.22)
Hepiniz haklısınız ve hepinize teşekkür ederim:) Başka bir çıkar yol yok gibi benim için. Bakalım yarınki görüşmenin sonucuna göre. İyi geceler
0
🌸nediyimkisimdi
(21.03.22)
Buralarda pandispanyanın bir yazisi vardi hah buldum
www.eksiduyuru.com

Cogu insan sıkıntılı zamanlardan gecer. Ailesini, isini, sevdigini kaybeder. Eger kendini de kaybetmediyse, ne gunlerdi diye anlatir ileride. Oldurmeyen sen guclendiriyor. Ben de yok artik bu da basima gelmez herhalde dedigim bir surecteyim. Arada olsem rahatliycam diyorum ama pes etmek cozum degil. Guzel seylerin bozulma ihtimali varsa cozulme ihtimali de vardir. Elimin tersiyle itemem onlari.
0
ananiyimioguz
(22.03.22)
maddi sorunlar çok ezici olabiliyor, çok iyi anlıyorum.
ama diğer yandan da gabe h coud +1

10 bin lira ciddi bir borç ya da söylediğiniz gibi çok para falan değil.

babanızla yine de şansınızı deneyin derim.
en kötüsü borç olarak istemeyi deneyin mesela.
olmazsa da olmaz.
bir şekilde çıkış yolu bulunur, karamsarlığa kapılmayın.

umarım görüşmeniz iyi geçer.
0
blatta hiberna
(22.03.22)
Çok şükür borcum yok ama işyeri bu sene sonuna kadar iş bul dedi bana da. Çok uzun seneler aynı şirkette çalışıyorum. Borcum yok ama birikimim de çok sınırlı. Ev aldık, şükür borcu bitti, arabayı almıştık ama çok senelik, değişim zamanı çoktan geldi ama bu durumda ona para harcayamam. Çalıştığımız çocukların özel okuluna bir de yiyecek/içeceğe gidiyor. Seneye her iki çocuk da sınava girecek, harcamalar dağ gibi olacak.
Birkaç şirket ile görüşüyorum. Umarım sizinki de benimki de olur. Öyle intihar filan düşünmeyin. Bu da bir dönem - geçecek...
0
SiyamkedisiZorro
(23.03.22)
(11)

insan ilişkileri

tuborg yesili
insan ilişkilerinde beni rahatsız eden bir durum var. ben birini dinliyorsam dinlerim gerçekten ama görüyorum ki kimse doğru düzgün dinlemiyor bile. mesela daha önce konuştuğumuz bir konu hakkında sanki daha önce konuşmamışız gibi sorular geliyor sonradan ve ben o insandan ışık hızıyla soğuyorum. ar
insan ilişkilerinde beni rahatsız eden bir durum var. ben birini dinliyorsam dinlerim gerçekten ama görüyorum ki kimse doğru düzgün dinlemiyor bile.
mesela daha önce konuştuğumuz bir konu hakkında sanki daha önce konuşmamışız gibi sorular geliyor sonradan ve ben o insandan ışık hızıyla soğuyorum. arkadaşımsa zaten birkaç kezden sonra arkadaşlık benim tarafımdan kalmıyor ama bunu yakın aile üyeleri de yapıyor özellikle aşırı dikkat ediyorum buna.

bana bir soru sorulmuş mesela ve ben daha önce uzun uzun cevaplamışım. aradan kısa bir zaman geçiyor hopp aynı kişi benim ona anlattığım konudaki en temel basit şeyi sanki hiç konuşmamışız ki gibi yine soruyor.

veya bir konu konuşuluyor biri bişey soruyor sen onu anlatırken çat konuyu değiştiriyor ya da hımmm deyip kestirip atıyor.

yani iki örnekte de ben ay bişey anlatayım derdinde değilim sen gelip bana soruyorsun ve zaman ayırıp anlatıyorum. ama dinlemiyorsun önemsemiyorsun.

bu sadece bana mı oluyor?
hayırsa siz nasıl tepki gösteriyorsunuz?
0
tuborg yesili
(21.03.22)
insanlara bir şey anlatmaya üşeniyorum ve genelde insanları dinlemiyorum dinler gibi yapıyorum.

mental sağlığım anca bu şekilde ayakta kalabiliyor.

(profesyonel durumlar haricinde)
0
AlsterWasser
(21.03.22)
Ben bazen unutuyorum. İnsanlık hâli. Bana olursa da anlatırım. Sorun etmem.
0
dissendium
(21.03.22)
bence düpedüz saygısızlık.
bunu yapana iyilik yapmam mesela ben.
hemen silmiyorum ama daha yüzeyel sohbet ve ilişki yürütüyorum.
0
gatherer
(21.03.22)
karşılıklı konuşmada, sen konuşurken aslında seni dinlemiyor, kendi söyleyeceğini düşünüyor, ilk fırsatta kendi hikayesini, derdini anlatıyor, seni yüzeysel bir şekilde dinlemiş gibi yapmak da bu derdini anlatma hizmetinin karşılığı katlandığı bir maliyet.

çok fazla konu varsa; mesela iş görüşmelerinden bahsediyorsak, karşı tarafın 4 tane ayrı görüşmesi varsa, tekrar tekrar hatırlatması gerekebilir, yeni bir işe girmişse iş arkadaşlarından tekrar tekrar bahsetmesi gerekebilir. Önemli bir konuysa, karışıklık yaşanabilecek bir durum değilse, ilk anlattığım gibi bir durum olmalı derim ve hayatımdan çıkarabileceğin bir insan olduğunu düşünürüm.
0
gabe h coud
(21.03.22)
Bu benim ya, çok detaylı anlatırım bu yüzden, fakat karşı taraf bi konudaki detayı fark etmeyip boş boş bakınca yüzeysel davranmaya başlıyorum. Bu kişi arkadaşım veya sevgimse iş yürümez genelde
0
olaylar olaylar
(21.03.22)
27- 28 yaşından sonra özellikle beyin öyle bir doluyor ki insam kendisinin ne zaman ne yaptığını ne hissettiğini unutuyor. Yani hemen hemen hiçkimsenin hayatının merkezinde değiliz normal şeyler bunlar. Ben takılmam.
0
cilekli krep
(21.03.22)
Ben mesela o anda çok güzel dinlerim ama sonra unuturum çünkü hangi birini kafamda tutayım, hayatta bir sürü arkadaşım, meşgalem, işim var. Herkesin her anlattığını ezberimde tutacak olsam beynim patlar muhtemelen. Ama bir iki kişi var ki onların dediklerini unutmamak için özel çaba sarf ederim. Bunlar başka bir olay.
0
inawen
(21.03.22)
ben böyle durumlarda hepimizin algı düzeylerinin, şekillerinin, kapasitelerinin farklı olduğunu düşünüyorum. mesela öğretmen bir arkadaşım var ve maalesef internet okuryazarlığı çok zayıf. drive'da bazı işlemleri pek çok kez anlattım , youtube videoları da yolladım. ama yok bir nokta geliyor ve gerçekten bağlantı kuramıyor. normalde zehir gibi olan kadının yüzünde o ifadeyi görüyorum yani. ya da benim hafızam dehşet keskin ama en yakın dostum anılarımızın çoğunu hatırlamıyor, konusu geçiyor, anlatıyorum, ahhh evet ya diyor ve sonra yeniden unutuyor :). beni ne kadar sevdiğini de biliyorum. genel olarak başkalarıyla ilgili anılarında da böyle. aynı zamanda yoga eğitmeni kendisi, herhalde bazı pozisyonları/akışları bana milyon defa anlattı ama yok, bende de bu kalmıyor mesela, dönüp dönüp soruyorum.

konuyu değiştirme ve kestirip atmayı kenarda tutarak söylüyorum, art niyet sezmiyorsam tekrar anlatıyorum, gocunmuyorum, saygısızlık veya özensizlik olarak almıyorum. biraz gözlemleyince insan anlıyor zaten hangisi olduğunu. niyet belirleyici oluyor bende.
0
Phoebe
(21.03.22)
stresli bir döneme falan denk gelirse normal bazı şeylerin unutulması.
ama normal bir hayat düzeninin içinde bu yaşanıyorsa ya algı kapasitesi düşündüğünüz gibi değildir ya da sizi önemsemiyordur.

bazen bazı durumlarda sinir olabiliyorum ama "bunun algısı da bu kadar" diye kabullendiklerim de var.
duruma ve kişiye göre davranıyorum.
0
blatta hiberna
(22.03.22)
Benim hafıza 512 mb. Kendi yaşadıklarımı bile unutuyorum sevgilim hatırlatıyor.
0
jazzabel
(22.03.22)
herkesin hayatı uzun, soruyorsa merak etmiştir zaten. ama bunu sonsuza dek uzun uzun saklayacak hafıza yok kimsede. sosyal medya geleneksel medya iş aile derken çok fazla uyaran ve algı hırsızı olan bir çağdayız. ben de mesela unutuyorum arada maalesef.

çat diye konuşmayı kesme veya hmm demeye gelince, saygısızlık bence de.
0
KaraSakall
(23.03.22)
(10)

Breaking bad mi prison break mi?

anneboleyn
Çok yoğun tempo sonrası 2 hafta boşum, sonra yine tempo olacak. Boşlukta kafamı dağıtacak ve saracak bir dizi izlemek istiyorum. Uzun olsun diye eskilerden izleyeyim dedim. Dexter House vs çok severim. Bu ikisini izlemedim, hangisine başlayayım?
Çok yoğun tempo sonrası 2 hafta boşum, sonra yine tempo olacak. Boşlukta kafamı dağıtacak ve saracak bir dizi izlemek istiyorum. Uzun olsun diye eskilerden izleyeyim dedim. Dexter House vs çok severim. Bu ikisini izlemedim, hangisine başlayayım?
0
anneboleyn
(21.03.22)
Breaking bad
0
kisa
(21.03.22)
Breaking Bad'e 7 defa falan başlayıp 3. bölümden öteye geçemedim sanırım genel beğeninin aksine, o nedenle Prison Break diyorum.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(21.03.22)
breaking bad.
yalnız 5.-6. bölümden sonra açılıyor, sabretmeniz lazım.
sonra bırakamazsınız zaten.
0
blatta hiberna
(21.03.22)
breaking bad her türlü
prison break- lisede olsam severdim
0
megacracker
(21.03.22)
breaking bad
0
icim urperiyor
(21.03.22)
Bb'den vakit artarsa pb sadece 2 sezon, o da araya çerezmik.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(21.03.22)
Breaking Bad'i bir defa izlemeye calistim, sanirim yedi bolum izledim. Daha fazla tahammul edemedim.

Prison Break'in ilk sezonu diyorum.
0
sopiro
(21.03.22)
prison break'te anlık sorunlar çözülür, breaking bad'te sorunlar kara delik gibidir.
prison break'te başrol tehlikeyi kendi yaratıp çözer, breaking bad'te tehlike başrolün kendisidir.
prison break'te sezonlar zorlamadır, tutunca devamını çektik kafasındadır. spoiler vermek gibi olmasın ama la casa de papel'in zorlama mekan seçimleri burada da görülür. hele dexter gibi yıllar sonra gelen bir sezon vardır ki dünyada daha zorlama bir sezon daha çekilemeyebilir.
breaking bad'te ise her şey nakış gibi işler. ilk bölüm çekilirken dizi finali de bellidir. bu işleyiş o kadar sevilir ki yıllar sonra gelen better call saul spin off'u dizinin kendisine bile kafa tutar, yıllar sonra çekilen ozark dizisi sırf ona benziyor diye göz kırpmadan izlenir.
0
onemoremile
(21.03.22)
Breaking bad 3 defa başladım bitiremedim. Prison break diyorum.
0
curukturpkokusu
(21.03.22)
İkisi birden
0
basond
(21.03.22)
(6)

Yağlı radyatör vs ufo

stillalive
Hangisini almak daha mantıklı? Hangisi çok fazla elektrik tüketir?Hangisi iyi ısıtır vs.
Hangisini almak daha mantıklı?
Hangisi çok fazla elektrik tüketir?
Hangisi iyi ısıtır vs.
0
stillalive
(19.03.22)
Elektriğini bilemiyorum. Ama ysğlı radystör ufoyla kıyaslanmaz bile.

Ben düşün boluda bir kışımı radyatörle geçirmiştim yıllar önce.

Radyatörü kapatınca da bir süre içindeği yağ ısısını koruyor ayrıca. Ufo gibi kapatunca ortaluk hemen buz kesmiyor. Ufo sadece önüne ısı verir. Radyatör ise ısıyı etrafa yayar.
0
mahone
(19.03.22)
genelde yağlıradyatör + mini fan öneriliyor. en ideal elektrikli ısınma bu şekilde bildiğim kadarıla.
0
buffy de vampir sayılır
(19.03.22)
Biz şantiyede İSG yasakladığı için yağlı radyatör kullanıyorduk. Açıkçası ufolardan hiçbir farkı yok. Tek iyi yanı yangın çıkarma riski falan yok denecek kadar az, bir de belki üzerine bir şeyler serilebilir kurutmak için vb. Ama şimdi bulunduğum ofiste ufacık bir fanlı ısıtıcı var, o bunlardan çok daha fazla ve homojen bir şekilde ısıtıyor. Kötü yani biraz ses yapıyor, hoş sessiz çalışanlı da varmış ve havayı kurutıyor.
0
malheiros
(19.03.22)
Bubarada radyatörden radyatöre fark var. Benim kullandığım radyatör kalın petekli bir aletti. Epey ağırdı. Yani uyduruk birşey değildi.
0
mahone
(19.03.22)
hangisi daha fazla elektrik tüketir bilemiyorum.
muhakkak nispeten daha az elektrik tüketecek şekilde üretilenleri vardır ama onlar da muhtemelen pahalıdır ama kesinlikle yağlı radyatör.

ufo zaten küçük fanlı ısıtıcılar kadar bile ısıtmıyor.
o sadece gördüğü yeri ısıtan bir şey.
bu arada o fanlı ısıtıcılar da çok iyi ısıtıyor ama pek dayanıklı olmayabiliyorlar ve çok da güvenli değil gibiler.
0
blatta hiberna
(19.03.22)
Senin usume endeksine bagli.
Fan mesela sogugu cat diye kiriyor, kapatip 1 saat usumuyorsun.

Ufo devamli acik olmak zorunda.
Radyator zaten bildigin kalorifer gibi, odayi yavasca isitiyor sonra sen isiniyorsun.

Ben fan tercih ediyorum cok usuyen biri degilim bi kere isinsam yetiyor saatlerce.
0
divit
(20.03.22)
(23)

whatsappta görüldü durumunuz açık mı kapalı mı?

dafuq
niçin?
niçin?
0
dafuq
(19.03.22)
Açık. Okunup okunmadığını görmek istiyorum.
0
dissendium
(19.03.22)
Hepsi kapalı ilk çıktıkları günden beri. Kime ne zaman neden cevap vermediğim konusunda insanların fikir yürütebilme imkanının olmasından rahatsız oluyorum.
0
Bruce
(19.03.22)
kapalı. böyle bir özellik olduğunu bile unutmuşum hatta.
0
floydian
(19.03.22)
Kapalı. Bir sebebi yok.
0
himmet dayi
(19.03.22)
Kapalı. Rengini sevmedim.
0
j r r tolkien hayrani
(19.03.22)
Açık. Başkası mesajımı okumuş mu görmek istiyorum
0
mg3929
(19.03.22)
Açık. Niçin? Niçin olmasın?
0
kaptankedi
(19.03.22)
kapalı. tripcanlarla uğraşmamak içün.
0
kimwexler
(19.03.22)
Özelde açık şirket hattında kapalı
0
kisa
(19.03.22)
Açık. Son görülme saatim de açık. Vardır herkesin kendince sebepleri ama birinin mavi tiki kapattığını fark edince puanını kırıyorum. Canı ne zaman isterse o zaman cevap verme rahatlığına sanki kendi imkanlarıyla ulaşamıyor da bişeyin birinin yardımına ihtiyaç duyuyor gibi. Bi çeşit zayıflık geliyor bana.
0
IncredibleMau
(19.03.22)
kapalı.

her arayanı da anında açmam. öyle gıcık biriyim.
0
AlsterWasser
(19.03.22)
açık saklı gizlim yok
0
basond
(19.03.22)
açık. ayarları kapalı birini görünce aha bu da kendini çok ayrıcalıklı ve özel zanneden, sabancı triplerindeki tiplerden biri pehhhh diyorum. görüldü yapıp yanıt yazmazsam buna hiç bir arkadaşım bozulmuyor. ya da onlinesin bana yazmıyorsun diyen adam seçmiyorum. özelliklerde sorun yok, seçilen insanlarda sorun var. gibi gibi.
0
Phoebe
(19.03.22)
son görülme kapalı, mavi tik açık.
0
kobuzchu kiz
(19.03.22)
açık her şeyim.
neden kapatmam gereksin bilmiyorum.

işim varken yazılanı okuyup yazacağımı sonradan yazdığım da oluyor.
en fazla "pardon hemen yazamadım" diye giriş yapıyorum gerekirse.
çok da şey yapmamak lazım gibi.
0
blatta hiberna
(19.03.22)
Açık. Son görülme de açık.

Kapatmak için bir sebebim yok.
0
put it in your appropriate place
(19.03.22)
açık. en baştan beri hiç karıştırmadım o özellikleri. uğraşmam. gece vakti neden online'sın, gördün neden cevap vermedin vs diyen, düşünen biriyle birlikte olmam, arkadaşlık yapmam. benim de böyle şeyler aklıma gelmez.
0
gabe h coud
(19.03.22)
Açık,çünkü neden olmasın, varsayılan ayarı o şekilde, kapalıya çevirmek için bir sebebim yok, açıkçası whatsapp mesajlaşmaları üzerinden çıkarım yapmayı komik buluyorum.
0
(20.03.22)
Açık. Tam olarak @incredi ve @phoebe +43
0
abuzer
(20.03.22)
kapali. unuttum bile +1 (son gorulme de ayni sekilde)

biri mesajimi gordu mu gormedi mi veya ne zaman online oldu bilmek istemiyorum.
0
supergirl
(20.03.22)
kapalı.

hem kendim için kem karşıdaki için. mesajımı okudu/okumadı online oldu yazmadı triplerine girmek ve kimseyi bu triplere sokmak istemiyorum.

bilmemek mutluluktur.
0
jelly bear
(21.03.22)
Hepsi kapalı. Çok anlamsız geliyor.
0
peki madem
(21.03.22)
mavi tikler açık. son görülme saati kapalı.
mavi tik bana samimi geliyor. son görülme de bir o kadar hadsizce.
son görülme için dolu dolu bir sana ne? diyebilirsin ama mavi tikte 2 kişiyi bağlıyor olay. mesajın gidip gitmediğini bilmek önem arz edebiliyor. cevap gelir gelmez o ayrı. trip atma hakkımız yok. bunun bilincinde kullanırsak mavi tik candır.
0
onemoremile
(21.03.22)
(6)

Netflix Altyazı

AlsterWasser
netflixte bir altyazı açayım dedim.3 ayrı dilde sesi ve altyazıyı aynı dil seçip denedim hiçbirinde söylenen ile yazan uyuşmuyor.içerik olarak uyuşuyor ama farklı cümleler söylenen ve yazan..e niye böyle? normalde böyle mi yoksa benim ayarlarımda mı sıkıntı var?
netflixte bir altyazı açayım dedim.

3 ayrı dilde sesi ve altyazıyı aynı dil seçip denedim hiçbirinde söylenen ile yazan uyuşmuyor.

içerik olarak uyuşuyor ama farklı cümleler söylenen ve yazan..

e niye böyle? normalde böyle mi yoksa benim ayarlarımda mı sıkıntı var?
0
AlsterWasser
(19.03.22)
Dublaj ve altyazı çevirilerinin formatları farklı olduğundan farklı şirketler ve çevirmenler tarafından çevriliyordur. Farklılık ondan kaynaklı.
0
inawen
(19.03.22)
ceketimi alip cikcam
(19.03.22)
Farklı olması kadar doğal bir şey yok. Altyazıda 36 karakter sınırı olur genelde. Dublajda ise senkronizasyon meselesi olur. Daha çok değişken var ama bu kadar yeterli sanırım.
0
Fusha
(19.03.22)
alt yazı ve dublaj çevirisi aynı olmaz çünkü farklı prensiplere dayanır.
dublaj kaydında ağza otursun diye gerekirse cümleyi uzatır, doldurursun.
ağızdan çıkan her şeyi yazarsın.

alt yazıda fikir duyguyu ve söyleneni olabildiğince rafine şekilde aktarmaktır.
alt yazının teknik birçok kısıtlaması olduğundan olabildiğince kısaltmak gerekebilir.

dolayısıyla alt yazıyla dublajın aynı olmasını talep etmek çeviride kalitenin düşmesine neden olur.
ya dublaj kötü olur ya da alt yazı.
ikisi farklı şeyler.
0
blatta hiberna
(19.03.22)
bir de şu var tabii önemli olarak:

dublajda konuşan kişinin duygusunu aktarabilmek için söyleneni olduğu gibi vermek lazım.
cümledeki "ah", "oh", "yani, bilemiyorum" gibi şeyleri bile çevirirsin ki, o şekilde konuşulsun.
burada dublaj sanatçısının da yeteneği devreye giriyor zaten.

alt yazıda durum farklı.
okuyan kişi bir yandan zaten orijinal konuşmayı duyduğu için duyguyu oradan alıyor.
yani alt yazıda fikir daha çok söyleneni aktarmaya dayalıdır çünkü kişi zaten konuşanın ses tonunu, duygusunu, o cümleyi söylerken nasıl vurgulama yaptığını duyar.

dublajda, "yani, bilemiyorum aslında..." derken, alt yazıda "bil(e)miyorum" der geçersin.

zaten izleyicinin bunları kaçırmaması için alt yazıda okuma hızı diye bir sınırlama daha vardır.
yani alt yazı çevirirken saniyede gözün algılayabileceği belli karakter sayısı üzerine çıkılamaz.
bir satırdaki karakter sınırı netflix için 42'dir mesela.
konuşan kişi tek satırlık, 40-42 karakteri dolduracak bir şey söyler ama okuma hızı o karakter sayısına çıkmana izin vermez.
o zaman anlatılanı 30 karaktere sığacak şekilde değiştirir ya da kısaltırsın.
0
blatta hiberna
(19.03.22)
normalde dilini bilmediğin şeyde alt yazı açınca fark etmiyorsun tabi.

ben de ilk defa anladığım dilde alt yazı açmış bulununca cahilliğim ortaya çıktı.

teşekkür ediyorum öğrenmiş oldum.
0
🌸AlsterWasser
(19.03.22)
(10)

Kadıköy’de apartman dairesi vs rezidans

ms brownstone
Kadıköy’de Fenerbahçe-Bostancı arası sahil hattında bir apartmanı mı yoksa Bomonti ya da Maslak taraflarında bir rezidansı mı seçerdiniz yaşamak için? Deprem riski açısından Kadıköy’deki dairenin sıfır bir binada olduğunu da ekleyeyim. Nedenleriyle birlikte tercihinizi yazarsanız sevinirim.Bu arada
Kadıköy’de Fenerbahçe-Bostancı arası sahil hattında bir apartmanı mı yoksa Bomonti ya da Maslak taraflarında bir rezidansı mı seçerdiniz yaşamak için? Deprem riski açısından Kadıköy’deki dairenin sıfır bir binada olduğunu da ekleyeyim. Nedenleriyle birlikte tercihinizi yazarsanız sevinirim.

Bu arada gitmeniz gereken bir işinizin olmadığı ve arabanızın olduğu bir durum için soruyorum.
0
ms brownstone
(17.03.22)
daha alt ama benzer bir seçimi maltepe taraflarında rezidansı seçerek yaptım. komşumun kim olduğunu bilmeme lüksüne sahip olmak için 1000 aidat veriyorum kendime ait evde o başka mesele ama.
0
neverlose
(17.03.22)
sadece deprem riski açısından bakarsak sanki maslak galip geliyor gibi.hem kuzeyde hem de civardaki yerleşim yeni.

bomonti zemin ve yine yerleşim açısından güven vermiyor. kaldı ki sosyal açıdan da oldukça vasat, bi arterle bi bomonti ada'yla olacak iş değil. kültürel dönüşüm için çok yol var daha. yerleşim yerleri de ya çürük binalar ya da çok eski.

kadıköyde (hangi kadıköy? merkez ve modayı mı kastediyorsunuz) binanın sıfır olması çok şahane ama etraftaki çoğu bina yıkılacak. bu şu demek, depreme evde yakalanmaz da alışverişte, yolda, eve giderken, evden çıkarken yakalanırsanız yani evinizin etrafında -mecburen- gezinirseniz yazık olur :/
0
rewlack
(17.03.22)
Bunu çok konuştuk arkadaşlarla ve bunun sonucunda yaŞ işe baglantılı bulduk, mesela 55 yaşından büyük tanıdıgımız maslak siteleri seçti, daha genç olanı kadıköy sahil bandını seçti.

Siteler aşırı izole bir hayat sunuyor.
0
liberal
(17.03.22)
ben rezidans/site sevmiyorum. (cocuk varsa evet olabilir, salarsin sitenin bahcesine/rezidansin sosyal seyine biter.) apartman seviyorum ben. etrafimda kolaylikla ulasabilecegim market, cafe, restorant olmasini, yuruyerek bir yerlere ulasabilmeyi tercih ediyorum. bir de kapimi actigimda gunaydin diyebilen medeni insanlar olmasini seviyorum. bu nedenle bostanci-senesenevler minibus hattinin az uzerini tercih ettim, mutluyum.
0
65 derece
(17.03.22)
Fenerbahçe bostancı arası sahil hattında güzel yeni bir evde yaşamak dünyada cenneti yaşamak gibi. Boş ver maslak falan, akşamüstü yürüyerek fenerbahçe parkına gidip 2 saat sakin vakit geçirmek çok dinlendirici ve keyifli. Her şeye ve ulaşım araçlarına da yakınsın.
0
mg3929
(17.03.22)
Yaşam tarzı sebebiyle Kadıköy. Hayattan alacağınız keyif çok daha fazla olur, arkadaşlar anlatmışlar zaten.
0
gmzo
(17.03.22)
Fenerbahçe, tertemiz. Bağdat caddesi yakın, sahil yakın. Çıkıp bir nefes almak çok kolay. Hatta arabayı boşverin, trafiğe girmeden Marmaray'la her türlü raylı sisteme ulaşıp her yere gitmek de çok kolay. Şahsen Avrupa yakasında bir rezidansa tıkılıp kalmak istemem.

Geçen yazı Küçükyalı sahilde kamp sandalyelerine yayılarak geçirdik biz. Söylediğiniz şerit boyunca aynı şeyi yapmak mümkün ve keyifli.
0
kobuzchu kiz
(17.03.22)
her ikisinde de yaşamış biri olarak kesinlikle kadıköy apartman dairesi, rezidans türü yerlerde yaşamak akvaryumda olmak gibi biraz, sitenin içinde sosyal alanlar, spor imkanları, havuz vs olsa dahi hep aynı insanlarla aynı ortamlarda bulunmak da bir süre sonra sıkıcı hale geliyor.

kadıköyde ise her yere yürüyerek ulaşabilmek mümkün. sahilden yürü, caddeden yürü, kadıköye yürü, açık hava, yeşillik, keyifli parklar vs.

yani yüksek bir binanın insanları dahi göremediğim 23. katından manzarayı izlemek yerine sokaklarda olmak beni daha çok mutlu etti. sorunun cevabı tamamen kişiliğe bağlı aslında.
0
hypathia
(17.03.22)
bomonti veya maslak tarafında kesinlikle yaşamak istemem. çünkü trafik, kalabalık ve yakında yürüyerek bir şeyler yapma açısından rezalet yerler. rezidans yaşamını seven ve yaşayan biri olarak söylüyorum, nef vs tarzı etrafının rezalet olduğu, sürekli arabaya mahkum olduğun ama lüks yerlerde üstüne para verilse yaşamam.

hayat kalitesi açısından bu karşılaştırmada fener - bostancı arası çok açık farkla kazanır. istanbul'un net en yaşanası hattı. arabanız varsa + olarak otoparklı bir yer seçmenizi öneririm (otopark büyük sıkıntı), onun dışında depreme dayanıklı olması yeterli
0
roket adam
(17.03.22)
bence kıyas kabul etmez, kadıköy tabii ki.

kadıköy'ün bence istanbul'un değil, türkiye'nin en güzel ve en yaşanılası ilçesi olması dışında, maslak da bir o kadar sevimsiz bir yer bana göre.
yani yakınlarda çalışıyor olursunuz, o başka.
ama işe gitmek falan gerekmedikten sonra maslak zaten bence yaşanılacak bir yer değil.
0
blatta hiberna
(17.03.22)
(8)

Psikolojik destegin benim icin anlami olmamasi

celebi efendi
Senelerdir suren borcluluk durumundan dolayi psikolojim kotuyu gecin artik yok durumda. Bir destege ihtiyacim oldugunun farkindayim. Ama sonucta psikolog tutup borcumu odemeyecek. O yuzden bana anlamsiz geliyor. Ne yapmaliyim? Yine de destek almali miyim?
Senelerdir suren borcluluk durumundan dolayi psikolojim kotuyu gecin artik yok durumda.

Bir destege ihtiyacim oldugunun farkindayim. Ama sonucta psikolog tutup borcumu odemeyecek. O yuzden bana anlamsiz geliyor.

Ne yapmaliyim? Yine de destek almali miyim?
0
celebi efendi
(16.03.22)
Neyi değiştirecek hiçbir şeyi
0
ibra3000
(16.03.22)
borçlu yaşamak bilinçaltında başka anlamlara gelen bir şey.
yani borçluluk sadece maddi kaynak eksikliği değil, bir hâldir ve bilinçaltında bu hâlde olma ihtiyacının sebebini tespit edemedikçe borçtan kurtulamazsınız.

genelde hak etme duygusunun gelişememesiyle ve kök salamamakla ilgilidir.
özellikle sizden önce kürtajla aldırılmış, düşmüş ya da doğduktan sonra genç yaşta ölmüş bir kardeşiniz varsa, bu tip şeyler bilinçaltında hayatı hak etmediğinizi düşünmenize neden olur.

veya bazı durumlarda babayla ilgili problemler olabilir.
para konusunda anne babanın etkisi büyük ama borç konusunda baba daha baskın sorun oluyor.

uzun lafın kısası, borçlarınızı ödemek için destek almanız lazım zaten.
aile dizimine gitmenizi öneririm.
0
blatta hiberna
(16.03.22)
Sen bu şekilde daha da borçlanırsın bir de psikologa 500 bayıl. Psikolog düşünebildiğine göre aç kalacak kadar da borçlu değilsin.
0
ibra3000
(16.03.22)
psikolog borç ödemez zaten, nasıl para kazanılacağını da anlatmaz. insanlar ruh sağlığı çalışanlarına gelip beni düzelt diyorlar. sihirli değnek olsaydı, dünyanın en zenginleri psikologlar olurdu. psikologlar baş etmeyi, stresi yönetmeyi, farkındalığı vb. durumları kişiye fark ettirir. zaten danışan olarak herhangi bir önyargı var ise terapiden yarar beklenmez.
0
mikahakkinen
(16.03.22)
psikolog'dan borc iste:)

saka bi yana. borc durumlarinda gozlemledigim 2 tip var. 1 borc arsizi. bir kere o virusu yiyen insan tum hayatini borc uzerine kurmaya basliyor. bu kategorideysen psikolog sart. zira bircok insan cevresindeki boyle borc arsizlarini uzaklastirir.

ikinci tip, dogal veya ailevi sebeplerle kendini cok yuklu bir borcun altinda bulanlar. eger bu gruptuysan psikolog degil, yeni gelir modeli, alacakliklarla anlasma, ek is, maddi destek gibi seylere yogunlas.
0
buenosdias
(16.03.22)
bu borçluluk durumundan dolayı günlük hayatın alt üst oldu mu?

iştahın ve uykun ne durumda?

intihar düşüncen var mı?

bakın şimdi size ve dangoz dungoz şeyler yazanlar için durumu bir metaforla anlatacağım;

psikolojin, içsel dünyan bir masa ve problemler hayatın yükleri masanın üzerine birikiyor. geldikçe geliyor. kiminin masası cevizden, meşeden sağlam. kiminin masası suntadan daha hafif materyalden. aynı yük birini hiç etkilemezken birinin ayaklarını titretiyor. zorlanıyor kişi; uykusu, iştahı bozuluyor artık masa olmaya devam edemiyor.

psikolojik yardım masanın üzerinden yükleri almayacak, alamaz. ama masanın ayaklarına destek olmana yardımcı olacak. sana ne destek verir senin materyalinde nasıl bir güç seni destekler buna yardımcı olacak.

eğer durumun varsa kesinlikle bir KLİNİK PSİKOLOGDAN destek al. bu hayatta kendine yapacağın en değerli yatırımlardan biri olur. KLİNİK PSİKOLOG olması önemli.

kolaylıklar ve ferahlıklar diliyorum.
0
entellektuelmankurt
(16.03.22)
Bana da anlamsiz geliyor. Borclarini odemeye odaklan. Ne civarda bir borçtan bahsediyiruz bilmiyorum ama terapiye verecegin parayı borca yatir.
0
stavro
(16.03.22)
Psikolog veya terapist sorununuzu cozmez zaten, soruna nasil yaklasacaginiz konusunda yonlendirir.
Benim babam oldu diye terapiye gitsem babami canlandirmasi gerekmeyecek neticede.
Borclulugunuzdan dolayi hayatta bir daha iyi seyler olmayacagi gibi karamsar veya zaten benden bir halt olmaz gibi kendinizi yeren dusunceleriniz varsa ornegin, bunlari atlatmaniz konusunda yardimci olur ve yonlendirir. Boylece aksiyon alacak motivasyon, kabul, inanc vs icin dogru bakis acisini bulmus olursunuz.

Ama bugun bir terapist gorusmesi 400-500 lira. Belki once bazi online kaynaklar veya daha az maddi yuku olan secenekler neyse onlara bakabilirsiniz.
0
sopiro
(16.03.22)
(3)

Tepsiye irmik serpmek

kaptan maydanoz
Pizza tarifinde yazıyor. Pişirme kağıdının üstüne serpin diye. Ne işe yarıyor?
Pizza tarifinde yazıyor. Pişirme kağıdının üstüne serpin diye. Ne işe yarıyor?
0
kaptan maydanoz
(15.03.22)
altı yapışmıyor ama kağıt varsa gerek yok zaten
0
babafingo
(15.03.22)
Yapismiyor ve altı daha çıtır çıtır oluyor. Ben seviyorum, kağıt olsa da serpiyorum mutlaka.
0
fraise
(15.03.22)
irmik taneleri nedeniyle hamur tepsiye tam yapışmıyor, hava giriyor altına.
o yüzden daha çıtır oluyor.
ben de kağıt olsa da irmik serpiyorum +1
0
blatta hiberna
(15.03.22)
(8)

Rahatsız olmakta haklı mıyım?

Mirabel
İş yetinde bir arkadaş grubuyuz genelde geyik muhabbeti döner. Oradan bir karşı cins arkadaş benim önceden de arkadaşım o yüzden biz biraz daha yakınız. Son zamanlarda biraz irite olmaya başladım kendisinden. Biz ikimiz her şeyinimizle dalga geçeriz ama üçüncü kişiler olunca ben biraz alınganlık yap
İş yetinde bir arkadaş grubuyuz genelde geyik muhabbeti döner. Oradan bir karşı cins arkadaş benim önceden de arkadaşım o yüzden biz biraz daha yakınız.
Son zamanlarda biraz irite olmaya başladım kendisinden. Biz ikimiz her şeyinimizle dalga geçeriz ama üçüncü kişiler olunca ben biraz alınganlık yapıyorum.

Örneğin: benim konuşma tarzım bira r ler vurguludur. Telefon açıyorum bana beni taklit ederek cevap veriyor. Yanında insanlar var onları güldürüyor.
Mesela öğlen yemek yiyoruz başka bir kızla kaş göz yapıyor ben üçüncü kişi olarak orada bulunurken. Yani tamam yakın arkadaşlarım güya ama kendimi kötü hissediyorum. Sonra o kişiye sorduğumda amma alıngansın falan diyor.

Yine aynı kişiyle ben bir şey anlatırken dilim dönmediğinde gülüp çakışıyor falan. Bu komik mi sizce? Bozulduğum zaman hassas insan oluyorum. Belki bunları ikimizken yapsa ben de güleceğim ama üçüncü kişilerle beraber olunca kendimi kötü hissediyorum. Sizce hislerimde haklı mıyım?

Gerekmedikçe görüşmüyorum zaten artık da acaba ben mi çok alınganım sizce?
0
Mirabel
(13.03.22)
Haklısın. Bu kadar sık yapması doğru değil.
0
dissendium
(13.03.22)
Böyle insana kızıp iki gün sonra yumuşayıp alttan alma aynen devam eder. Başıma geldi ordan biliyorum, alınganlık yok burda gereksizlik var. İnsanların konuşması ile dalga geçen denyolar iş ortamında var halen demek.
0
Topalordek
(13.03.22)
rahatsız olmakta haklısın tabi.
benzerini yaşamıştım, ben 3. kişiler varken karşımdakinden şakalarına daha çok dikkat etmesini bekleyen biriyim.
tepki olarak tamamen iletişimi kesmiştim, sadece soru sorduğunda kafa sallayarak ya da evet/hayır diyerek geçiştirip yok sayıyordum. tabi sonrasında kendisi hatasını anlayıp özür dilemişti.

bazı insanlar böyle, yapacak bişey yok. anlamıyor işte.
0
megacracker
(14.03.22)
Ben rahatsız olmakta haklı olup olmamanla değil, rahatsız olup olmamanla ilgilenirim. Yakın ilişkilerde bu önemli bence. Amma alıngansın denilmiş olsa da buna dikkat edilmesini beklerim. Kişi o şakayı yapmamakla kendinden bi şey kaybetmez ama yaparsa arkadaşını kaybedebilir. Bir kere dile getirilmiş bir konu. Arkadaş kaybetmeye değer mi, değmez mi? Gücendirdiysem genelde "senden önemli mi yaaa" olur tavrım. Ayrıca alındığım şeyler de benim kendimi eksik gördüğüm yerler. Kendim sana söylüyorum, Mirabel sen anla :)
0
beetlejuice
(14.03.22)
yılışık bir tip anlaşılan. böylelerine bir kez yüz verirsen cılkını çıkarıyorlar.
0
dafuq
(14.03.22)
insanın kendisiyle de dalga geçebilmesi lazım ama anlattığınız örnek bence de biraz nahoş.
özellikle o kaş göz meseleleri rahatsız edici.

biraz sert ve net bir duruş sergilemeniz lazım gibi.
böyle bir şey yaptığında anında bozacaksınız, belki o zaman toparlar.
0
blatta hiberna
(14.03.22)
Hassas damgası yemeden rahatsız olduğumuz şeyleri nasıl söyleriz bilmiyorum. Benim de başıma geldim sinir küpüne döndüm. Alınganlıkta alakası yok durumun, karşıdaki insan hatasını kabul etmek yerine sizi alıngan olmakla suçluyor. Kendine hiç toz kondurmayan bu yüzsüzler göt edilmeyi aşırı derece hak ediyorlar ama yüzsüz insana ne desen boş, mesafe koymaktan başka mücadele yok gibi.
0
ya volna
(14.03.22)
Haklısınız, uzak durun kendisi gelir sorarsa neden uzak duruyorsun ne oldu falan derse sert bir şekilde hoşlanmadığınız hareketleri söyleyin. Taviz vermeyin. O an yine derse bu kadar alıngan olma diye işine gelirse deyin muhabbeti kesin, özür dilerse konuşmaya devam edin tekrar aynı şeyi yaparsa hiçbir şey söylemeden bir daha onunla konuşmayın yine yanınıza gelirse kalkıp gidin ya da onu o ortamda bozun.

İnsanlar laftan anlamıyorlar böyle davranmak lazım.
0
sassot
(14.03.22)
(21)

Yaşam kaliteniz ne kadar dustu?

stavro
Ekonomik durumdan dolayi yani. Ne kadar dustugunu tarif edebilir misinjz?
Ekonomik durumdan dolayi yani.
Ne kadar dustugunu tarif edebilir misinjz?
0
stavro
(13.03.22)
benim pek düşmedi. hala istediğimi alabiliyorum ancak ufak tefek şeyler, para etmeyen şeyler artık gündemimi o kadar meşgul etmeye başladı ki sıkılıyorum artık. benzinin 20-25 lira olması, markette x'e aldığın ürünün 3x olması canımı sıkıyor.
0
paintov
(13.03.22)
Maddi açıdan hala eskisi gibi yaşayabilecek olsam da bazı ürünlerde psikolojik sınırım aşıldığı için elim gitmiyor, hiç almıyorum ya da daha az alıyorum/tüketiyorum. Örneğin akaryakıt, kısa mesafeleri yürüyorum ya da bisikletle gidiyorum. Giyim kuşam alışverişi 2 senedir yapmadım diyebilirim, mevcut stoğum parçalanana kadar da almam herhalde. Dışarda yiyip içerken de eskisine kıyasla bariz daha az oturup daha az tüketiyoruz, %50 azalmıştır muhtemelen.

Tarifi biraz zor, pratikte daha az da olsa yine aynı şeyleri yapabilsek bile psikolojik olarak çok rahatsız ediyor, bunun yanında durumun daha da kötü olma ihtimali insanı geriyor. Bir nesilde strese bağlı rahatsızlıklarda bence çok dramatik artış görülecek.
0
orient blue
(13.03.22)
pandemi sebebi ile eu müşterilerim ile ilişkilerim kesildi sadece tr'ye döndüm burada sadece sıfır noktasına kadar para kazanabiliyorsun yaşam kalitesi ise düştü cepten yemeğe başladım.

birikimleri harcıyorum yani.
0
duyurukullanıcısı
(13.03.22)
Kenara 3-5 koyardım artık koyamıyorum.
0
neymis
(13.03.22)
Pek düşmedi. Niye? Kalitem yok çünkü(yeme içme hariç). Zaten alışveriş yapmayı seven bir adam değildim, gene yapmıyorum. Zaten gezmeyi tozmayı seven bir adam değildim, gene gezip tozmuyorum. Zatan arabam yoktu, gene yok. Hea bir ara araba alacaktım ikinci el arabalara bakıyordum, ama artık ona da bakmıyorum. Yeme içme konusunda da gene istediğimi yiyorum çok şükür, fakat bazı şeyklerde düşüş oldu. Mesela eskiden lüx kuruyemiş yerdik, şimdi daha düşük kalite yiyoruz.
0
el conquerador
(13.03.22)
İşe artık servisle gidiyorum.
Haftada 2 akşam dışarıda yerdik pazar bruncha giderdik ailecek. Haftada 1 dışarda yiyip havamızı aldık ok diyor evde oturuyoruz.
0
cilekli pasta
(13.03.22)
Psikolojik olarak etkilenip her şeyden elimi eteğimi o kadar çekmişim ki, geçen ay epeyce para arttırmışım.
0
Mirket
(13.03.22)
düşmedi, çünkü harcayamıyorum. dün gücümün yettiği bugün sınırımı zorluyor, yarın ulaşılmaz olacak. ne heveslenip para biriktirebiliyorsun ne biriktirdiğinin artık değeri var. bi şey alırken mutlu olur dimi insan, yok, mümkün değil. stres oluyorsun bu ülkede alışveriş yaparken. fiyata bakıyorsun "ya bu daha geçen şu kadardı, abv... hemen alayım tekrar zam gelmeden.. ama bu kadar ediyor mu ki ya? etmiyor da işte yarın hiç etmeyecek.... allayım gitsin ya allah kahretsin..." ya da "almıyorum ya allah kahretsin.." bayağı kaliteli yani...
0
kimwexler
(13.03.22)
beni de psikoloji dışında pek etkilemedi. ancak geneli değerlendircek olursam insanların maaş zammı doğrudan artan kiralara gittiği için diğer gider kalemlerindeki artış ciddi hayat kalitesi düşüklüğüne yol açtı. bence kirada olanlar ve ev sahibi olanlar diye ikiye ayrılır bu sorunun etkisi.
0
makarnavodka
(13.03.22)
Pandemiden önce on beş günde bir dışarda arkadaşlarımla buluşurdum, haftada bir kardeşimle kahve içmeye çıkardık. Pandemiyle beraber bu sosyal aktiviteler neredeyse sonlandı. Son üç ayda iki defa dışarı yemeğe çıktım orda da en ucuz neyse onu sipariş ettim. Eskiden canım ne isterse onu söylerdim. En son ne zaman üst baş aldım hatırlamıyorum. Hangi markette ne daha uygun diye araştırıyorum bişey almadan önce. Çok şükür marka tutkum yok. Gerçekten ihtiyacım varsa alıyorum yoksa almıyorum. Elime ne geçerse kenara atmaya çalışıyorum az çok demeden . Bütün bunlara rağmen masraflarım iki kat arttı.
0
evritinkizsamtinghepind
(13.03.22)
Benim için takip etmesi çok zor 1 durum oldu bu.

2019 Mart ayında yeni mezun olarak İstanbul'da çalışmaya başladığımda sadece hayatta kalmayı başarabiliyordum maaşımdan artanla. 20 ay sonra askere gittiğimde 1 daha İstanbul'a dönmemek ümidiyle ayrıldım işten, öyle de oldu. Askere gitmeden önceki maaşımın %50 fazlasına İzmir'de iş buldum, daha daha uygun kiralı 1 evde ev arkadaşı olmadan eve çıktım derken her şey fena değil gibiydi Eylül 2021'de. Sonrası yokuş aşağı malum.

Yılbaşında aldığım %50 zam ile toparlar gibi olduysam da 2 ay sonra kira yenilenecek orası tam 1 muamma olduğundan stres hakim.

Şu an İstanbul'da yeni mezun olduğum döneme kıyasla daha iyi standartlardayım ama aradaki makas iyice kapanmaya başladı ve hızla oraya doğru gidiyor.

Elden gelen 1 şey yok izliyorum öyle.
0
materyalist imam
(13.03.22)
Ben Türkiye'de değilim ama ailemin dedigi;
Eskiden aman bir kahve içeyim surada ya da aman sunu alayim derken simdi yapmiyorum diyorlar. Yiyecek konusunda vs yok bir sıkıntı sonuçta ondan kesecek degiller ama dışarı cikma, bir şeyle alma vs sıkıntı.
0
logisticsmanager
(13.03.22)
Kuaför, spa, spor salonu, kozmetik, makyaj gibi lükslerimi tamamen kestim. Pandemi öncesinde ayda 1 boya bakım, 15de 1 manikür, pedikür ve haftada 2 kez fön, spa, özel spor dersi, en iyi markalardan kozmetik almak imkanım oluyordu. Pandemide evden çıkmadım. Şimdi ise pahalılık nedeni ile bunların hiçbirini yapamam. Yapmayı düşünmem bile.

Dışarıda yemek, içmek vs tamamen bitti. Dışarıdan eve bişi söylemek de çok pahalı görünüyor, evde pişiririm daha ucuz diyor insan.

Yine de çok şükür. Karnım doyuyor. Çok sıkı indirim takip ediyorum. Gıda dahil indirimsiz ürün asla almıyorum.
0
photo85
(13.03.22)
pandemiden önce görece düşük bir maaşla zaman geçirmek için bir yerde çalışıyordum. geçtiğimiz yaz istifa edip freelance çalışabileceğim bir yazılım öğrenmeye karar verdim. zaten biraz biliyordum altı ayda profesyonel olacak kadar öğrendim. şimdi dövizle iş yapıyorum, türk lirasının değer kaybedişi beni etkilemedi -hatta olumlu etkiledi diyebilirim- ama bir şey almaya elim gitmiyor. ister istemez iki-üç ay öncesiyle kıyaslıyorum. çok samimi söylüyorum geçen gün canım ice tea çekti 6 lira olan şişe 13 lira olmuş, almadım. hayatım boyunca bir şeye ederinden fazla para vermek aşırı canımı sıkardı, üç dört aydır cehennemi yaşıyorum diyebilirim.
0
coldegezenkutupayisi
(13.03.22)
Benim de psikolojik düştü. Önceki senelerde aman mezara mı götüreceğiz diyerek şak diye yaptığım harcalamaları buna gerek var mı iç hesaplaşması ile çoğunlukla yapmıyorum. Yapsam ayın geri kalanını makarna yiyerek geçirmem, borcum harcım da yok ama bir ay sonra ne olacağını kestiremiyorken fuzuli harcalamaları minimuma indirdim.

Onun dışında hafta sonu 150 km ötedeki ailemin yanına gidecektim arabayla gitsem 400-500 tl arası tutacak dedim otobüsle gittim. Çok da severim araba kullanmayı ama durduk yere üç kat pahalıya getirmek istemedim yolculuğumu.
0
chicha_v2
(14.03.22)
Öncelikle alacağım en ufak şey için bile "ne kadar önemli" muhasebesi yapıyorum.

Eskiden düşünmeden yaptığım şeyleri artık banka hesabımı kontrol edip sonraki ayın da planlamasını düşünüp öyle yapıyor ya da yapmıyorum, birkaç örnek;
-Dışarıda yemek yemek
-Görüp beğendiğim bir kıyafeti satın almak
-Sinemaya/tiyatroya/konsere gitmek vs.(bitmedi ama çok azaldı)
-Bu ay mubi üyeliğimi uzatabilmek için iş yerindeki yemek paramı kenara atıp evde yiyorum.

Mesela şu an sadece maddi durumdan dolayı diyetisyene gidemiyorum. Doktorun parasından değil, eskiden kendi alışverişimi haftalık 150-200 liraya yapabiliyordum şu an bunu yapamayacağımı ve o diyet listesinin beni batıracağını biliyorum.

Kullandığım jiletin markasını değiştirmek zorunda kaldım.
Kullandığım şampuanın markasını değiştirmek zorunda kaldım.
Kullandığım duş jelinin markasını değiştirmek zorunda kaldım.
Kullandığım kahvenin markasını değiştirmek zorunda kaldım. Öyle kötü kahveler denemek durumunda kaldım ki ilk kahveme döndüm şu an tek büyük harcamam kahvem. İstediğim kahveyi bile içemeyeceksem de neden yaşıyorum ki diye avutuyorum kendimi.

Ayrıca Mirket +1
Kendimi her şeyden o kadar soyutlamışım ki "yapamam", "param yok" diye diye hayatımda ilk kez maaş günüm geldiğinde önceki maaşım bitmemiş oluyor. Ve bu öyle okunduğunda iyi bir şeymiş gibi gelebilir ama değil arkadaşlar çok üzücü, ben çok üzülüyorum.
0
mutekebbir
(14.03.22)
düşünmeden harcama yapamıyorum.

sürekli onu bunu kıyaslayarak X bir ürün için ortalama bir değer bulmaya çalışıyorum, kafamda oluşturduğum bu ortalama değerin üzerindeki hiçbir şeyi almıyorum. örneğin gıda için bu ortalama değer oldukça yüksekken giyim, kaçamak tatil gibi ihtiyaçlar için gerçekten düşük kalıyor ve dolayısıyla giyim harcaması yapmıyorum. Öyle değişiklik olsun diye bir iki günlük bir yerlere de gitmiyorum. pandemiden beridir ama bulaşıcı hastalık ama durumlar ne olacak diye diye düz tatile bile gitmedik mesela. yakınlarımızdan ekonomik durumları çok bozulanlar oldu, onlara destek olduk. bu kıyaslar ve bunun yerine şunu yaparımlar çok yordu ve yaşam kalitemizi düşürdü.

çok değil bundan birkaç ay öncesine kadar dışarıda(n) yemek, kahve gibi minik şımarıklıklar yapıyordum. şu an inanamıyorum menülerdeki fiyatlara. arkadaşlar bir ufak su 15₺ nasıl olabilir ya, ulan kahvaltı ediyoruz neyse suyu da kalkınca içeriz diyoruz. bu gerçekten artık ayıptır.

eskiden zaruri olmayan şeylere çok para harcardık. ne bileyim eşimin oyuncak koleksiyonları var, ben kırtasiye ürünlerine bayılırım lazım değildir ama hoşuma giden bir şeyi alırım düşünmeden. yani bunlar artık geçmiş zamanda kalmış durumda. böyle bir şeye para harcasak vizdan azabından ölürüm.
0
evde liyakat kalmamis
(14.03.22)
yaşam kalitem düşmedi ama almak istediğim bazı şeyleri hâlâ alabilecek olsam bile lüzumsuz pahalı geldiği için almıyorum bazen.
duruma göre "neyse ne artık" diyerek alıyorum ama eskisi kadar sık olmuyor.

bir de araba almam lazım, alamıyorum, almıyorum, bilemiyorum.
0
blatta hiberna
(14.03.22)
yurtdışı arada bir giderdik tamamen iptal.
lüks bir otelde yılda 2 kere tatil yerine şimdi ortalama bi yerde yılda 1 kere.
kiyafet konusunda markalarda 1-2 segment düşüş + daha az kiyafet alıyoruz.
keyfi elektronik harcama v.s. tamamen bitirdik.

bir tek gıdadan kesmiyoruz şimdilik. (onda da mesela eskiden sık sık norveç somonu alırdık artık hamsi alıyoruz :) )
0
nuisance
(14.03.22)
Yazilanlara bakıyorum ve "yasam kalitem dusmedi ama" diye cumleye başlayanların da hepsinin aslinda az cok yaşam kalitesi düşmüş.

Aslina bakarsan yasam kalitesi dusmesi demek sadece ihtiyacin olan seyleri alamamak degil.
En azından yuksrida cevap yazanların hepsinin yasam kalitesi dusmus gorunuse gore.

Araba alamiyorsun ornegin. Araba almanin ne kadar zor oldugunu düşünmek bile yasam kalitenin düşmesidir.
Mali almak ile mali "off bu fiyat ne ya" diyerek almak farkli mesela. Oflaysrak aliyorsan yasam kaliten eskisine gore dusuk demektir.

Buna ne gerek var diyip almaktan vazgeciyordan eskisine gore yasam kaliten düşüktür. Eskiden ne gerek var demiyordur, bulunsun diye atiyordun sepete ve kendini saglama aliyordun, kafan rahat hareket ediyordun.


Yani ac degilsiniz acikta değilsiniz, faturalarinizi oduyor, kiyafetlerinizi aliyor, bozulan cep telefonuzun yerine yenisini alabiliyorsunuz belki ama aslinda yasam kaliteniz bir nebze dusmus her halükarda. Yasam kalitem dustu demek icin gecim sıkıntısı cekecek noktaya gelmek gerekmez. Haftada bir viski + puro yapıyorken 2 haftada bir yapmaya basladiysan nispeten yasam kaliten dusmustur.
0
🌸stavro
(19.03.22)
3 yıl önce "Şu kamerayı mı alsam bunu mu alsam" derken "Ulan aklımda kalmasın ikisini de al geç" deyip almıştım. İkisinin toplam parası kadar 3. bir kamerayı da "Ohaaa canavara bak" diyerek 3. olarak aldım. Şimdi GoPro Hero Black 10 alacağım. Sepete at, çıkar, sepete at çıkar modundayım 1 haftadır. "İlk ikisini satayım da öyle alırım" diyorum.
0
elestirman
(19.03.22)
(4)

Kedi tırmaladı parmak şişti?

Wolfware
SelamlarSerçe parmağımı tırmaladı kedi. Şuan parmağımı hareket ettiremiyorum bayaa şişti. Kedi bilinen kedi kuduz değil yani. Ne yapmak gerekir?
Selamlar

Serçe parmağımı tırmaladı kedi. Şuan parmağımı hareket ettiremiyorum bayaa şişti. Kedi bilinen kedi kuduz değil yani. Ne yapmak gerekir?
0
Wolfware
(12.03.22)
enfeksiyon kapmış. antibiyotiksiz olmaz o iş. sağlık ocağına gitmek lazım.
0
neira
(12.03.22)
yıkayın, baticon sürün sık sık mikrop kapmasın.

tırnağı derinlere ya da kemiğe doğru bir yerlere girdiyse şişmesi, acıması falan normal.
geçer 1-2 güne.

geçmiş olsun.

edit: olay yeni değilse ve şişlik devam ediyorsa enfeksiyon kapmış olabilir+1
0
blatta hiberna
(12.03.22)
Theranos aşısı. Beni de tanıdığım bir kedi tırmalamisti kuduz aşısı olmadım ama tetanos oldum. Doktor gerekli gördü.

Geçmiş olsun.
0
old possum
(12.03.22)
Enfeksiyon. Kediler başka kedilerle kavga edince de olabiliyor. Antibiyotik verecekler.
0
malheiros
(12.03.22)
(5)

İkea mutfak

cilekli krep
Buradan mutfak aldık diyelim. Mevcut mutfağın sökülmesi lavabo yerinin değişmesi gibi şeylere ilea hiç dokunmuyor mu nasıl hallediliyor? Bu arada yaptıran varsa memnun musunuz
Buradan mutfak aldık diyelim. Mevcut mutfağın sökülmesi lavabo yerinin değişmesi gibi şeylere ilea hiç dokunmuyor mu nasıl hallediliyor? Bu arada yaptıran varsa memnun musunuz
0
cilekli krep
(12.03.22)
yaptırdım.
bahsettiğiniz işleri ikea yapmaz.
sadece dört duvar hâlde hazır olan mutfağa dolapları monte eder.

var olan dolapları sökme işini bir marangoza, lavabo yerinin değişmesi işini de borular nedeniyle tesisatçıya yaptırmanız lazım.
ben kendim yaptırmıştım ama eğer bu işlerden anlamıyorsanız ve santim santim hesaplayamayacaksanız ikea'nın mimarlık hizmeti de var.
ondan faydalanmanızı öneririm.
dolaplar modüler olduğu için boru dolabın 2 santim sağında ya da solunda kalırsa montaj yapılamaz.
o yüzden çok iyi ve doğru hesap yapmanız lazım.
0
blatta hiberna
(12.03.22)
@blatta hiberna memnun musunuz peki?
0
🌸cilekli krep
(12.03.22)
6 sene önce yaptırdım. Evime yaptırdığım en güzel tadilat oldu. Hala keyifle kullaniyoruz. Her türlü soru ve sorunumuzda ikea gayet yeterli ve ilgiliydi.
0
aslil
(12.03.22)
evet, hiçbir sorun yaşamadım.
ev falan alsam yine ikea mutfak yaptırırdım muhtemelen.
0
blatta hiberna
(12.03.22)
12mt u sekli de ikea mutfak yaptik. Kendimiz monte ettil 1 sene bitti cok memnunuz. En guzeli de mesela basta hesaplayamadigimiz cekmece gibi seyleri sonradan gidip yenisini alip degistirebiliyosunuz. Ve hemen alip getiriyosun. Modüler olmasi muhtesem.
0
c1b2k3
(12.03.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.